CHP Genel Başkan Yardımcısı
Sena Kaleli, ''
Türkiye'de her zaman hak, hukuk,
özgürlük ve
demokrasinin yerleşmesine öncülük etmiş bir partiyiz'' dedi.
CHP
Bursa Kadın Kolları üyeleri, İkinci ''
Ergenekon'' davasının sanıklarından CHP'den milletvekili seçilen Prof. Dr. Mehmet
Haberal ile gazeteci Mustafa
Balbay'a,
mektup göndererek ''
Milletvekili seçilmelerini ve Balbay'ın
doğum gününü'' kutladı.
Kadın Kolları üyeleri, Balbay ile Haberal'a mektup ve kartpostal göndermek üzere Bursa PTT'nin Heykel Şubesi'nde bir araya geldi. CHP Bursa Kadın Kolları İl Başkanı Ayşe
Şahin, bugün Balbay ve Haberal'ın
duruşma günü olduğunu, aynı zamanda Balbay'ın
doğum günü olduğunu ifade etti. Şahin, postaya verecekleri mektup ve kartpostallarda Balbay ve Haberal'ın milletvekilliklerini ve Balbay'ın doğum gününü kutladıklarını söyledi.
Burada CHP Genel Başkan Yardımcısı Sena Kaleli, gazetecilerin sorularını cevapladı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, ''Parlamentoda en
genç milletvekili AK Parti'den. En yaşlısı
Cumhuriyet Halk Partisi'nden. 'Bu iki partinin geleceği ne olacak?' diye birisi soru sorsa, cevabı içinde gizli değil mi kardeşim? İstikbal bizim'' sözlerini hatırlatan gazetecinin, ''nasıl değerlendiriyorsunuz'' sorusunu yöneltmesi üzerine Kaleli, şöyle konuştu:
''CHP, yaşlısıyla genciyle kadınıyla erkeğiyle Atatürk'ün devrim ve ilkelerinin kararlı izleyicileri ve onlarla övünen insanlardır. Dolayısıyla bu işin yaşı ve başı yoktur. Türkiye'de her zaman hak, hukuk, özgürlük ve demokrasinin yerleşmesine öncülük etmiş bir partiyiz. Bugün
Amasya Genelgesi'nde 'Milli iradeyi ancak ve ancak milletin kendisi koruyacaktır ve sürdürecektir' deniyorsa biz milli iradenin yerine getirilmesinin peşindeyiz.''
''Uzun
tutukluluk hallerinin insanları kısıtlamasının zararlarından ve
adalet duygumuzun zedelenmesinden bahsediyoruz'' diyen Kaleli, şunları kaydetti:
''Biz Türkiye'de hükümlü sayısından çok tutuklu sayısının olması ve hapishanelerin sayısının çoğalmasının sıkıntısından söz ediyoruz. Türkiye giderek bir şiddet
toplumu olmaya başladı. Türkiye'de insanlar maalesef hızlı bir adaletle gerçeğe kavuşamadıkları için kendi adaletlerini arar hale geldiler ve maalesef hiddetli ve şiddetli toplum oluştu. Dolayısıyla biz bugün Türkiye'de hak ve hukuk ihlalleri varsa ve tutukluluk hali bir ceza haline dönüşüyorsa bunun karşısında olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Tüm bu dikkatleri buna çekmeye çalışıyoruz.''
Bugün Türkiye'de artık bağımsız yargıdan söz edemediklerini öne süren Kaleli, şöyle devam etti:
''Bugün Türkiye'de artık özgürlüklerden ve ciddi anlamda insanların haklarına ve hukuklarına sahip çıkabileceğinden bahsedemiyoruz. Türkiye ileri demokrasiden söz ederken, bir taraftan da ne yazık ki geçmişte engellenmiş, kesintili hale getirilmiş demokrasi şimdi
sivil bir inisiyatifle daha otokratik, daha otoriter bir demokrasiye dönüştü. Artık Türkiye'de özgürlükçü bir demokrasiden söz edemiyoruz, artık daha otoriter demokrasiden söz ediyoruz. Yani ileri demokrasi artık bizim için sanki demokrasiyi bir trene benzeten Sayın Başbakan'ın istediği zaman bu trenden inmesi ve istediği zaman da bu trene binmesi maalesef vatandaşımız üstünde tarafsızlığa gölge düştüğü yönünde bir şüphe uyandırıyor. Dolayısıyla biz yaşla başla ilgilenmiyoruz. Biz insanların insanlıklarıyla ve kendi değerleriyle ilgileniyoruz. Bizim için önemli olanın o insanın bize ve ülkesine katacağı değerdir. Yaşlının da bir değeri vardır, gencin de bir değeri vardır. İnsanlar eşittir eşit doğarlar, eşit ölürler.''
CHP Grup
Başkanvekili Muharrem İnce'nin, ''Türkiye'deki medya
yandaş ve uşak medya'' diyerek tüm medyayı kapsam içine aldığını ifade eden gazetecinin, ''Siz de bu görüşe katılıyor musunuz'' sorusuna Kaleli şu karşılığı verdi:
''Tabii ki o Muharrem İnce'nin kendi ifadesidir. CHP olarak medyanın bağımsız tarafsız olmasını istiyoruz. Biliyorsunuz TRT 3'te bizim konuşmalarımızın yayınlaması engelleniyor, şov olarak algılanıyor. Dolayısıyla biz tüm bunları, görüşlerimizin vatandaşa yansımasının bir engeli olarak görüyoruz. Türkiye'de baskıyı ve dayatmayı hissetmeyen kurum yoktur. Bundan medya da basın da nasibini almaktadır.''
Kaleli'nin açıklamalarının ardından partili kadınlar, mektup ve kartpostalları postaya verdiler.
(MRT-KAK)08.08.2011 18:48:10