Arife Yıldız Ünal - Ankara'da, aralarında Kocatepe'nin de bulunduğu 42 cami, Peygamber efendimiz Hz. Muhammed'in Ramazan'ın son 10 gününü bir mescitte ibadet ile geçirmesi sünneti olan ''itikaf''ı yerine getirmek isteyen müminler için hazırlandı. Bu yıl ilk kez, Hacı Bayram-ı Veli'nin çilehanesinde itikafa girilecek. Ankara Müftüsü Hakkı Özer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir cami ya da mescitte belirli bir süre ibadet etmek olarak tanımlanan itikafın, Hz. Muhammed'in (SAV) Ramazan ayının son 10 gününde yaptığı ibadet şekli olduğunu söyledi. Kadir Gecesi'nin, Ramazan ayının son 10 gününden birine rastlaması nedeniyle itikafın bu dönemde yapıldığını anlatan Özer, şunları kaydetti: ''İtikafta, niyet etme şartı vardır. Mescide girerken niyet etmeli ve itikafı bozacak davranışlardan uzak kalınmalı. Burada az yeyip, az içip, az istirahat edip bol bol ibadet edilir. Hz. Muhammed (SAV), İslam gelmeden önce de Hira Dağı'nda itikafa çekilirdi. Peygamberimiz orada tefekküre dalar, Allah'ı zikreder, Cenabı Hakla baş başa olurdu. İşte böyle bir zamanda İslamın ilk emri gelmiştir ve Peygamberimiz bunu sistemleştirmek suretiyle Medine'yi Münevvere'de her sene Ramazan ayının son 10 gününde, eşleri de evlerinde itikafa girmişlerdir.'' Hz. Muhammed'in (SAV) itikafı ümmetine tavsiye ettiğini bildiren Özer, itikafa caminin herhangi bir yerinde girilebileceğini, amacın istirahat değil, ibadet olduğunu söyledi. -15 AĞUSTOS'A KADAR MÜRACAATLAR ALINACAK- Başkentte 42 camide gerçekleştirilecek olan itikaf için müracaatlarının 15 Ağustos'a kadar devam edeceğini belirten Özer, dilekçe, adli sicil kaydı, ikametgah gibi evraklarla başvuran kişilerin, imam veya ilçe müftüleri tarafından yapılan sohbetle itikafa uygun olup olmadığının belirlendiğini, itikafa girecek kişilere camilerin emanet edilmesi nedeniyle güvenilir ve adli sicil kaydı temiz olan kişilerin tercih edileceğini anlattı. Kendileri tarafından temin edilen 3-4 hurma, çorba ve az yemekle orucunu açıp, aynı şekilde sahurda da az yemek yiyecek olan itikaftaki kişinin, nefsini terbiye ettiğini belirten Özer, ''İtikafın 10 gün olması şart değil, 1 gün, hatta 1 saat bile olabilir'' dedi. Kadınların itikafının evlerinde olmasının uygun olduğuna dikkati çeken Özer, ''Zaten bir kadının da camide tek kalması da kolay bir şey değildir. Peygamberimizin sünneti kadınların evlerinde itikafa girmesidir. Ama talep gelirse de tabii ki değerlendiririz'' diye konuştu. Özer, itikafın 20 Ağustosta başlayıp, Bayram namazıyla sona ereceğini kaydetti. -''İSTANBUL, BURADAN FETHEDİLDİ''- Hacı Bayram'ı Veli Camisi Baş İmamı Ahmet Karalı da Hz. Muhammed'in (SAV) ölümünün ardından din alimlerinin yaşadıkları bölgelerde çilehane yapmak suretiyle az yeyip, az içip, az uyuyup, bol ibadet ederek, Allah ile baş başa kaldıklarını söyledi. Din alimlerinin, dünya kelamı konuşmadan her yıl 40 gün süreyle bu çilehanelerde kaldıklarını anlatan Karalı, ''Çilehane, çile çekme yeri değil, Allah ile baş başa kalma yeridir. Bu tür mekanlarda, büyük alimler, kendilerini hesaba çekerek, ölmeden önce kabir hayatına kendilerini alıştırmak için belli sürelerle ibadet etmişlerdir'' dedi. Hacı Bayram Veli Camisinde itikafa girmek için çok sayıda başvurunun olduğunu anlatan Karalı, ''Ancak bu kişilerden sadece 3'ünü seçeceğiz. Her yıl caminin üst katında ayarladığımız yerlerde itikafa giren vatandaşlarımız, bu yıl ilk kez Hacı Bayram'ı Veli'nin itikafa girdiği çilehanesinde itikaflarını yapacaklar. Çilehanenin havası çok farklı, biz istiyoruz ki itikafa gelen kardeşlerimiz bu havayı teneffüs etsinler'' diye konuştu. 1'er metrekarelik 4 oda ve 1 sohbet odasının olduğu çilehanede, Allah'ın huzuruna giderken eğilerek gitmek için ibadet edilen odaya giden tünelin boyunun kısa olduğunu belirten Karalı, ''Bu, Allah'ın huzurunda insanın ne kadar küçük ve aciz olduğunun göstergesidir. Dünya ile ahiret arasında yol gibi bu tünel. Hacı Bayram Veli, aslında bize, dünya hayatı bu tünel kadar kısa, mesajını veriyor'' dedi. -FATİH'İN HOCASI AKŞEMSEDDİN'İN ODASI DA ORADA- Çilehanedeki en son odanın Hacı-ı Bayram Veli'nin, yanındaki odanın Fatih Sultan Mehmet'in hocası Akşemseddin Hazretlerinin, ikinci odanın Eşrefoğlu Rumi Hazretlerinin, üçüncü odanın ise Bıçakçı Ömer Efendi'nin olduğunu anlatan Karalı, ''İstanbul'un fatihi Fatih Sultan Mehmet'in hocası Akşemseddin Hazretleri burada yetişmiştir. İstanbul buradan fethedilmiştir, yani İstanbul'in fetih projeleri burada yapılmıştır diyebiliriz'' diye konuştu. Karalı, çilehanenin her yıl Ramazan ayının son 10 gününde öğle namazı ile ikindi namazı arasında kadınların, ikindi namazıyla akşam namazı arasındaki vakitte de erkeklerin ziyaretine açıldığını, ziyaret saatinde çilehanede itikafa çekilen kişinin de caminin yukarı kısmında ibadetine devam ettiğini kaydetti. -ANKARA'DA İTİKAF İÇİN HAZIRLANAN CAMİLER- Hacı Bayram-ı Cami (Altındağ), Merkez Eski Cami, Merkez Yeni Cami (Ayaş), Merkez Cami, Merkez Yeni Cami, Merkez H. Faik Güngör Cami, Afşar Merkez Cami, Merkez Kesikköprü Mahallesi Cami (Bala), Tabakhane Cami (Beypazarı), Merkez Cami, Şeyh Ali Semerkandı Külliye Cami (Çamlıdere), Kocatape Cami, Küçük Esat Merkez Cami, Hasan Tanık Cami (Çankaya), Lalabel Mahallesi Cami, Esentepe Cami, Karacahasan Köyü Cami, İstasyon Cami (ELMADAĞ), MRK Orta Cami, MRK Selimiye Cami (Evren), Hacıhasan Mahallesi Cami (Gölbaşı), Merkez Medrese Cami (Haymana), Hasbey Cami (Kalecik), Etlik Hicret Cami (Keçiören), Abidinpaşa Merkez Cami (Mamak), Köy Hizmetleri Cami (Nallıhan), Hicret Cami (Polatlı), Saraycık Yeni Cami, Veysel Karani, Mehmet Akif Ersoy Cami, Gayem 91 Cami, Kuba Cami, Sultan Süleyman Cami, Yenikent Merkez Cami, Lale Cami (Sincan), Terminal Cami, Emek Cami, Akın Köyü Cami, Şerefiye Cami, E-5 Kenarı Cami (Şereflikoçhisar), Demetevler Cami (Yenimahalle) ve Etimesgut ilçesindeki tüm camiler. -HACI BAYRAM VELİ KİMDİR- Doğum ismi, Numan bin Ahmed olan Hacı Bayram, 1352 tarihinde Ankara'nın Çubuk Çayı üzerinde Zülfadl köyünde doğdu. Hacı Bayram-ı Veli, 14. ve 15. yüzyıllarda Anadolu'da yetişti. Eserlerini diğer Hacı Bektaş Veli yoldaşları gibi Türkçe olarak yazarak Türkçe kullanımını Anadolu'da önemli şekilde etkiledi. 1412 yılında Hacı Bayram-ı Veli, hocası Hamidüddin'in Aksaray'da ölümünden sonra Ankara'ya dönüp irşad faaliyetlerine başlar. Bu tarih, ilk Türk tarikatı olan Bayramiye tarikatının kuruluşu kabul edilir. Hocasının vefatından sonra Ankara'ya gelerek doğduğu köye yerleşen Hacı Bayram, yeniden talebe yetiştirmekle meşgul oldu. Talebeleri, damadı Eşrefoğlu Rumi, Şeyh Akbıyık, Bıçakçı Ömer Dede, Göynüklü Uzun Selahaddin, Edirne ve Bursa ziyaretlerinde talebeliğe kabul ettiği Yazıcızade Ahmed (Bican) ve Mehmed (Bican) kardeşler ile Fatih Sultan Mehmed Hanın hocası Akşemseddin bunların en meşhurlarıdır. Hacı Bayram-ı Veli, ömrünün sonuna kadar İslamiyeti yaymak için çalıştı. 1429 tarihinde Ankara'da vefat etti. Türbesi kendi ismiyle anılan Hacı Bayram Cami'ne bitişik olup, ziyaret mahallidir. Ölümünden sonra tarikat, müritleri Akşemsettin ve Bıçakçı Ömer Dede tarafından iki kol üzerinden devam etti. Hacı Bayram Veli, Yunus Emre gibi Hacı Bektaşi Veli'den etkilenmiş ve aynı tarz şiirler söylemiştir. Şiirlerinde ''Bayrami'' mahlasını kullanmıştır. (ARF-OSM)12.08.2011 13:38:48