Ergenekon davasının
tutuklu sanığı İbrahim
Şahin,
Susurluk kazası ve soruşturması ile Ergenekon sürecinin de içinde yer aldığı çok sayıda olaydan bahsettiği bir günlüğü olduğunu söyledi. Şahin, "Eğer kısmet olur da cezaevinden çıkabilirsem hepsini açıklayacağım." dedi. Mahkeme Başkanı Köksal
Şengün, Şahin'in birçok soruya "Hatırlamıyorum." şeklinde
cevap vermesi üzerine, "Hep hatırlamadığınızı söylüyorsunuz ama oldukça eski tarihlere ait bilgileri hatırlıyor ve bize söylüyorsunuz." demesi dikkatlerden kaçmadı.
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen İkinci
Ergenekon davasında tutuklu
sanık İbrahim Şahin,
savcılık ifadesinin okunduğu sırada Susurluk konusunda üzerine çok gidildiğini söyledi. Şahin, "Bununla ilgili herkes yalan söyledi. Susurluk diye herkes bana saldırıyor. Uğur diye birisi var,
Uğur Dündar yalan söylüyor. Susurluk diye beni
hedef yapıyorlar." diye konuştu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı
Köksal Şengün, "Neden doğrusunu söylemedin?" diye sordu. Şahin bu soruya, "Sormadılar ki bana." cevabını verdi. Başkan Şengün'ün, "Şimdi fırsat, söyle doğrusunu." dedi. Şahin de, "Susurluk'ta ben yokum ki neyi anlatayım." cevabını verdi. İbrahim Şahin, "Susurluk kazasını 2,5 dakika sonra haber aldığını söylüyor. Olaydan 2,5 dakika sonra nasıl haber alırsın? Eğer 2,5 dakika sonra haber alıyorsan olayı sen yapmışsındır." şeklinde ilginç bir suçlamada bulundu.
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'ün soruları üzerine Şahin, "Herkesi öldürüyor muşum. Yanımdalar mıydı? Bomba gömmüşüm. Nereden biliyorsunuz? Gördünüz mü?" diye çıkıştı. Bunun üzerine Başkan Şengün, "Dur şimdi. Oraya daha sonra geleceğiz. Şimdi konumuza bakalım." dedi. Susurluk ve
PKK konusunda çok bildikleri olduğunu söyleyen Şahin, "Benim de günlüklerim var. Susurluk da geçiyor. 15 yıldır hazırlıyorum.
Allah nasip eder de dışarı çıkarsam hepsini açıklayacağım. Susurluk için de uyduruyorlardı şimdi de." diye konuştu. Açıklamaları sırasında ses tonunu sık sık yükseltip bağırma tonunda konuşması nedeniyle Başkan Şengün, sanık Şahin'i uyardı.
Sözlerine, "Ne demek bu Ergenekon?" diye devam eden Şahin, dava sanıklarını tanımadığını, kendisi ile birlikte tutuklananları bile tanımadığını söyledi. Kendisini PKK'cı olmakla suçladıklarını belirten Şahin, "Ben PKK'cıymışım. Oysa PKK benim köyüme ailemi öldürmek için geldi.
Tokat Reşadiye ilçesinin PKK ile silahlı mücadele eden tek köyü bizimkidir." dedi.
Güneydoğu'da PKK ile mücadele ettikleri dönemde aşiret reisleri ile görüştüğünü, hepsini de vatansever ve devletçi yaptığını savunan Şahin, "Eğer isterseniz onların hepsini buraya getirebilirim. Hala da görüşüyorum. Yani 8-10 sene öncesine kadar görüşüyordum." diye konuştu.
Susurluk kazası döneminde de aynı oyunun oynandığını iddia eden Şahin, "O zaman eroincilerle kaçakçıları öldürmekle suçlandım. Şimdi bunlarla birlikte yargılanıyorum." diye konuştu. Şahin, birlikte yargılandığı Ergenekon davası sanıkları ile bir ilişkisi olmadığı için en son Yusuf Erikel'in kendi koğuşuna verilmesine kadar yaklaşık 1,5 yıl cezaevinde tek başına kaldığını söyledi.
Mahkeme Başkanı Şengün'ün, "Ama savcılıkta verdiğiniz ifadeler var. Burada söylediklerinizi neden orada söylemediniz? Orada başka şeyler söylemişsiniz." diye sorması üzerine Şahin, "Ben onları hatırlamıyorum." diye cevap verdi. Bunun üzerine Başkan Şengün, "Hep hatırlamadığınızı söylüyorsunuz ama oldukça eski tarihlere ait bilgileri hatırlıyor ve bize söylüyorsunuz." diyerek hafızasının iyi olmadığı ve
unutkanlık yaşadığı şeklindeki iddiaları ile çeliştiğini ima etti. Bunun üzerine Şahin de, "Ben hatırladığım kadarı ile size anlatıyorum. O savcılık ifadesinde geçenleri ben söylemedim. Kabul etmiyorum." dedi. İbrahim Şahin'in, savcılık ifadesi okunduğu bu bölümde hep araya girip bağırma tonunda sesini yükselterek müdahaleler yapmasının ardından Başkan Şengün, "Çok yoruldunuz." diyerek saat 12.16'da duruşmaya öğle arası verdiklerini açıkladı.