Bursa'nın Yenişehir ilçesinde geçirdiği trafik kazasının ardından kaldırıldığı Şevket Yılmaz Hastanesi'nde hayatını kaybeden emekli imam Yusuf İletmiş'in yakınları hastane hakkında suç duyurusunda bulundu. Avukatı Muzaffer Baran ile birlikte Bursa Adliyesi'nde hastane yönetimi ve doktorları şikayet eden Cevat İletmiş, yeni ihmallerin yaşanmaması için bu girişimi yaptıklarını söyledi. Yenişehir'in kanaat önderlerinden emekli imam Yusuf İletmiş'e 12 Şubat'ta camiye giderken sürücü belgesi bulunmayan Emine Ayber Güleç'in kullandığı 16 UN 727 plakalı araca arkadan çarptı. Boş arsaya sürüklenen İletmiş, yaklaşık 20 dakika araç altında kurtarılmayı bekledi. Olay yerine çağrılan ambulansla önce Yenişehir Devlet Hastanesi'ne kaldırılan İletmiş, durumunun ağır olması sebebiyle Bursa Şevket Yılmaz Hastanesi'ne sevk edildi. Cevat Yılmaz hastanede yapılan ilk tetkiklerin ardından babasının kaburgasında bir kırık, kalçasında pelvis kemiği kırığı tanısı konulduğunu ve ortopedi servisine yatırıldığını söyledi. Hafta sonu olması sebebiyle ağrı kesici ilaçlar verildiğini belirten İletmiş, pazartesi günü doktorlar tarafından yapılan kontrollerin ardından babasının Salı günü taburcu edildiğini bildirdi. Babasının sadece kırıklarının kontrol edildiği iç organlarının ihmal edildiğini savunan İletmiş, şunları söyledi: "Doktorlar ortopedi servisinde önce 'kalça kırığından dolayı ameliyat olabilir' dediler. Sonra vazgeçip dizinden demir takılarak sabit bir hale getirmek istediler. Bundan da vazgeçip alçıya alacağız dediler. En sonunda bunların hiç biri yapılmadan evde istirahat etmesinin hasta açısından daha iyi olacağı söylenip babamı taburcu ettiler." Babasının eve geldikten 4 saat sonra fenalaştığını kaydeden İletmiş, hemen Yenişehir Devlet Hastanesi'ne götürdüklerini aktardı. Buradaki tetkiklerde kaburga kemiğinde 2 kırık ve sağ üst çenede kırık tespit edildiğini belirten İletmiş, sevk edildikleri Şevket Yılmaz Hastanesi'nde yapılan tahliller sonucu babasının yoğun bakım servisine yatırıldığına işaret etti. Babası için önce ameliyat kararı verildiğini, ertesi gün ise her şey normal denilerek vazgeçildiğini kaydeden oğul İletmiş, "21 Şubat'ta babam aniden fenalaştı. Akciğer embolisi geçirdiğinden şüphelendiler. Bizden damardan müdahalede bulunmak için katater istendi. 3 saatlik uğraştan sonra bulup getirdik. Ancak ertesi gün babamı kaybettik. Nasıl olurda böyle bir hastanede katater bulunmaz. Akciğer embolisinde en kritik hususlardan biri, en kısa zamanda müdahaledir." Ellerinde bulunan raporlara göre kazanın ardından babasının vücudundaki kırıkların dışında iç organlarının da zarar gördüğüne dikkat çeken İletmiş, "Pelvis kemiği kırığı hassas kırıklardan olup çok dikkat ister. Babam taburcu olması esnasında ve daha sonra tekrar hastaneye götürülmesi esnasında çok hırpalandı. Çok hareket ettirilmesinden dolayı iç kanama meydana geldi. Kalça kemiğinden gelen pıhtı akciğere gidip emboliye ve nihayetinde babamın vefatına sebep oldu. bu işin baş sorumluları babamın hiç bir şeyi yok diyen doktorlardır. Elimizdeki raporlara göre Şevket Yılmaz Hastanesi üroloji servisi 'her şey normal' demiş fakat babamda böbrek yetmezliği çıktı. Genel cerrahi 'her şey normal' demiş babamda iç kanama çıktı. Yenişehir Devlet Hastanesi'nde 4 ünite kan verildi. Göğüs cerrahisi 'bir sıkıntı yok' dedi, babamın akciğer zarında su toplandığı tespit edildi." Hastanedeki doktorlar arasında iletişim kopukluğu bulunduğunu ileri süren Cevat iletmiş, ihmaller zinciri sonucunda babasının hayatını kaybettiğini söyledi. Bursa Barosu avukatlarından Muzaffer Baran ise Yusuf İletmiş'in ölümünde doktorların ihmallerin bulunduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduklarını, olayı sonuna kadar takip edeceklerini ifade etti.