Houston Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Helen Rose Ebaugh, Türkiye'de
Fethullah Gülen Hocaefendi'ye karşı yapılan
eleştirilerin ideolojik olduğunu söyledi.
Antalya Kültürlerarası Diyalog Merkezi (AKDİM)'nin düzenlediği Gelişen Türkiye'de Sivil Toplum Hareketleri: '
Hizmet Hareketi' konferansına katılan Houston Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Helen Rose Ebaugh, işadamlarına ve kurum yöneticilerine
Gülen Hareketi'ni anlattı. Prof. Dr. Ebaugh, Türkiye'deki eleştirilerin tamamen ideolojik korkulara bağlı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Ebaugh, "Türkiye'deki eleştirilerin çoğu ideolojiye dayalı. Demokrasi ilerledikçe çok eleştiri olacak." dedi.
Türkiye'de Gülen Hareketi'nin niyetlerinin şeffaf olmadığı, askeriyeye, hükumete ve polise nüfus etme yönünde eleştirilerin olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ebaugh, "
İslam devleti, şeriat devleti kuracağı yönünde korkular var.
Araştırmalarımda bu niyetlerle hareketle arasında herhangi bir bağlantı tespit edemedim. Bu hareketi eleştirenlere de, bu niyetlerle hareket arasında bağlantı olup olmadığını sordum. 'Yok' dediler. Dolayısıyla bu eleştiriler gerçek veriye ve kanıta dayalı değil." diye konuştu.
Eleştirilerin tamamen ideolojik korkulardan kaynaklandığını vurgulayan Prof. Dr. Ebaugh, şöyle devam etti: "Bu hareketin sadece kendine ve bağlı olan
gönüllülerine, öğrencilerine önem verdiği yönünde de çekincemeler var. Bu doğru değil.
Okullarda öğrencilerin en az yüzde 20'si burs alarak okuyor. Dünyadaki okulları ve kurumları ziyaret ettiğimde bunu gördüm. Bu okullardaki öğrencilerin az bir kısmı hareketle bağlantısı vardı."
"HAREKET ÇOK ŞEFFAF"
Amerikalı akademisyen, konuşmasında 'Gülen Hareketi'nin şeffaf olup olmadığı yönündeki tespitlerini de paylaştı. "Ben bu hareketin bu kadar açık olduğunu görünce şaşırdım." diyen Prof. Dr. Ebaugh, harekette her şeyin şeffaf olduğunun altını çizdi. Bu şeffaflığı Gülen'e
destek veren kurumlarda da gördüğüne işaret ederken, "Bu kurumlar devlet tarafından denetleniyor.
Mali durumlarına bakabilirsiniz. Dolayısıyla bu harekette şeffaflığın çok yüksek olduğunu gördüm ve çok memnun kaldım." ifadelerini kullandı.
"GÜLEN HAREKETİ'NİN KÜRESEL OLMA POTANSİYELİ VAR"
Gülen Hareketi'nin başarısından hiç şüphesinin olmadığını kaydeden Prof. Dr. Helen Rose Ebaugh, hareketin başarılı olmasının sebeplerini de şöyle anlattı: "Bence bu hareketin başarılı olmasının sebebi, benzersiz olması. Demokrasiyi, çağdaşlaşmayı ve de eğitimi, sosyal hareketliliği, seferberliği ve
diyalogu
teşvik etmesi başarılı kılıyor. Bir de Müslümanların İslam uygulamalarını çok iyi yerine getirebilir düşüncesi var. O yüzden başarılı oluyor."
Gülen Hareketi'ni Türkiye'nin dışında da yakından takip ettiğini, Türkiye'nin dışına çıkmaya başladığı 1990'lardan beri araştırmaya çalıştığını ifade eden Helen Rose, hareketin 120 ülkedeki okul ve 180 ülkedeki diyalog merkezleriyle küresel bir boyut kazanmaya başladığına dikkat çekti. Hareketin gücünün gönüllülerinin yapmış olduğu iyi çalışmalardan kaynaklandığını dile getiren Prof. Dr. Ebaugh, "Avustralya'ya, Brüksel'e, Paris'e,
Londra ve Amsterdam'a gittim. Bu yaz İspanya'ya gideceğim. Orada okul yok ama diyalog merkezleri var. Bundan sonra Gülen Hareketi'ni küresel bir hareket olarak incelmeye başladım. Gülen hareketinin küresel olma potansiyeli var. Bence küresel olmaya başladı. Kürsel barışın tesisin edilebilmesi amacıyla en önemli hareketlerden birisi. Gülen oldukça güçlü bir
oyuncu ve de dünya barışının tesis edilmesinde önemli bir öncü niteliğinde." tespitlerinde bulundu. Gülen Hareketi'nin yaptığı en önemli çalışmalardan birisinin de Türkiye'nin dünyaya tanıtılması ve sunulması olduğunu anlatan ünlü sosyolog, bu hareket sayesinde Avrupa'nın Türkiye'yi daha çok fark etmeye başladığını kaydetti.
"GÜLEN HAREKETİ'Nİ ARAŞTIRMAK İÇİN ÇİĞ KÖFTE BİLE YEDİM"
Gülen Hareketi'yle ilgili araştırmaları çerçevesinde 2006 yılında ilk kez Türkiye'ye geldiğini aktaran Prof. Dr. Ebaugh, araştırma sırasında edindiği izlenimleri de paylaştı. Hareketin
finansmanını incelemek için Türkiye'de 103 kişi ile görüştüğünü anlatan Prof. Dr. Ebaugh, "İlk
akşam yaşadıklarımın benim için özel bir önemi var. Boğaz'da çok güzel bir evde buluştuk. Bunlar 70'li ve 80'li yaşlarda
İstanbullu, oldukça zengin kişilerdi. Çoğu Sayın Gülen ile tanışmışlardı. Görüşmeler sırasında çiğ
köfte denen bir şeyle tanıştım. İlk ve son yiyişim oldu. Bu beyefendiler
çiğ köfteyi çok seviyorlardı. Bir oturuşta 3-4 kase yemişlerdi. Tabi araştırma için her şeyi yaparım. Çiğ köfte bile yedim." diye konuştu.
Hareketin finans kaynağını araştırmak için İstanbul ve Bursa'da işadamlarının dışında bazı meslek gruplarıyla, öğretmenlerle doktorlarla görüştüğünü, işçilerle bir araya geldiği bilgilerini veren Prof. Dr. Ebaugh, şu tespitlerde bulundu: "İşçiler, sofralarına yemek bile götürmekte zorlanırken gelirlerinin yüzde 10'unu harekete bağışlıyorlardı. Artık tam ikna olmuştum. Paranın nereden geldiğinin sorusunun cevabını bulmuştum. Paranın kaynağı ne CIA'den ne de Türk istihbaratından geliyordu. Harekete dahil olanlardan geliyordu. Sadece para değil, gönüllü olarak çalışmak ta büyük bir katkıydı."
"ARAŞTIRMA BENİM İÇİN BİR ÖDÜL OLDU"
Gülen Hareketi üzerine dünyada ilk akademik çalışmaya
imza atan ve 'Organizasyonel Sosyoloji ve Din Sosyolojisi' alanında çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Helen Rose Ebaugh, Gülen Hareketi'nin kendi değerleriyle örtüştüğünü ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: "Gülen hareketin benim değerlerimle çok örtüştüğünü gördüm. 10 kitap okudum. Birçok
makale okudum. Editörlüğünü yaptığım kitaplar oldu. 40 yıldır akademide bulunuyorum. Benim için bu araştırma bir
ödül gibi oldu. Benim değerlerimle uyumlu olan bir hareketi araştırma fırsatı bulmak bir benim için çok büyük bir lütuf. Dünyada daha anlaşılabilir kılabileceğim bir hareketle tanışmamı çok büyük bir lütuf olarak düşünüyorum."
Ebaugh, konferans sonrası okuyucularına 'Gülen Hareketi' kitabını imzaladı.