Hatice Şenses - İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, kentteki okullarda bulunan bir sınıftaki öğrenci sayısı ortalamasının 44 olduğunu belirterek, ''Bunun ideal olanı ve bakanlığımızın stratejik hedef olarak belirlediği 30 kişilik sınıflardır. Böyle düşündüğümüz taktirde dersliğe ihtiyaç duyulur'' dedi. Yıldız, yeni eğitim ve öğretim yılına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, çağın getirdiği nüfus artışı ve göçler nedeniyle her yıl İstanbul'a yeni katılan bir nüfus yapısı olduğuna işaret etti. Yıldız, şunları kaydetti: ''Bu şekilde bize gelen çocuklarımızı eğitim süreçlerine dahil ediyoruz. Tabii bunu yaparken sınıf ortalamalarımız yüksek oluyor. Bugün İstanbul'daki sınıf ortalaması 44'tür. Yani ilköğretim ve orta öğretimde bir sınıf başına ortalama 44 öğrenci düşüyor. Bunun ideal olanı ve bakanlığımızın stratejik hedef olarak belirlediği 30 kişilik sınıflardır. Böyle düşündüğümüz taktirde dersliğe ihtiyaç duyulur. İstanbul'da şu an 58 bin derslik var. Ayrıca her yıl birinci sınıfa 200 bin civarında yeni kayıt alıyoruz. Şu an şehirde hiçbir sorunumuz yok. Sözleşmeli öğretmenler de kadrolu oldu ve sistemde sadece kadrolu öğretmenlerimiz var. Bizim toplamda (hem resmi ve hem özel okullardaki öğretmenler dahil) 98 bin öğretmenimiz var. 'Peki ne kadar daha öğretmene ihtiyacınız var' derseniz norm kadroya göre bu rakam olarak daha fazla olabilir. Ancak biliyorsunuz öğretmenler ücret karşılığı derse giriyor. Dolayısıyla da oradaki norm, yükü azaltıyor. Bu yüzden biz her dönem aşağı yukarı 10 bine yakın ücretli öğretmen ile bu sorunu çözüyoruz.'' -ÖĞRETMEN VE VELİ EĞİTİM PROGRAMLARI- Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer tarafından ilk kez öğretmenlere yönelik başlatılan uzaktan eğitim sistemini de anlatan Yıldız, şöyle konuştu: ''Uzaktan eğitimi, merkez teşkilatındaki arkadaşlarımız ve genel müdürler, üniversitelerin öğretim görevlileri, ildeki yüz yüze eğitimi de biz buradaki üniversiteler ve müfettiş arkadaşlarımızla birlikte yapıyoruz. Bu Türkiye'de bir ilki ifade ediyor. İlk kez göreve başlayan öğretmenlerimiz, daha sınıfa girmeden eğitim ve öğretim bakımından yetiştiriliyor. Onları bir uyum programına alıyor ve yetiştirmiş oluyoruz. Zaten o süreç şu an devam ediyor. Dolayısıyla bizim dersi boş geçecek hiçbir sınıfımız yoktur. İstanbul olarak tedbirlerimizi aldık. Arkadaşlarımız bu konudaki çalışmaları tamamladılar.'' Yıldız, ''Okula Uyum Programı'' kapsamında ana okulu ve birinci sınıf öğrencilerinin eğitime bir hafta önce başlayacaklarını hatırlatarak, şöyle devam etti: ''Bu süre içinde veliler okulda oldukları için velilerimizi de 'Veli Eğitim Programı'na alıyoruz. Yani veliler için ilk okul zili bir bayram havasıdır. Çocukları ilk kez okula gidecek. 'Bu bir bayram, festival havasında olsun' diye de böyle bir uygulamamız var. Mademki aileler okulda, rehberlik sisteminde çalışan rehber öğretmenlerimiz, psikologlarımız, idarecilerimiz, uzmanlarımız velilerimize de eğitim ve öğretim süreçleriyle ilgili bilgi veriyor.'' -SPOR BAŞKENTLİĞİNE HAZIRLIK- Geçen yıl İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti unvanını alması dolayısıyla okullarda kültür, sanat, edebiyat, tiyatro gibi birçok alanda etkinlik yapıldığını vurgulayan Yıldız, şunları kaydetti: ''Bu kapsamda 20 bin öğrenci ile 3 bin öğretmene ulaştık. Etkinlikler çok başarılı oldu. Bu yıl da projeyi devam ettirmek istiyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bu kapsamda bir protokol aşamasındayız. Belediye bize bu konuda destek olacak ve etkinliklerimiz bu yıl da devam edecek. Bu çok önemli bir proje. Ayrıca 2012 yılında İstanbul, spor başkenti olacak. Dolayısıyla spor başkenti olan İstanbulumuzda her sahada çocuklarımızın iddia sahibi olmaları ve bu sürece katılmaları için bir aktivite başlatıyoruz. Her çocuğun bir şekilde spor yapması için bir zemin hazırlama gayreti içindeyiz. İstanbul Büyükşehir Belediyemizin daha önce yaptığı, daha sonra birlikte işlettiğimiz 130 spor salonumuz var. Yeni dönemde, 2012'de spor başkentliğine de hazırlık olsun diye arsaları müsait olan yerlerde 130 spor salonu daha yapacağız. Diyoruz ki 'Her çocuğumuz bir şekilde sporla ilgilensin. Her çocuğumuz bir sanat alanıyla ilgilensin.' Dolayısıyla bunun için yapılması gereken neyse, bu proje formatına da arkadaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Bunu hayata geçireceğiz. Bu anlamda kamuoyu desteği de bekliyoruz.'' -MÜFREDAT DEĞİŞİKLİĞİ- 'Müfredat değişikliğini yaparak Türkiye'de eğitim alanında devrim niteliğinde bir reform gerçekleştirdik'' diyen Muammer Yıldız, müfredatın bir çocuğun nasıl yetiştirileceği ve neyi nasıl okuyacaklarının en somut örneği olduğunu söyledi. Dolayısıyla müfredata dayalı olarak değişimin okul öncesi eğitim, ilköğretim, orta öğretim ve mesleki eğitimde tamamlandığını aktaran Yıldız, şunları kaydetti: ''Şimdi bunların güncellemeleri devam ediyor. Müfredat durağan bir şey değildir. Geliştirilmeye devam ediliyor. Böyle olunca da eğitim ortamları ve teknolojik donanımlar bu manada yenilendi. Eksiklik olarak söylemiyorum ama bizim şu anda yapmamız gereken en önemli önceliğimiz, öğretmenlerimizin hizmet içine yönelik yapacağı çalışmaları tamamlamaktır. Zaten bir modelle bu çalışmaya başlandı. Hakikaten bu bir ihtiyaçtır. Öğretmenlerimizin yenilenen müfredatı tanımaları ve öğrenmeleri gerekiyor. Bu da üniversitelerle işbirliğini gerektiriyor. Biz üniversitelerle işbirliğini hayata geçiriyoruz. Şu anda İstanbul'da 6 bine yakın İngilizce öğretmenimizin hizmet içi semineri devam ediyor. İngilizce dersine giren tüm öğretmenlerimize yeni müfredata, tekniklere ilişkin bire bir ulaşmış oluyoruz.'' -KAYIT PARASI KONUSU- İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, okul aile birliklerinin, öğrenci kaydı sırasında velilerden para talep etmemeleri gerektiğini bildirerek, ''Dolayısıyla okul aile birliklerinin okullarda komisyon oluşturarak, gelen velilerden bu manada para toplamamasına yönelik sayın bakan talimat verdi'' dedi. Bu konuda gelen şikayetleri incelemek ve değerlendirmek üzere bir komisyon kurduklarını aktaran Yıldız, şunları kaydetti: ''Eğer varsa bu tür şikayetler 'Kayıt İzleme Komisyonu'na geliyor. Anında müdahale ediliyor. Bize ilk kez gelen, henüz öğrenci vasfını taşımayan birinden para istemek gibi komik bir duruma arkadaşlarımız düşmesin. Yasal anlamda, yasaya uygun davranmamış olurlar. Sayın Bakanımızın talimatıyla çıkarılan genelgeyi çiğneyerek bu manada yasal olmayan bir işe girişmiş olurlar. Yönetici arkadaşlarımıza düşen, kayıt sırasında bu problemi yaşatmamalarıdır.'' Yeni eğitim ve öğretim yılına hazır girdiklerini ifade eden Yıldız, ''Burası bir metropol, bir dünya kenti. Dolayısıyla 100 bin öğretmeni, 2,5 milyon öğrencisi, 58 bin dersliği olan bir hizmet alanındayız. Buraya ilişkin hiç sorunumuz yok diyemeyiz ama biz sorunlarımızın farkındayız. Anlık müdahalelerimiz var, bunu da çözme gayreti ve irademiz var. Bu noktada hayırseverlerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın, üniversitelerimizin, belediyelerimizin eğitime katkıları devam ederse daha az sorunla eğitim ve öğretim sürecimizi atlatırız'' dedi. (HTC-KÖS-SBR)09.09.2011 11:55:26