İzmir'de 100
işadamının biraraya gelerek kurduğu ve sayıları 10 binlere ulaşan
gönüllülerin oluşturduğu İstikrar ve Demokrasi Platformu, genel
seçim için istikrara dikkat çekti. Platform adına konuşan Av.
Yavuz Atalay, halkın geçmiş yıllardaki
koalisyon hükümeti dönemlerini unutmaması ve istikrarı gözardı etmemesi gerektiğini söyledi. Mövenpick Otel'de kahvaltılı basın toplantısında biraraya gelen
platform üyelerinden muhasebeci
Emel Şener, Öze Doğru Eğitim ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı
Yüksel Özkan, sanayici Erdoğan Altınkılıç, Fagold sahibi Ümit Karakaş ve 100 civarında işadamı, genel seçim hakkındaki görüşlerini aktardı.
Hazırladıkları broşürleri
gönüllüler aracılığıyla kapı kapı dağıtmaya başladıklarını belirten Av. Atalay, halkın bu dönemde istikrar,
demokrasi ve
sivil anayasa ihtiyacı gerçeğini gözardı etmemesi gerektiğini söyledi. Büroda istikrar ve demokrasi konusunda söyleşi yaparken böyle bir sivil
toplum kuruluşu kurma kararı aldıklarını ve kısa sürede sayısı 10 binlere varan gönüllülerle kucaklaştıklarını söyleyen Atalay, "www.istikrarvedemokrasi.com" internet sitesiyle gönüllü ağını gen
işletmeye çalıştıklarını kaydetti. İstikrar, demokrasi ve sivil anayasa talepleri olduğunu vurguluyan Yavuz Atalay, "Ülkemizde son sekiz yıldaki
siyasi istikrarın, beraberinde
ekonomik istikrarı ve gelişmeyi getirdiği inkar edilemez bir gerçektir. İstikrar olmayan, koalisyonlarla yönetildiğimiz dönemlerle güçlü ve istikrarlı siyasi
iktidar
dönemlerini kıyaslayarak, ekonomik güçlülüğün istikrarla doğru orantılı olduğunu apaçık görebiliriz." dedi. Özellikle 2008 yılında başlayan küresel ekonomik krizin, siyasi istikrar sayesinde ve doğru adımlarla aşıldığını hatrılatan Atalay, krize rağmen 2010 yılında
ülkenin yüzde 8,9 büyüdüğünü,
büyüme hızında dünyada üçüncü, Avrupa'da birinci olunduğunu ifade etti.
Kesinlikle herhangi bir siyasi partinin taraftarı olmadıklarının altını çizen Yavuz Atalay, "Geçmiş yıllarda yaşanan koalisyon hükümetleri döneminde ülkemizin ve vatandaşlarımızın çektiği sıkıntılar unutulmuş değildir. O yıllarda dünya büyürken biz küçüldük. En fazla 10 yılda bir yaşadığımız ekonomik krizler, ülkemizin ve insanımızın belini büktü. Binlerce işletme kapandı, onbinlerce insan işsiz kaldı. Yüksek enflasyon, insanımızı daha da yoksullaştırdı. Binlerle ifade edilen gecelik faizleri gördük. Bol sıfırlı ama hiçbir itibarı olmayan
Türk Lirası, dünyada alay konusuydu. Ardı arkası kesilmeyen yolsuzluk ve hortumlarla insanımızın kanı emilerek birilerine peşkeş çekildi. Öyle günler yaşadık ki koskoca
Türkiye, 70 sente muhtaç hale geldi. 28
Şubat postmodern askerî darbesinden sonra sadece bankalardan hortumlanan para, 50 milyar doları buldu. Bütün bu yolsuzluklar, beraberinde ekonomik krizleri, darbeleri, yoksulluğu ve işsizliği getirdi. Ülkemizin üzerine tüm ağırlığıyla çöken
vesayet rejimi, insanların ayağına prangalar vurdu. Çok acılar çekildi, çok zulümler yaşandı. Bu rejimden nemalanan bir avuç mutlu
azınlık dışında kalan milyonlar ezildikçe ezildi." şeklinde konuştu. O günleri unutmadıklarını ve unutturmayacaklarını belirten Av. Atalay, "Bizler 2010 yılında yapılan anayasa değişikliklerini destekledik ama bunun yeterli olmadığına inanıyoruz. Ülkemizin bir an önce vesayet anayasalarından kurtulup sivil bir anayasaya kavuşmasını istiyoruz. Bunun için
12 Haziran 2011 genel seçimini bir fırsat olarak görüyoruz." dedi.
Seçimden sonra
terörün her türlüsünün üstüne gidilmesini de isteyen Yavuz Atalay,
PKK ve
Ergenekon adlarıyla anılan terör örgütlerinin tamamen çökertilmesi gerektiğini söyledi. Hiçbir şekilde ırk, dil ve din ayrımı yapmaksızın Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün vatandaşlarını kucakladıklarını vurgulayan Atalay, dış politikadaki başarının da gurur verdiğini ifade etti. Türkiye'nin artık "
hasta adam" veya "etkisiz
eleman" konumundan çıktığına dikkat çekerek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin kudret ve
şefkat elinin bir taraftan
Endonezya,
Afganistan ve Pakistan'a, öbür taraftan
Filistin ve Libya'ya kadar uzanmasını çok takdir ediyoruz. Tüm dünyada mazlumların sesi ve destekçisi olan bir Türkiye hayalimizin adım adım gerçekleşmekte olması bizi mutlu ediyor. İnanıyoruz ki bu müspet gelişmeler sekteye uğramazsa çocuklarımıza çok daha güçlü, çok daha gelişmiş ve müreffeh bir Türkiye bırakacağız." diye konuştu.
Bütün bunların üst üste koyulması, ayrıca ülke içinde yapılan icraat ve yatırımların çağ atlamaya yettiğini söyleyen Atalay, "Gelişmiş ve daha müreffeh bir Türkiye, çocuklarımıza daha güzel bir ülke bırakmak için gösterilen bütün çabaları sonuna kadar desteklemek ve bu amaçlara ulaşmak için elimizden gelen her türlü meşru çabayı göstermek amacıyla İstikrar ve Demokrasi Platformu'nda biraraya geldik. Saydığımız düşünceler ve amaçları gerçekleştirmek için çalışmayı en önemli vazifemiz olarak görüyoruz." dedi.