İzmir Barosu, referandumunla kabul edilen Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkıyla ilgili olarak, öğretim üyelerinin de bulunduğu bir yuvarlak masa toplantısı düzenledi. Toplantıya Baro Başkanı Sema Pekdaş, eski Anayasa Mahkemesi üyelerinden Prof. Dr. Fazıl Sağlam, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Doğru, Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ece Göztepe, Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak, Av. Zeynep Sedef ve Türkiye Barolar Birliği İnsan Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Av. Serkan Cengiz katıldı. Toplantıdan çıkan tespitleri bir basın toplantısıyla açıklayan Baro Başkanı Pekdaş, bireysel başvuru hakkının, doğru uygulandığı takdirde demokrasi ve hak sahibi vatandaş olma bilincine önemli katkılar sağlayacağını söyledi. Her anayasa şikayetinin bir bireysel başvuru olduğunu belirten Pekdaş, bu kavramın anayasa şikayetiyle özdeş olmadığını vurguladı. Sema Pekdaş, anayasa şikayetinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'ne başvuru hakkını bloke etme ihtimalini ortaya çıkardığını savundu. Doğru kullanılması halinde Türkiye'nin AİHM'deki kötü imajına yol açan sorunları ülke içinde çözme potansiyeli taşıdığını da dile getiren Pekdaş, "Anayasa şikayeti, vatandaşın AİHM'ye başvurma hakkını etkisizleştiren bir karşıt işleve dönüşmemelidir." dedi. Anayasa Mahkemesi'nin, süper temyiz mercii olabileceğiyle ilgili kuşkular olduğunu da söyleyen İzmir Barosu Başkanı, "Anayasa Mahkemesi, kendisininkiyle uzman mahkemelerin yetki alanlarını doğru biçimde ayıramazsa, Yargıtay ve Danıştay'ın öteden beri şikayet ettikleri 'süper temyiz mercii' statüsüne kolaylıkla kayabilir. Bu da Yargıtay ve Danıştay'ı disiplin altına almanın amaçlandığı izlenimini uyandırır. Böyle bir imajdan, yargı birliği ve bütünlüğü büyük zarar görür." şeklinde konuştu. Anasaya Mahkemesi ile diğer yüksek mahkemelerin, birbirleriyle ilişkilerini Anayasa'nın emrettiği medeni işbirliği içinde yürütmeye özen göstermeleri gerektiğinin altını çizen Sema Pekdaş, temel hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesine elbirliğiyle hizmet etmeleri gerektiğini söyledi. İlgili kanunun aceleye getirilmeden, üzerinde derinlemesine düşünülerek ve tartışılarak hazırlanması gerektiğini ifade eden Sema Pekdaş, anayasa şikayetinin başvuruya ulaşması için altyapının zorunlu olduğunu, baro olarak bu konuda somut önerilere ilişkin çalışmalara devam edeceklerini sözlerine ekledi.