Kanadoğlu eski HSYK'yı eleştirdi: Etkin ve yetkin çalışsaydınız bugünlere gelinmezdi

Kanadoğlu eski HSYK'yı eleştirdi: Etkin ve yetkin çalışsaydınız bugünlere gelinmezdi

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 7 kişiden oluşan eski HSYK'yı sert bir dille eleştirdi. Türkiye'de şuanda yargıda yaşanan sıkıntıların eski HSYK'dan kaynaklandığını savunan Kanadoğlu, "Elbette 7 kişilik o kurulun yetkin ve etkin olduğunu kimse iddia edemez. Zaten o yetkin ve etkin bir şekilde çalışsaydı, biz bu günlere gelmezdik." dedi. Kanadoğlu, Eskişehir Barosu tarafından düzenlenen "Hukuk Devleti Ve Yargı Bağımsızlığı" konulu konferansta yaptığı konuşmada HSYK'yı eleştirdi. Türkiye'de yargı bağımsızlığının olmadığını ileri süren Kanadoğlu, hakim ve savcılarında görevini tam yerine getirmediğini iddia etti. Türkiye'deki mevcut yargı sisteminin bugünlere gelmesinde en büyük payın 7 kişi den oluşan eski HSYK'da olduğunu dile getiren Kanadoğlu, şuan ki HSYK'nın sayısının artmasında ise şikayetçi olmadıklarını vurguladı. "HSYK'nın sayısının çoğalmasından şikayetçi değiliz" diyen Kanadoğlu, şöyle dedi: "Elbette 7 kişilik o kurulun yetkin ve etkin olduğunu içimizde hiç kimse iddia edemez. Zaten o yetkin ve etkin bir şekilde çalışsaydı, biz bugüne gelmezdik. Eğer burada birisini burada suçlayacaksak, kusurlu bulacaksak bizi bu günlere getiren o kurulun kendisine sormak lazım." "MİLLETİN YARGIYA VERDİĞİ YETKİ MECLİSE VERDİĞİ YETKİDEN DAHA ÜSTTE" İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kabasakal ise milletin yargıya verdiği yetkinin meclise verdiği yetkiden daha üstte olduğunu ileri sürdü. Türk milletinin egemenliğini Anayasa koyduğu esaslara göre, yetkili organları eliyle kullandığını işaret eden Kocasakal, şöyle devam etti: "Bu organlardan biri de yargıdır. Neymiş egemenlik, milli irade sadece meclise veya yürütmeye yansımıyormuş. Aynı zamanda yargıya yansıyormuş. Hatta ben iddialıyım bu konuda. Milletin yargıya verdiği bu yetki, çok daha üsttedir. Niye? Çünkü yasalara verdiği yetki hem cüzidir, belli bir oy oranıyladır. Hem geçicidir. Oysa kendi adına denetim yapmayla görevlendirdiği yargıya verdiği yetki hem temeldir, hem kalıcıdır." Konuşmasında CHP'nin sık sık Anayasa Mahkemesi'ne gitmesini destek veren Kocasakal, şöyle devam etti: "Diyorlar ki, mesela biz millete gideriz, onlar Anayasa Mahkemesine. O zaman siz şöyle düşünüyorsunuz. Allah Allah demek ki biz millet olarak burada duruyoruz. Bir de karşımızda bizim yüksek yargı var. Gelelim bir kere mantık hatasına. Mantık hatası şu. Anayasa Mahkemesine sonuçta 110 milletvekilinin imzasıyla gidiyor. E peki bunlar gökten mi düştü? Onlar oylarla gelmedi mi? Onlar milli iradenin bir kısmını yansıtmıyor mu?" "STATÜKO BAZEN İYİ ŞEYDİR" Konuşmasının sonunda statükoyu da öven Kocasakal, gerektiğinde en büyük statüko destekçisinin de kendisi olacağını ifade etti. Kocasakal, şöyle konuştu: "Bunu öyle bir saptırdılar ki, yargı statükosunun bozulmasını istemiyor. Niye istemiyor? Şu açıdan istemiyor. Bağımsız, teminatlı vaziyetten çıkmayı elbette istemez. Bakın bu da büyük bir yalandır. Stotüko statüko. Ya bazen statüko iyi bir şeydir. Ve bazen bakın satatükoyu savunmak son derece ilerici ve devrimci bir duruşmuş. Yani illa statüko dediğiniz sizin, sonuçta iyi bir sistem kurmuşsanız, hukuk devletini inşa etmişseniz, ben şahsen hukukçu olarak sonuna kadar statükonun temsilcisi olurum.
<< Önceki Haber Kanadoğlu eski HSYK'yı eleştirdi: Etkin ve yetkin çalışsaydınız... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER