Karadeniz'in Doğal Mantar Zenginliği

Karadeniz'in Doğal Mantar Zenginliği

2011 - Doğal ortamda yetişen mantar uzmanı Mikolog Jilber Barutciyan ''Karadeniz'de insanların bilmediği fakat ekonomik değeri çok yüksek mantar türleri var'' dedi. Giresun İl Çevre ve Orman Müdürlüğünün davetlisi olarak Giresun'a gelen ve ''Yenilebilir Mantar Türleri'' konulu konferans veren Mikolog Barutciyan, yörede doğal ortamda yetişen mantarlarla ilgili Dereli ilçesinde araştırma yaptı. Barutciyan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsviçre Sağlık Bakanlığı'nın izniyle, Vapko adlı bir kurumun 50 yıldan bu yana mantar uzmanı yetiştirdiğini, kendisinin de buradan aldığı diplomayla Mikolog (mantar uzmanı) olduğunu söyledi. Karadeniz'deki mantar potansiyelinin bu konunun uzmanlarını etkileyecek ve meraklandıracak zenginlikte olduğunu olduğunu ifade eden Barutciyan, ''Karadeniz'deki mantar potansiyeli en büyük uzmanlar için bile etkileyici. Burada çok büyük bir doğal zenginliğimiz var. Sıfır metreden 2 bin metreye kadar değişen ormanların yayvan ve iri yapraklı olmasından dolayı mantarlar için çok uygun bir mevsim olamamasına rağmen bu araştırmamızda Giresun'da pek çok mantar türü bulduk'' dedi. -''KARADENİZ'DE 12 BİN DOĞAL MANTAR TÜRÜ VAR''- Karadeniz bölgesinde tahmini 12 bin çeşit mantar türü bulunduğunu ve bunlardan yaklaşık 35 türün ise bölge ekonomisi için önemli ticari değere sahip olduğunu vurgulayan Barutciyan, şöyle konuştu: ''Karadeniz Bölgesi bu konuda o kadar zengin ki burada yıllar sürecek bir araştırma yapılmalı. Karadeniz'de insanların bilmediği fakat ekonomik değeri çok yüksek mantarlar var. Burada halkın 'yenmez' diye bildiği bazı mantarlar, Avrupada kilosu 20 ila 40 Avro arasında bir fiyattan satılmaktadır. Halk arasında 'mavi cincile' denen 'lepista nuda' mantarı, Karadeniz'de zehirli olduğu düşünülerek yenmemektedir. Ancak, bu mantar türü Fethiye civarında tüketilmektedir. Mart ayında çıkması gerekirken bu mevsimde Giresun'da bulduğumuz ekonomik değeri yüksek 'igrafoliz manzolis' mantarının Türkçe karşılığı yok, çünkü insanlarımız bunu yemedikleri için isim bulma ihtiyacı da duymamışlar.'' Barutciyan, ekonomik değeri çok yüksek, yenmeyen mantarlar bulunmasına rağmen, bölgede ekonomik değeri olmayan bazı mantar türlerinin tüketildiğini belirterek, ''Bunlardan biri çevrede acı mantar denilen ve halkın yediği bir mantar türü. Acı mantarın yenmesinde hiçbir sakınca yok. Ancak bu mantarı yurt dışına satmaya kalktığımızda bunu gerçekleştiremezsiniz, çünkü bunlarla ilgilenen ülkelerin menüsünde bu mantarın yeri yok'' diye konuştu. -YANLIŞ İNANIŞLAR ÖLÜMLERE SEBEP OLUYOR- Bilim insanlarının mantarı bilimsel nitelikte tanımladıktan ve yeni bir kaynaktan yenebilir olduğunu teyit ettikten sonra tüketime onay verdiğini belirten Barutciyan, şunları kaydetti: ''Bir mantarın zehirli olup olmadığını anlamanın bilimsel ve teknik yolu henüz yok. Halk arasında inanılan 'hayvan yiyorsa insan da yer, beyaz mantarlar zehirsizdir, çayırda yetişen mantarlar zehirsizdir' gibi yanlış inanışlar, insan ölümlerine neden oluyor. Toplumda genel eğilim, yenen mantarları hemen öğrenmek ve satmaktır. Halbuki biz bilim insanlarının görevi önce öldürücü sonra çok zehirli olan ama öldürmeyen mantarları insanlara öğretmektir. Zor bir durum da olsa da görevimiz, çevre halkını hangi mantarların yenilebilir olduğu konusunda eğitmek ve bilinçlendirmektir. Umarım bu konuda başarılı sonuçlar alırız.'' (ANL-ME-HRN-YLZ)27.06.2011 12:27:08
<< Önceki Haber Karadeniz'in Doğal Mantar Zenginliği Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER