Şanlıurfa'nın
Birecik ilçesinde koruma altında bulunan ve son yıllarda her yıl aralarından seçilen bir kaçı vücutlarına bağlanan
radyo vericileriyle göçe gönderilen kelaynaklar, güçlü yapılarıyla birkaç günde katettikleri binlerce kilometrelik yolda, genellikle bilinçsiz avlanma, tarım ilaçları veya dinlenmek için kondukları elektrik tellerinde akıma kapılarak telef oluyor.
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, dünyada yalnızca iki yerde koloni halinde yaşayabilen kelaynaklardan, Fas orijinlileri yerleşik, Birecik'te koruma altına alınanlar ise göçmen kuş özelliğine sahip.
Birecik'te şu anda yarı vahşi ortamda bulundukları üretme istasyonundan, yeniden tamamen
doğal
yaşama dönebilmeleri için içgüdüsel olarak belirledikleri göç rotasını kayıpsız tamamlayarak, dönebilmeleri gerekiyor.
Nuh Peygamber'in ''Bereket sembolü'' olarak tufanda gemisine aldığı rivayet edilen ve bir dönem
Türkiye'nin yanı sıra
Kuzey Afrika, Arap yarım adası ve Fas'a kadar geniş bir coğrafyada yaşamlarını sürdüren kelaynaklar, Birecik'te de, vatandaşlarca ''bereketin sembolü'' olarak nitelendiriliyor.
Tarımda mekanizasyona geçilmesinin ardından
doğal yaşam alanları daralan ve zirai ilaç kullanımı nedeniyle çoğu zehirlenerek telef olan kelaynaklar için Birecik'te 1977 yılında üretme istasyonu kuruldu. Burada özel olarak hazırlanan kafeslerde yarı vahşi ortamda yaşamlarını sürdüren ve özel olarak hazırlanan menüyle beslenen kelaynakların sayısı son yıllarda sürdürülen çalışmalarla hızla arttı.
Geçen yıl 105 bireyin yaşamını sürdürdüğü Birecik'teki istasyonda, bu yıl kelaynak sayısı 132'ye çıktı.
-3 BİN KİLOMETRELİK GÖÇ
Türkiye'nin yanı sıra
İngiliz Kraliyet Kuşları Koruma Derneği ve Doğa Derneği gibi kuruluşların da desteğiyle sayıları hızla artan kelaynakların göç yolculuğu hakkındaki sınırlı bilgiler, 4 yıldan bu yana göçe gönderilen bireylerin radyo vericileriyle izlenmesi sayesinde artıyor.
Kanatları arasına takılan radyo vericilerinin gönderdiği sinyallerle 4 yıl önce göçe gönderilen ilk grup, Türkiye'den başlayıp,
Suriye, Suudi
Arabistan ve Yemen'de devam eden göçü,
Etiyopya yakınlarında tamamlamayı başardı. Yaklaşık 3 bin kilometrelik göçün ardından söz konusu ilk grup Birecik'e dönmüştü.
Bu türün göçmen özelliğini koruduğunun göstergesi olan göç yolculuğu için son 3 yılda yeniden seçilen kelaynaklar, göçe gönderildi. Ancak güçlü yapılarıyla birkaç günde binlerce kilometrelik yolu kateden kelaynakların, genellikle bilinçsiz avlanma, tarım ilaçları veya dinlenmek için kondukları elektrik tellerinde akıma kapılarak telef oldukları belirlendi.
Bu yıl da Birecik'teki kolonide yer alan 4 yavru birey iki hafta göç için doğaya salındı. Bu grubun şu sıralar Suriye sınırları içerisinde bulunduğu belirtildi.
-ULUSLARARASI DESTEK
Kelaynaklarla ilgili yürütülen çalışmalara
destek veren
İngiltere Kraliyet Kuşları Koruma Derneği Türkiye temsilcisi
Jose Pedro Tavares, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kelaynakların sayılarını artırıp, aynı zamanda yaşam alanlarını koruyarak özellikle Orta
doğu'da tekrar yaşayabilmeleri için fırsat sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Türkiye'de birkaç projede görev aldığını ancak endemik bir tür olan ve nesli tükenme tehlikesi altında bulunan kelaynaklarla ilgili projenin kendisi için büyük önem taşıdığını ifade eden Tavares, kelaynakların 3 ülkede doğal ortamda yaşayabildiğini kaydetti.
Bunların büyük bir kısmının Fas'ta bulunduğunu, ikinci bir kısmın Türkiye'de, çok
küçük bir grubun ise Suriye'de varlığını sürdürdüğünü hatırlatan Tavares, şunları söyledi:
''Suriye'de yaşayanlar ile Türkiye'de yaşayanlar aynı gruptalar. Suriye'de sadece 3 tane yetişkin kuş var. Bunun anlamı şu; Türkiye'nin de içinde bulunduğu doğu popülasyonun devamı için buradaki kuşlar çok önemli. Birecik'teki üretme istasyonunda bulunan kuşlar bu süreçte en önemli kaynağımız. Kelaynakların sayılarını artırıp, aynı zamanda yaşam alanlarını koruyarak özellikle Ortadoğu'da tekrar yaşayabilmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Bunun için Suriye'deki popülasyon ile buradaki populasyon birlikte düşünülmeli. Ancak bu şekilde ileride kelaynakların korunması için bir fırsat sağlayabiliriz.''
-SORUNLU BÖLGELERİN TESPİTİ
Kelaynaklarla ilgili çalışmalara destek veren Çek Cumhuriyeti'nden biyolog Lubomir Peske ise Türkiye ve Suriye'deki kelaynakların üreme ve hayatta kalma başarılarının iyi olduğunu, ancak göç esnasında büyük kayıplar verildiğini belirterek, ''Onlara verici takarak nerede sorun yaşadıklarını, nerede telef olduklarını bularak bu sorunları çözmeye çalışacağız'' dedi.
Yaşamının 30 yılını değişik kuş türleriyle ilgili çalışmalara adadığını, kelaynaklara büyük önem verdiğini ifade eden Peske, radyo vericisiyle
izleme konusunun biraz yeni bir
sistem olduğunu dile getirdi.
30 yıllık süreçte yüzlerce kuş markaladığını ve birçoğuna radyo vericisi bağladığını anlatan Peske, şunları kaydetti:
''Kuşlar hakkında bilgi edinmek için tek şansımız verici takıp, onları izlemek. Bu sayede kuşların ne yapıp ettikleri konusunda yararlı bilgiler edinebiliyoruz. Göç ettikleri rotayı
harita üzerine izleyerek, insanlara sunabiliyorsunuz. Aynı zamanda radyo vericiyle göç sırasında nerede telef oldukları, karşılaştıkları sorunlar konusunda bizlere bilgi sağlıyor. Türkiye ve Suriye'deki kelaynakların üreme ve hayatta kalma başarıları iyi, ancak göç esnasında büyük kayıplar veriliyor. Onlara verici takarak nerede sorun yaşadıklarını, nerede telef olduklarını bularak bu sorunları çözmeye çalışacağız. Kelaynak gibi türler aslında çok tutucu türlerdir. Genelde göç esnasında hep aynı rotayı izliyorlar. Aynı rotayı izledikleri için de sorun yaşadıkları yerleri tespit edebilmek bütün bu türlerin korunması için bize iyi bir veri sağlıyor. Geçen 4 yıl içinde yaptığımız verici takma olayında gördük ki en büyük sorun avcılar tarafından vurulma ve göç esnasında elektrik tellerine konarak çarpılma olayları. Bu sorunları gidermeye çalışacağız.''
(DAŞ-İSM-OSM)06.08.2011 10:57:35