Sakarya'nın karasu İlçesi'nin
deniz tarafından yutulmasının tartışıldığı 'Kıyı
Çalıştay'ı tamamlandı. Yaklaşık 20 bilim adamının katıldığı ve 2 gün süren çalıştayda
ekolojik dengenin korunabilmesi için bütün sanayi kuruluşlarının faaliyetlerinin durdurması gerektiği sonucu çıktı.
Çalıştay sonucu 10 maddelik bir basın bildirisi sunuldu. Bildiride Sakarya
Karasu ve Kaynarca ilçesinin kapladığı bölgenin dünyada ender rastlanan alanlar arasında olduğu ve buradaki Acarlor Longoz'nun (Subasar
Ormanı) 1. derecede
doğal sit alanı olarak ilan edildiği ancak kıyı, kumsal ve kumul sistemi bunun dışında bırakıldığı bildirildi. Bölgenin hidrojeolojik, morfolojik, meteorolojik, topografik, ekolojik, kıyı ve deniz mühendisliğini ilgilendiren unsurları üzerinde yeterli süreli araştırmalar yapılmadığı vurgulanan açıklamada " Bu tür araştırmalar olmadan verilen yatırım kararları sakıncalıdır. Bu nedenle bölgede, çevresel, morfolojik, biyolojik ve ekolojik parametrelerin, geomatik ve
harita gibi ilgili diğer disiplinlerden
destek alınarak düzenli olarak izlenmesi amacı ile ölçme, araştırma ve
izleme çalışmalarına başlanılması gereklidir. Bölgede planlanan veya projelendirilen tüm sanayi kuruluşları ile ilgili işler derhal durdurulmalı. En kısa zamanda başlatılıp, gerekli veriler eldedilip, sonuçları değerlendirilmeden, kamu yararı öncelikli olarak gözetilmeden hiç bir yatırım faaliyetine geçilmemelidir. Aksi halde Acarlar Longozu yok olabilecektir." denildi.
"YARGI KARARLARININ ARKASINA DOLANARAK İŞLEMLER YAPILIYOR"
Bölgede yapımı planlanan her türden büyük yatırımların doğal değerlere vereceği, zararı ayrıntılı olarak incelenmeden ve zarar vermeyeceği saptanmadan verilecek yatırım kararlarının doğal değerlerin geri dönülemez kayıplarına neden olacağı kaydedilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: "
Bilimsel verilere dayanarak alınan yargı kararları uygulanmak yerine yargı kararlarının arkasına dolanarak işlemler yapılmaktadır. Bilindiği üzere 1998 yılında 'ipekyolu vadisi serbest şehir' projesi ilan edilmiş olup, TMMOB tarafından açılan idari
dava neticesinde iptal edilmiştir. Ardından 2006 yılında Sakarya Serbest Bölgesi ilan edilmiş, TMMOB tarafından yeniden idari yargıya taşınmış ve iptal edilmiştir. Ancak bölgedeki kumullar üzerine
baskı yapan projelere ara verilmemiş,
demir çelik
üretim tesisi ve limanı için yer tahsis edilmiştir. Bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir."
"GEREKLİ BÜTÇE EN KISA ZAMANDA SAĞLANMALIDIR"
Acarlar Gölü Longozu orman sulak alanı için kabul edilen
yönetim planında yer alan özel hüküm bölgesi plandan tamamen çıkarılması gerektiğinin altı çizilen açıklamada, özellikle Kocaali-Karasu-Kaynarca arası bölgenin ekolojik hassasiyetleri göz önünde bulundurularak sahada yerel halkın da dahil olacağı koruma kullanım dengesinin tesisi için entegre bir yönetim ve izleme planı geliştirilmesi gerektiği ifade edildi.
Sakarya nehri üzerinde bulunan kum ve çakıl ocakları, Karasu limanı doğusunda kıyıya yakın yerde 5 metre su derinliğinde sonbahar aylarında
midye hasadı için denizden kum alınmasının kıyı
erozyonunun nedenleri arasında olduğuna dikkat çekilen açıklamada şu uyarılarda bulunuldu: "Havzadaki ve denizdeki kum kaynaklarına bu tür müdahaleler durdurulmalıdır. Limanın doğusunda oluşan erozyonun
kontrol altına alınması için
batık dalgakıranların deniz döküsü ile erozyon alanını kapsayacak biçimde inşa edilmesi için yatırım programına alınarak gerekli
bütçe en kısa zamanda sağlanmalıdır. Değişimlerin izlenmesi ve analizlerin daha doğru yapılabilmesi için, uydu görüntüleri, CBS teknikleri ve geodezik yöntemler kıyı mühendisliği çalışmalarına destek vermek üzere birlikte kullanılmalıdır."