Kültür ve
Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay, makam mevki merakıyla iş yapmadığını, yeni kurulacak hükümette kendisine hangi iş tevdi edilirse onu hakkıyla yerine getirmeye çalışacağını belirterek, ''Ama yaptığım işi de seviyorum'' dedi.
İzmir'deki basın yayın kuruluşlarının temsilcileriyle Mövenpick Otel'de bir araya gelen Günay, basın kuruluşları temsilcilerine,
seçim boyunca gösterdikleri ilgi, yaptıkları övgü ve yergiden dolayı teşekkür etti. Bakan Günay, sakin bir seçim süreci geçirilmesi dolayısıyla İzmir
Valisi Cahit Kıraç'ın nezdinde tüm kamu görevlilerine de teşekkür etti.
İzmir'den ya da
Antalya'dan
aday gösterilmeyi beklediğini, seçime 40-45 gün kala İzmir'den aday gösterildiğini, kentte hiç yabancılık çekmediğini anlatan Günay, 2009 seçimlerinde İzmir'de
AK Parti ile
CHP arasındaki oy farkının 450 bin civarında olduğunu, bu sayıyı
12 Haziran seçimlerinde 150 bine indirdiklerini, AK Parti'nin oyunun İzmir'de,
Türkiye geneline oranla daha da yükseldiğini ifade etti.
CHP ile aralarındaki oy farkının kapanmayacak bir rakam olmadığını, Gaziemir,
Karabağlar,
Buca,
Bayraklı gibi büyük ilçelerde partisinin sandıktan ilk sırada çıktığını dile getiren Günay, ''Bu, İzmir'in bizi dikkatle dinlediği ve olumlu kanaate doğru desteğini, güvenini geliştirdiği noktasında bizi umutlandırıyor. Bu saatten sonra siyasi şeyler fazla konuşmamak lazım'' dedi.
Bu hafta sonu milletvekili mazbatalarını alacaklarını, gelecek hafta TBMM'de
yemin edeceklerini, Temmuz başında hükümetin kurulacağını belirten Günay, ''
Hükümet kurulduktan sonra arkadaşlarımızla geleceğiz ve İzmir'e
yol haritası çizmeye çalışacağız, önceliklerimiz nelerdir onlara bakacağız'' diye konuştu.
İzmir'in çılgın projesinin
EXPO olduğunu,
2020 EXPO'sunun İzmir'de yapılmasının
bölgeye ve kente ciddi katkılar getireceğine vurgu yapan Günay, 2013'de EXPO'nun mutlaka kazanılması gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin son yıllarda turizmde büyük ilerleme kaydettiğini belirten Günay, kitle turizmini daha bireysel hale getirerek yüksek gelir ve kültür gruplarını Türkiye'ye çekmeye çalışacaklarını bildirdi. Bakan Günay, bu turizm modeli için
Kuşadası-
Ayvalık arası ile
Hatay-
Gaziantep-
Şanlıurfa-
Mardin arasının çok uygun olduğuna dikkat çekti.
İzmir'in çok büyük zenginliklere sahip olduğunu dile getiren Günay, şöyle konuştu:
''Mazbatayı aldıktan sonra İzmir milletvekili olarak daha sık gelip gideceğim. Karaburun'u, Ka
rantina adasını seçim kampanyasında gördüm. Doğrusu çok etkilendim. Üzüldüm kendi adıma. Türkiye, gezmekle, görmekle, şaşırmakla bitmeyen bir
ülke. İnanılmaz zenginlikler var. Bu kadar bildiğimi zannettiğim İzmir'de bile buna rağmen görmediğim, görünce etkilendiğim çok alan çıktı. Bakış açım şudur; İzmir'de turizm yapmaya çalışırken katiyen doğayı tahrip etmeyeceğiz. Doğayla tarihle barışık yeni destinasyon yaratmaya çalışacağız. Denizden baktığınız zaman
ağaç boyunu geçmeyen yapılaşma, diyorum. Beton oteller zinciri olmayacak. Olursa yazık olur. İzmir'i gerçekten dünyanın özel, keyfine doyulmayan,
yaşam tarzıyla bütünleşmiş bir destinasyon haline getirmek gibi bakış açımız var. Bu bölgede sadece arkeoloji yok.
Selçuklu camileri var. İnanılmaz havralar, kiliseler, külliyeler, medreseler var.''
-''EXPO'YA YENİ YER BAKILACAK''-
İnciraltı'nın planlamasını
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Balçova Belediyesi ve oradaki vatandaşların uyarılarıyla yaptıklarını, bölgede üçte bir yeşil alan bıraktıklarını, yapılaşmadaki yüksekliği 4 katla sınırlandırdıklarını, zemin
araziyi kullanma sınırı getirdiklerini, 10 bin metrekarenin altında parsel olmamasını planladıklarını anlatan Günay, burada 15 bin
yatak kapasitesinin planlandığını belirtti.
Bazılarının bu rakamı 82 bin olarak telaffuz ettiğini anımsatan Günay şöyle dedi:
''İnciraltı'na turizm yatırımlarının hepsi yapılsa 15 bin yatak olabilir. '82 bin yatak yapacaklar' diye açıklama gördüm. Hiçbir dayanakları yok. Biz belediyeyle bu konuları anlaşmalı yapmamıza rağmen orada da tek başımıza kalıyoruz. Bazı çevrelerde ''Bakanlık turizm alanı ilanından çekilsin, buranın planı belediyeye kalsın, ondan sonra bakarız önümüze' diye arayış var. Bu kesinlikle mümkün değildir. Vilayet, belediyeler, odalar, oradaki
halk, hepsinin ortaklaşa görüşüyle yapılmıştır. Tamamen doğaya saygılı, rant arsızlıklarına imkan vermeyen, bölge halkının da bizimle paylaştığı plandır. Bu planla termalden ciddi yararlanan, yüksek kaliteli turizm destinasyonu ortaya çıkacak ama gerekçesini bilmediğim birtakım
itirazlar, yakınmalar duyuyoruz. Umarım
dava sürecine gitmeyiz. Bu plana da itiraz edilirse İzmir'de iş yaptırmama konusunda özel gayret olduğunu ben söyledim.
Konak Meydanı'na çıkarım, bu işin itirazcılarını kamuoyuna bağıra bağıra duyururum dedim ama öyle de çözülmez ki, amacımız bağcıyı dövmek değil. Bağlar yetişsin de
üzüm yensin.''
İnciraltı'nın EXPO alanı olarak düşünüldüğünün hatırlatılması üzerine Bakan Günay, ''O arazi EXPO için bana çok yeterli gelmiyor. EXPO'daki yapıların çoğu geçici. 6 ay sonra fazla yığılma olacak. Şehirden oraya gidiş tek hat üzerinden. EXPO'nun trafiğini gördüm ben. 6 ay kilitlenebiliriz diye düşünüyorum. Vali Bey'den de rica edeceğim. Beraberce yeni baştan çok daha uygun, havaalanından, çevre yolundan ulaşımı olan, trafiği sıkıntıya sokmayan yeni alana bakılmasını gerekli görüyorum'' diye konuştu.
-YENİ KURULACAK HÜKÜMET-
Bir basın mensubunun
Kültür ve Turizm Bakanlığı için AK Parti Antalya
Milletvekili Menderes Türel'in isminin geçtiğini söylemesi üzerine Günay, ''Bakanlığa aday olunmaz. Sayın Baş
bakana Cumhurbaşkanı görev verir.
Başbakan hükümeti kurar, kimin çalışacağını takdir eder. Mevki makam merakıyla iş yapmıyorum. Önümüzdeki süreçte hangi iş tevdi edilirse onu hakkıyla yerine getirmeye çalışırım ama yaptığım işi de seviyorum'' dedi.
Seçim sürecinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz
Kocaoğlu ile gerginlik yaşadıkları yönündeki soruya ise Günay, ''Şahsen ben gerginlik yaşamadım. Sadece kendisine geçmiş olsun dedim. Ondan rahatsız oldu. Seçim kampanyasında hiçbir arkadaşımı incitici söz söylememeye özen gösterdim. Arkadaşlar gereksiz alınganlık gösterdiler. Artık yeni şeyler söylemek lazım. Kimseye çıkaracağım
hesap,
fatura yoktur. Biz iş yapma sorumluluğu altındayız'' diye karşılık verdi.
Toplantı sonrasında gazetecilere, Attila
İlhan, Cemil
Meriç ve İdris Küçükömer'in hayatlarının anlatıldığı kitaplardan
hediye edildi.
(RMZ-MV-SRP)16.06.2011 12:52:01