Dünyanın 8. harikası olarak bilinen ve
UNESCO tarafından dünya kültür mirası arasında yer alan dev tanrı heykellerinin bulunduğu 2206 metre yüksekliğindeki
Nemrut Dağı bir nikaha ev sahipliği yaptı.
Recai ve Gülcan
Hazar çifti, Nemrut Dağı'nda dünya evine girmenin mutluluğunu yaşadı.
Genç çiftçin nikahını ise iş yoğunluğu nedeniyle gelemeyen nikah memurunun
yetki verdiği Karadut köyü Muhtarı Mustafa Orhan kıydı.
Bu ilginç
düğün töreni ile yıllarca
yerli ve
yabancı turistleri ağırlayan Nemrut Dağı, bir ilke
imza atarak
genç bir çifte evlilik mekanı olarak tarihe geçti.
Adıyaman'dan gözleri kapalı olarak bir otomobil ile Nemrut Dağı eteklerindeki kafeteryalar bölgesine getirilen gelin adayı Gülcan Hazar, gözlerini açtığında kendisini nikah töreni için Nemrut Dağı'nda olduğunu görünce şaşkına döndü.
Yaklaşık 700 metrelik bir mesafeyi
ailesi ve nikah memurluğu görevini yerine getiren Karadut Köyü Muhtarı Mustafa Orhan ile birlikte yürüyen genç çift, Nemrut Dağı'nın 2206 metrelik zirvesinde
batı terasında bulunan devasa
kral ve tanrı heykellerinin arasında yerini aldı.
Karadut Köyü Muhtarı Mustafa Orhan, Recai ve Gülcan Hazar çiftini şahitlerin ve tanrıların huzurunda, ''devletin bana vermiş olduğu yetkiye dayanarak, şahitlerin huzurunda sizleri karı koca ilan ediyorum'' diyerek kıydı. Muhtar, mührünü bastığı aile cüzdanını Gülcan Hazar'a teslim etti.
Zılgıtların çekildiği nikah töreninin ardından Recai ve Gülcan Hazar çifti tanrıların tahtı Nemrut Dağı'nda birbirlerini öperek bu mutlu anı ölümsüzleştirdi.
Çiftin ailesi ise nikah için Nemrut Dağı'na geldiklerinden tıpkı gelin gibi habersiz olduklarını söyleyerek, ilk kez gördükleri bu olağanüstü yerde böylesine bir anı yaşadıkları için duydukları mutluluğu dile getirdi.
Nemrut Dağı'nda nikah kıydırmak kadar insanın sevdiği bir insan ile evlenmesinin ve ilkleri yapmasının ayrı bir duygu olduğunu ifade eden
damat Recai Hazar, ''Aşkımı çok seviyorum ve en iyi nikahı yaptığımı düşünüyorum'' dedi.
''Nemrut Dağı'nda böyle bir şeyi yaşamak gerçekten çok güzel'' diyen Gülcan Hazar da ''Yaklaşık 4 saat boyunca gözlerim kapalıydı ve nereye gideceğimizi bilmiyordum. Kendimi bir anda böyle bir yerde bulunca çok mutlu oldum'' diye konuştu.
Fransa'dan gelen damadın yengesi Rano Niyazova ise duygularını ''Çok romantik bir fikir. Gösteriyor ki çiftlerin aşkı ve arzusu ne kadar yüksek. Nemrut Dağı'nın zirvesine getirdiği için demek ki aşkı ve arzusu buradan daha yüksek'' sözleriyle ifade etti.
(FER-ŞMÖ-SEM)01.07.2011 09:15:12