Mardin'in
Nusaybin ilçesi Yerel Gündem 21
Kent Konseyi, basında yer alan, Belediye ve Konsey Başkanı Ayşe Gökkan'a ait olduğu ileri sürülen ifadelerin, Başkan Gökkan'ın değil Kent Konseyi'nin
gündemi olduğunu bildirdi.
Kent Konseyi binası önünde toplanan konsey üyeleri adına Genel Sekreter Süleyman Tekin
basın açıklamasının metnini okudu.
Adalet Bakanlığı'nın 2010 yılı
taciz ve
tecavüz istatistiklerinin yer aldığı açıklamada,
Vali Hasan Duruer'in de açıklamayı 'asılsız bir iddia' olarak ele almasının kaygı verici olduğu kaydedildi.
Yerel ve ulusal basında yer alan haberlere göre Başkan Gökkan'ın
sokak çetelerinde polisin yer aldığı, taciz ve ve tecavüz olaylarının arttığı konuları yer almıştı. Bu haberlerin Başkan Gökkan'ı
hedef gösterdiği ve bu konuların sadece Gökkan'ın fikriymiş gibi sunulmasının rahatsızlık uyandırdığı bildirildi.
Kent Konseyi tarafından yapılan basın açıklaması şöyle:
"Yerel gündem 21 Nusaybin Kent Konseyi olarak geçen hafta yapmış olduğumuz aylık olağan toplantımızda Nusaybin'in çeşitli sorunları ele alındı. Tartışılan gündemlerden bir tanesi, son günlerde sıkça tartışılan bir konu olan 'kadına yönelik taciz olayları' olduğundan Kent Konseyi bu konuyu enine boyuna tartışmıştır. Yapılan bu toplantıda konunun vehameti ve hassasiyeti göz önünde bulundurulduğundan bunun yetkililerle görüşülmesi konusunda Kent Konseyi ortak karar aldı.
Toplumsal hassasiyetler de göz önünde bulunduruldğundan, Konseyimiz konuyu yetkililerle görüştükten sonra tekrar ele almayı karar altına almıştır. Ancak tüm hassaiyetler ve konunun vehametine rağmen, çözüm aramak yerine Kent Konseyi başkanımız üzerinden, sanki sadece başkanın iddiasıymış gibi basına yansıması, aynı zamanda yine politik çatışma malzemelesi olarak ele alınması rahatsızlık yaratmıştır.
Nitekim konunun ciddiyetinin daha kavranamadığını görüyoruz. Türkiye'de tüm uzmanlar yaşanan taciz ve tecavüz olaylarının gizlendiği konusunda hem fikir. Adalet Bakanlığı
Adli Sicil Müdürlüğü'nün geçen yılki vermiş olduğu rakamlara bakıldığında konuyu hala ciddiyetle ele almamak zaafiyettir. Çünkü Bakanlığın verdiği rakamlara göre, Türkiye'de bir yılda açılan taciz davası, yaşanan taciz olaylarının sadece yüzde 10'unu oluşturduğu, yüzde 90'ının adli makamlara yansımadığı belirtiliyor.
Polis veya savcıya başvurmayanların oranı yüzde 92'dir."
Yapılan istatistiklere göre, taciz ve tecavüz olaylarının açıklanamamasının nedenleri de şöyle sıralandı: "
"-Suçlanmaktan korkarlar,
-Kendilerine inanılmayacağını düşünürler,
-Başlarının belaya gireceğini düşünürler.
-Tacizcinin tehdidinden korkarlar.
-Nasıl anlatacağını bilmezler.
-Kavgalara neden olmasından ve ailelerinin başının belaya girmesinden korkarlar.
-Korunamayacaklarından korkarkar.
-Yasaların uygulanmamasından korkarlar."
Büyük bir cesaret gösterip adli makamlara başvuranların ise
adliye önünde
katledildi belirtilen açıklamada, "Tüm bu yaşanılan ve var olan veriler ortadayken Kent Konseyimizin toplantısında tartışılan 'kadına yönelik taciz olayları'nın bu kadar farklı ele alınması ve siyasal bir malzemeye dönüştürülmesi düşündürücüdür. Sorun ve sorunlar ortadayken bunu siyasi polemiğe dönüştürmek, kavgı verici bir gelişmedir. Sorunun çözümüne yönelik gerekli önlemlerin alınması, güvenlik dahil tüm kurumların konu hakkında harekete geçmesi beklenirken, Mardin Valisi Sayın Hasan Duruer'in 'asılsız bir iddia' olarak ele alması kaygı vericidir. Bizler Yerel Gündem 21 Kent Konseyi olarak 'Kadına yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün' bir
insanlık suçu olduğunu bir kez daha altını çizme gereğini duyuyor, herkesi sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyoruz."