Ramazan Şanıvar - 2012
Londra Paralimpik Olimpiyatlarına katılması kesinleşen 40 yaşındaki bedensel engelli Hataylı Resim
Öğretmeni Gülbin Su, ikinci kez yaşayacağı Olimpiyat heyecanını doğup büyüdüğü köyünde yakınları ile paylaştı.
Bu yıl içinde İtalya'nın Torino kentinde gerçekleştirilen Dünya Şampiyonası ve İngiltere'de yapılan uluslararası yarışta 20'den fazla ülkenin okçularıyla yarışarak
seri atışlar yapan Gülbin Su, puanlamada üst sıralarda yer alarak
olimpiyat barajını aştı ve 2012 Londra Paralimpik Olimpiyat Oyunları'na katılmaya hak kazandı.
Olimpiyatlara ikinci kez katılacak olan Gülbin Su, mutluluğunu ilk olarak
Samandağ İlçesi Meydan köyünde yaşayan annesi Atra, Babası
Haydar ile kardeşleri ve Tekebaşı Belde Belediye Başkanı Mehmet
Işık ile paylaştı.
Köyün girişinde kendisini alkışlar ve çiçeklerle karşılayan karşılayan yakınları ile duygusal anlar yaşayan Su, Annesi Atra'ya sarıldı.
Tekebaşı Belediye Başkanı Işık, yörede ilk kez böylesi bir başarı yakalayan Gülbin Su ile iftihar ettiklerini,
beldede okçuluk branşında bir
spor kulübü kuracaklarını, ayrıca cadde veya bir parka Gülbin Su'nun adını vereceklerini ifade etti.
Gülbin su, 2006 yılında Çek Cumhuriyeti'nde
Avrupa ikincisi, 2007 yılında
Güney Kore'de dünya üçüncüsü olduğunu belirterek, 2009 yılında İngiltere'de yapılan Uluslararası turnuvada da
altın madalya kazandığını kaydetti.
Olimpiyat Barajı'na aşmak için
Antalya ve Aksaray'da yaklaşık 2 yıldır Milli
takım Başantrenörü
Nejat Üstün ve antrenör İbrahim
Yavuz gözetiminde yüksek tempoda çalıştığını ifade eden Su, şöyle devam etti:
''12 çocuklu dar gelirli bir ailenin üyesiyim.
Okçulukla 7 yıl önce tesadüfen tanıştım. Bedensel
Engelliler Okçuluk Milli takımı antrenörü Muhlis Öç, bir toplantı için Hatay'a gelmiş. Ben de okuldan çıkmış
dolmuş bekliyordum. Beni bir otomobilin içinden izlediğini hissettim. Dolmuşa bindiğimde yine 4-5
durak beni izledi. Daha sonra dolmuştan inince yanıma yaklaşarak okçuluk
milli takım antrenörü olduğunu, anatomik yapı olarak okçuluğa çok uygun fiziğe sahip bulunduğumu ve bu branşt
a milli takımlara yükselmenin daha kolay olacağını söyleyerek kartvizitini elime tutuşturdu. Daha sonra Muhlis Öç ile antrenmanlara başladım. Kendini geliştirerek ''makaralı yay'' kategorisinde defalarca
Türkiye şampiyonu oldum. Bu başarılar beni heveslendirdi. Daha sonra başarılarım Türkiye dışına taşınca kendimi bir anda dünyanın ünlü bedensel engelli okçularının arasında buldum.''
-PEKİN OLİMPİYATLARINDA REKOR SEVİNCİ 48 SAAT SÜRDÜ-
2008 yılında Çin'in Başkent'i
Pekin'de yapılan olimpiyat oyunlarına katıldığını ve ''paralimpik olimpiyatları
rekoru'' kırdığını belirten Su, ''Ne yazık ki olimpiyat rekorum 48 saat sonra İsveçli sporcu Zandra Reppe tarafından kırıldı. Bronz madalyayı deneyimsizliğimden dolayı kıl payı kaçırarak olimpiyat dördüncüsü oldum'' dedi.
Olimpiyatlara hazırlanırken her gün sabah ve öğleden sonra olmak üzere 6 saat çalıştığını,
hedef tahtası olmadığında
pamuk balyalarına ok atarak çalışmalarını sürdürdüğünü anlatan su, şöyle devam etti:
''İnanıyorum ki; beni
model olarak gören tüm engellilere fırsat verilirse onlar da başarır. Olimpiyatlara 2. kez katılacak olmam en çok doğduğum ve çocukluğumun geçtiği Samandağ ilçesi Tekebaşı Beldesi ile Meydan köyü sakinleri ve görev yaptığım okuldaki öğrencilerim mutlu oldu. Başkasının pek ilgisini çekmedi. Onlara Olimpiyat madalyası armağan edeceğim. Olimpiyat Barajı'nı aştığım için Meydan köyünde benim için mini bir
tören düzenlediler. Sevincime ortak olan Tekebaşı Belediye Başkanı Mehmet Işık, annem Atra, babam Haydar, kardeşlerim ve yakınlarım ile köy halkına minnettarım. Tekebaşı belediyesi ilk kez spor kulübü kuracak ve okçuluk branşını burada ben başlatacağım. Resim öğretmeni olarak görev yaptığım
Antakya Hacı Ali Nurlu Lisesi'ndeki öğrencilerimin yanı sıra, yeni
transfer olduğum
Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Spor Kulübü'nde özellikle, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu'nun (BESYO) başlattığı proje kapsamında engellilere okçuluğu sevdirerek milli takımlara yeni yetenekler kazandıracağım.''
-''MADALYASIZ DÖNMEYECEĞİM''-
Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül tarafından
ödüllendirildiğini, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin (TMOK) kendisine özel ödül verdiğini ifade eden Su, ''Üzülerek söylemem gerek Hatay'dan bugüne kadar olimpiyatlara katılan tek sporcuyum. Şu anda ikinci kez katılmayı da garantiledim. Ama, başta yerel
yöneticiler olmak üzere hiç kimseden
destek göremedim. Sadece MKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüsnü
Salih Güder benimle çok yakından ilgileniyor. Meydan köyü halkı ile görev yaptığım okulun yönetici, öğretmen ve öğrencileri benimle gurur duyuyor. Futbolun dışında spor tanımayan insanların yaklaşımı beni kahrediyor'' diye konuştu.
2012 Londra Paralimpik Olimpiyatlarına katılacak rakiplerini yakından tanıdığını belirten Su, ''Rakiplerim antrenörün yanı sıra,
psikolog, beslenme uzmanı, spor hekimi, masör gibi elemanlarla çalışıyorlar. Benim öyle bir imkanım olmadı. Buna rağmen en ciddi rakiplerim, İsveç'ten Zandra Reppe,
İngiliz Daniella Brawn ve Mell Clark, İspanya'dan Carmen Rubıo, Kanada'dan Karen Ven Nest, Rusya'dan
Marina Lyzhnıkova ile Olga Polegaeva gibi ünlü sporcuların iyi taraflarını ve zaaflarını biliyorum. Bu kez madalyasız dönmeyeceğim'' diye konuştu.
(RŞ-ERS)23.09.2011 12:06:00