Selçuk Üniversitesi Meram
Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları
Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sait
Gönen,
iftar vaktinin ''oruç bitti her şey serbest'' şeklinde algılanmaması gerektiğini belirtti.
Gönen, yaptığı yazılı açıklamada,
Ramazan ayının başlamasıyla öğün sayısının ikiye düştüğünü,
metabolizmada hareketin azalacağını ve vücudun bir nevi depolama moduna geçtiğini bildirdi.
İftarda az kalorili, hafif ve dengeli beslenmeye özen gösterilmesi gerektiğinin altını çizen Gönen, Ramazan kültürünün bir parçası olan
börek, çörek ile hamurlu ve şerbetli tatlıların dengesiz beslenmeye sebep olduğunu vurguladı.
Diyabet,
hipertansiyon ve
kalp hastalarıyla kolesterolü yüksek olanların yediklerine dikkat etmesi gerektiğine değinen Gönen, gazlı içecekler, aşırı çay
kahve tüketimi ve çikolata tüketiminden kaçınılması gerektiği uyarısında bulundu.
Ramazan ayında oruç tutanların iftar vaktinin gelmesiyle kendilerini tutamadığını ve hazırlanan bütün yemeklerin yeneceği gibi bir düşünceye sahip olduklarını vurgulayan Gönen, şunları kaydetti:
''Türk kültüründe misafirperverlik yaptığımızı zannederek ikramda aşırıya kaçıyoruz. Akşama kadar oruç tutmanın verdiği hazla sofrada ne varsa yemek istiyoruz. Akşama kadar boş kalan mideye bir anda yükleme yapınca istenmeyen sıkıntılar ortaya çıkabiliyor. İftarda başlangıç olarak hafif şeyler yenmeli. Sahura kadar ara öğünlerle takviye yapmak daha sağlıklı.
Acil servisler uzun süren
açlık sonrası hızını alamayıp yemeği abartanlarla dolup taşıyor. İftar vakti 'oruç bitti her şey serbest' şeklinde algılanmamalı.''
(MUM-RIF-MAT)28.07.2011 16:04:45