İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü
öğretim üyesi Prof. Dr. Yıldız Altınok,
Marmara'da olası bir depremde tsunami tehlikesinin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti.
Geçmişteki Marmara depreminden
ders alınmadığını dile getiren Altınok, "Geçmişte olmuşsa olacak demektir. Doğada bir kaide vardır. Ama kalkıp da
Japonya'daki bir tsunami gibi olmayacaktır." dedi. Yrd. Doç. Dr.
Oğuz Gündoğdu ise 17
Ağustos 1999'da meydana gelen 18 bin 500 kişinin öldüğü depremin ardından gereken derslerin halen alınamadığını esprili bir şekilde anlattı.
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi
Konferans Salonu'nda düzenlenen programda,
İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Sismoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yıldız Altınok, "Türkiye'de
Tsunami Tehlikesi", Yrd. Doç. Dr.
Oğuz Gündoğdu ise "Japonya
Depreminden Alınacak Dersler" konulu bir sunum yaptı.
Dünyada ve ülkemizde geçmişten günümüze yaşanan deprem ve tsunamileri anlatan Prof. Altınok, Japonya'da Türkiye'nin aksine
deniz kenarlarında gazino ve
restoran gibi yapılar olmadığını ifade ederek, depreme karşı her zaman tedbirli olunması gerektiğini kaydetti.
Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu ise deprem gibi afet konularında koordinasyon sağlanamadığını ve eğitim verenlerin dahi bu konuyu yanlış aksettirdiğine dikkat çekti. Gündoğdu şunları söyledi: "Biz Japonlar gibi hepimiz birbirimize benzemeyiz. Onlarda birisi fotoğraf çeksin, hepsi fotoğraf çekiyor. Yani böyle bir özelliğe sahipler. Onlara uygulanacak bir afet yönetimini bize uygulamaya kalksanız başarı şansınız sıfırdır. Bizde nereden öğrendilerse öğrencileri sınıfta tatbikat yaparken koşturuyorlar. Onun için 15 öğrenci, geçenlerde ciddi bir şekilde yaralandı. Yani niye koşturuyorsunuz çocukları diye öğretmenlerine denk geldiğimde soruyorum, 'Valla öyle söylediler' diyor. Gördünüz Japonlar deprem anında her şeye tutunuyor. Kimse burada yatıp cenin pozisyonu almıyor. Çünkü böyle uyduruk bir şey yok. Gel de anlat ama. Ondan çök, tutun, kapan… Deprem anında ben şimdi çökecek miydim, kapanacak mıydım; bunu nasıl düşüneyim? Böyle bir şey olur mu? Bir okulun bahçesinde tatbikatta
alarm veriliyor, çocuklar gitmişler sıranın altına girmişler. Binaya girmişler. Bu kadar çocukları aptal yerine koyarsanız alacağınız sonuç da budur." diye konuştu.
Afetlere karşı önlem konusunda akredite uygulanması gerektiğini anlatan Gündoğdu, şunları söyledi: "Bu işe önem vermiyorlar. Öldükten sonra herhalde gömeriz diye düşünüyorlar. Deprem yıkar biz yaparız dedi bir büyüğümüz. Niye yıkılacak canım, yıkılmayacak bir şey yapalım. Bizim 9 şiddetinde depremimizin olması mümkün değil bilgilerimize göre. Ee o zaman ayakta kalacak binalarımızı yapacak mühendisimiz de var zemincimiz de var, hepsi var. Ama koordinasyon yok hocam. Üniversitelerin dahi birbiri arasındaki kopuklukları müthiş maalesef."
ZKÜ yöneticileri, sunum yapan Altınok ve Gündoğdu'ya teşekkür belgesi takdim etti.