İzmir İl Tütün Kontrol Kurulu Başkanı, Dokuz
Eylül Üniversitesi
Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı doktorlarından Prof. Dr.
Oğuz Kılınç, oruç tutarken 16 saat boyunca sigara içme isteğini erteleyebilen bir tiryakinin, alacağı profesyonel yardımla bu alışkanlığını tamamen terk edebileceğini söyledi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Prof. Kılınç, sigara bırakma eğitimlerinin önemli bir parçasını ''
erteleme'' çalışmalarının oluşturduğunu, tiryakilere sigara içmek istediklerinde bu isteği bir süre bastırmalarını salık verdiklerini belirtti.
Kılınç, ''Bu anlamda, erteleme becerisini geliştirmede orucun en iyi idmanlardan biri olduğunu düşünüyoruz, sigara içmeyi 16 saat erteleyebilme, bırakmak konusunda çok önemli bir başlangıç olabilir'' diye konuştu.
Sigarayı bırakmak isteyen kişinin, öncelikle bilinçaltında sigarayı nereye koyduğunu anlamaya çalıştıklarını ifade eden Kılınç, özellikle oruç tutan kişilerin sigarayı su veya yemek gibi temel bir ihtiyaç olarak görmeleri durumunda iftardan sonra içmeye devam edeceklerini, bu nedenle sigaraya ilişkin algılarının değişmesi gerektiğini belirtti.
Kılınç, şöyle devam etti:
''Kişi, sigarayı su gibi, yemek gibi, temel bir hak, bir keyif olarak algılıyorsa bilinçaltında, o zaman orucu sonlandırdığında tereddüt etmeden yine içecektir. Öte yandan, kişi sigarayı eroin,
kokain gibi tehlikeli bir madde olarak düşünürse, bilinçaltında içerken rahatsızlık duyacaktır. Biz hekim olarak orucu çok önemsiyoruz. Eğer 16 saat içmeden durabiliyorsanız, elbette sonrasında bazı sıkıntılar olacaktır ama biz yaşayabileceğiniz sıkıntıları basit tedavilerle
kontrol altına alabiliyoruz. Siz yeter ki bırakmak isteyin, yeter ki sigarayı su ile ekmek ile aynı kategoride görmekten vazgeçin.''
Sigara içme isteğini ''körükleyen'' noktaların başında yemek sonrasında
ağız içindeki asidite oranının artması olduğunu ifade eden Kılınç, tiryakilere yemekten sonra hemen dişlerini fırçalamalarını ve su içmelerini önerdi.
-SİGARA YASAĞI UYGULAMASI-
Kılınç, kapalı mekanlarda sigara içme yasağının 19 Temmuz 2009 tarihinden bu yana yürürlükte olduğunu hatırlatarak, Hükümetin kararlı tutumu ve
gönüllü denetçilerin çabalarıyla yasanın
uygulama başarısının yüzde 90'ın üzerinde olduğunu söyledi.
Yüzde 10'luk ihlallerin genellikle saat 23.30 sonrasında içkili mekanlarda, bar ve kafelerde meydana geldiğini tespit ettiklerini ifade eden Prof. Kılınç, ihlallerin engellenmesi için denetçilerin çaba gösterdiğini, ancak hiçbir maddi karşılığı olmayan denetçiliğin bir süre sonra ek bir yük, görev olabileceğini, bu nedenle de denetçiler için ek görev tazminatı tanımlanmasını istediklerini kaydetti.
Kılınç, Hükümetin kararlı tutumunun,
tütün endüstrisinin yasayı uygulatmama yolundaki çabalarından tamamen vazgeçtiği anlamına gelmediğini savunarak, ''Tütün endüstrisi, farklı taleplerle yasayı uygulatmama yolundaki taktiklerine devam edecektir.
Türkiye,
genç nüfusu ile ağız sulandıran bir
pazar. Tütün kontrolcülerinin ve devletin bu nedenle her zaman uyanık olması gerekiyor'' dedi.
Sağlık Bakanlığı'nın son 10 ayda 220 bin kişiye ücretsiz sigara bırakma tedavisi sağladığını, üçüncü ayın sonunda bırakma oranının yüzde 65'e ulaştığını belirten Kılınç, ''Sağlanan
destek ve kararlılıkla uygulanan düzenlemeler, sigara bırakma konusunda olumlu sonuçlar veriyor. Son bir yılda 2 milyon kişi sigarayı bıraktı'' diye konuştu.
(SY-BAH-BŞK-ÜNS)16.08.2011 10:22:00