Kırklareli
Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Saymaz, ''
Ramazan bayramı boyunca
tatlı, çikolata tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır'' dedi.
Saymaz, yaptığı yazılı açıklamada, bayramda birdenbire aşırı
yemek yemek,
şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer
tatlıları aşırı tüketmek, sindirim sisteminde ve diğer organlarda çeşitli rahatsızlıklara yol açabileceğini bildirdi.
Sağlıklı
yaşam için bayram ziyaretlerinde sunulan ikramlara dikkat edilmesi gerektiğini belirten Saymaz, 'Ramazan bitti'' psikolojisi ile yemeklere dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti.
Yaşamın her döneminde yeterli ve dengeli beslenmenin sağlığın korunması için esas olduğunu bildiren Saymaz, ''Bu nedenle, dört
besin grubunda bulunan çeşitli besinler en az 3 ana ve 2 ara öğünde yeterli miktarlarda alınmalıdır. Süt grubunda yer alan süt, yoğurt, et grubunda yer alan et,
tavuk, yumurta,
peynir, kuru baklagiller,
sebze ve
meyve grubu ve tahıl grubuna giren ekmek,
bulgur,
makarna, pirinç besinleri her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesi önerilmektedir. Hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalı ve gün boyu öğün atlanmamalıdır. Besinler iyi çiğnenmeli, yavaş yavaş, azar azar ve sık yenilmelidir. Ramazan bayramı boyunca tatlı, çikolata tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır. Eğer tatlı tüketmek çok isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar
tercih edilmelidir.
Bayram süresince ve bayramdan sonra da sıvı alımı arttırılmalı, günde yaklaşık 1.5- 2 litre su içilmeli, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlere
ayran, komposto gibi sıvı
gıdalar eklenmelidir'' dedi.
Saymaz, bayramda ve bayram sonrası sağlıklı beslenme önerilerini şu şekilde sıraladı:
''
Ramazan ayı süresince oruç tutma nedeniyle yaşanan
kabızlık gibi bazı sindirim sistemi rahatsızlıklarının önlenmesi açısından mevsiminde bol sebze ve meyve tüketimi önemlidir. Yetişkin bireylerin imkanlar dahilinde günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeleri önerilmektedir. Şeker,
kalp ve yüksek
tansiyon hastaları ile kronik hastaların, sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermeleri önemlidir. Ayrıca, 0-12 yaş grubu bebek ve çocukların,
büyüme ve gelişime katkısı olmayan, boş kalori kaynağı şeker ve şekerli besinlerden uzak tutulmaları, bu tür besinlerin tüketiminden sonra diş temizliğine özen gösterilmesi gerekmektedir.
Özellikle yaşlılar ve tansiyon hastalarının gün boyu
kahve ve çay tüketimlerine dikkat etmeleri, bitki çaylarını tercih etmeleri, günde 2 fincandan fazla kahve tüketmekten kaçınmaları önerilmektedir. Ramazan boyunca önerilen sahur yemekleri ramazan sonrası gece yemek seklinde sürdürülmemeli, gece öğününde meyve, yoğurt gibi besinlerin tüketimi tercih edilmelidir. Şeker ve şekerli ürünleri satın alırken Gıda
Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı'ndan izinli olmasına, son kullanma tarihi geçmemiş ve ambalajı bozulmamış olmasına dikkat edilmelidir. Her gün düzenli yapılan
fiziksel aktivite, fiziksel ve zihinsel sağlığı olumlu yönde etkilemekte, oruç tutma nedeniyle azalan
metabolizma hızının artmasına imkan sağlamaktadır. Bu nedenle, 'yaşam stili aktiviteleri' olarak adlandırılan yürüyüş, bahçe işi ile uğraşma,
araba yıkama, bisiklete binme, merdiven kullanma gibi aktivitelerle aktif bir yaşama başlamaya karar verilerek düzenli aktivite yaşamın bir parçası haline getirilmelidir.''
(ÖZG-NA-ÖEB)26.08.2011 12:58:08