Sanayi ve
Ticaret Bakanı Nihat
Ergün, ''Hiç kimsenin etnik veya dini problem yaşamadığı bir
Türkiye inşa etmemiz lazım'' dedi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (
MÜSİAD)
Kocaeli Şubesi'nde iş adamlarıyla bir araya gelen Ergün, burada yaptığı konuşmada, iki gün sonra Türkiye'nin önemli bir süreci daha tamamlayacağına dikkati çekti.
Seçimlerin, demokratik
ülkelerde ciddi kilometre taşlarından biri olduğunu ifade eden Ergün, ''Her
seçimin ayrı anlamı ve önemi var. Bir ülkede iyi ki seçimler var. Demokrasi işliyor, millet ve
halk iradesi
yönetimi şekillendiriyor. Eğer bir değişim yapması gerekiyorsa o değişimi sessizce rahat bir ortamda gerçekleştiriyor'' diye konuştu.
Halk, istikrar ortamı içerisinde işlerin devam etmesini istiyorsa, onu devam ettirdiğini belirten Bakan Ergün, şöyle konuştu:
''Seçim çalışmaları zahmetli bir iştir. Seçimlerde çalışacaksın bir sürü adamı ikna edeceksin, köy köy dolaşarak diyalogların olacak, meydan mitingleri yapacaksın. Yönetirken de
demokrasinin de zahmetli tarafları var. Her kafadan bir ses çıkmasına sabırlı olacaksın. Eleştiriler olacak tahammüllü olmak lazım. Herkes sizin düşüncelerinize katılmayacak, insanların çok farklı talepler olacak ve bunları demokrasi ile hukuk içerisinde çözüme kavuşturmaya çalışacaksınız. Her şey sizin istediğiniz gibi olamayacak, bunun bir ortalamasını bulmak zorundasınız. Demokratik ülkelerde bazen yönetim de zahmetli oluyor. Her şeye rağmen en doğrusunun bugün itibariyle bu olduğu anlaşılıyor.''
Nihat Ergün, demokrasiye geçememiş, otoriter rejimle yönetilen, halk iradesinin yönetim üzerinde hiçbir şekilde etkili olamadığı, insanların kendisini ifade etmekte zorlandığı ülkelerdeki manzaraların artık daha net bir şekilde görüldüğünü vurguladı.
Kuzey Afrika ve Orta Doğu'daki gelişmelerin bunlara birer örnek olduğunu anımsatan Ergün, ''Bu nedenle demokrasinin değerini bilmek, onu güçlü tutmak, halk iradesine dayalı bir yönetimi toplumda daha da güçlenmesini sağlamak hepimizin başlıca görevi olmalıdır'' dedi.
Bir ülkede cari açığın, siyasi ve
ekonomik istikrarın da bir tehdit unsuru olarak algılandığını anımsatan Ergün, ''
Cari açık kontrol edilemez bir noktaya ve yönetilemez noktaya geldiğinde ülkedeki ekonomik istikrar açısından bir risk olabilir. Dikkatle takip edilip yönetilebiliyorsa ve günü gerekli tedbirler adım adım alınıyorsa o zaman bu mesele risk unsuru olmaktan çıkar'' şeklinde konuştu.
Bir ülkede
darbe olma ihtimalinin yüksek olmasının, istikrar açısından risk olduğuna dikkati çeken Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:
''
Hükümetlerin muhtıralarla devrilebilmesi bir risk değil mi? İktidarın parti
kapatma davaları yoluyla
tasfiye edilmeye çalışılması ve iktidardan düşürmeye çalışılması risk değil mi?
Yargı kararlarıyla siyasete müdahale risk değil mi? Bu riskleri bertaraf edememiş bir ülkenin geleceği parlak olabilir mi? Her gün bu ihtimalin çok canlı olduğu bir ülkede nasıl siyasi bir istikrardan söz edebiliriz ki?.. Bu risklerin bertaraf edemediyseniz o zaman demek ki siz günü birlik işlerle meşgul olacaksınız. Orta ve uzun vadeli plan yapamazsınız.''
Türkiye'nin yurtdışı faaliyetlerinde kullandığı rakamın 1 milyar doları geçtiğine dikkat çeken Ergün, artık Türkiye'nin,
yardım alan ülkeler kategorisinden yardım yapan ülkeler kategorisine yükseldiğini vurguladı. Bu anlamda Türkiye'nin lig atladığını dile getiren Ergün, şunları kaydetti:
''Artık Türkiye'de yüksek borç, yüksek
faiz, yüksek enflasyon riskleri bertaraf edildi. Ülkemiz de hükümetlerin anti demokratik yollardan devrime riskleri bertaraf edildi. Darbe yapma,
suikast planı yapıp
kaos meydana getirip hükümetleri devirmeye çalışma,
parti kapatma gibi operasyonlara uğrayan bir ülke konumundan çıktık artık. Büyük riskler ortadan kalktı.''
-YENİ BAKANLIKLAR-
Nihat Ergün, Resmi Gazete'de yayımlanan bir kararnameyle yeni dönemin hükümet profilini ortaya çıkardıklarını, Devlet
bakanlıklarının kalktığını, 20 icracı bakanlığın faaliyet göstereceğini, 4
Başbakan yardımcısı ve Başbakan'ın da olduğu 25 kişilik bir kabinenin ortaya çıktığını hatırlattı. Sanayi ve Ticaret Bakanlığının da Türkiye'nin
2023 hedeflerine göre yeniden yapılandırıldığını ifade eden Nihat Ergün, şöyle konuştu:
''Bakanlığımızın ticaret bölümünü ayırarak Ticaret ve Gümrükleri birleştirdik. Sanayi bölümünü üniversite, sanayi işbirliğini ileri teknolojiye geçişi sağlamak adına TÜBİTAK'la birleştirerek
Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığına dönüştürüldü. Ben kendime Cumhuriyetin son
Sanayi ve Ticaret Bakanı diyebilirim. Niye böyle bir organizasyon yaptık? 2023 hedeflerine varırken ülkemiz ileri teknolojide yüksek katma değerli ürünlerde sanayiye, üretime ve ihracata dayalı
politika izleyerek hedeflere varacak. O zaman hükümet kurgusunu da ona göre yapmalıyız. Biz hükümet kurgusunu ona göre yaptık. Türkiye'nin yönetimi 12 Haziran'dan sonra da daha dinamik ve hedeflere odaklı bir yönetim olacaktır.''
-''TÜRKİYE'DE ETNİK SORUN YOK''-
''Hiç kimsenin etnik veya dini problem yaşamadığı bir Türkiye inşa etmemiz lazım'' diyen Ergün, ''Artık
Kürt vatandaşımız Kürt olduğu için,
Alevi vatandaşımız Alevi olduğu için, Arap vatandaşımız Arap olduğu için ve Çerkez'i Çerkez olduğu için sorun yaşamayacak bu memlekette' dedi.
Siirt'in
Aydınlar ilçesi(
Tillo) Belediye Başkanı Mesut Memduhoğlu'nun da toplantıda olduğunu söyleyen Ergün, şöyle devam etti:
''Tillo diye bir yer yok. Aydınlar diye bir yer var. Yalnız Aydınları kimse bilmez Tillo'yu bilirler. Niye biz Tillo'nun adını Aydınlar yaptık? Kafaya ve mantığa bak. Niçin böyle yaptık? İşte bölücü bir isim Tillo, o isim olursa bölünürüz. Onu
yasaklayalım adını Aydınlar koyalım birleşiriz o zaman diye. 'Çocuğun ismini yasaklayalım. Sen Berivan, Zozan gibi isimleri koyma yasak bunlar...' İyi ama bak Suzan, Perihan var onlar yasak değil. 'Ben de Berivan ve Zozan koysam ne olur.' 'Bölünürüz.' Suzan, Perihan koyunca bölünmüyoruz da niye Berivan, Zozan koyunca bölünelim. Esas bölücülük nedir biliyor musunuz? Zozan'ı, Berivan'ı yasaklamaktır, Tillo'yu yasaklamaktır. Oranın ismi Tillo olursa manası var, öbürü
tabela da kalıyor. Halkın, milletin kabul etmediği ve benimsemediği şeyleri devlet yaparsa o zaman o devlet ve millet arasındaki bağ güçlü olmaz.''
(FER-FTH-YIL)09.06.2011 14:51:50