Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Erdal Akyol,
Türkiye'de depremleri ölçen sismik
kayıt cihazlarının az olmasına rağmen iki kurumdan alındığını, daha doğru
ölçüm için verilerin tek elden çıkması gerektiğini söyledi.
Başbakanlık Afet ve
Acil Durum Yönetim Başkanlığı ile
Boğaziçi Üniversitesi
Kandilli Rasathanesi ve
Deprem Araştırma Enstitüsü
Ulusal Deprem İzleme Merkezi, depremin büyüklüğünü kamuoyuna farklı verilerle bildiriyor. Uzmanlar bunu, her iki kurumun da Türkiye genelinde yeterli sismik kayıt cihazı olmamasına ve farklı deprem dalgaları meydana gelmesine bağlıyor.
Yrd. Doç. Dr. Akyol, "Sismik kayıt cihazları birbirinden çok uzaklarda olduğu için deprem, kayaların içinden geçen titreşime bağlı olarak farklı ölçülebiliyor. Bizde çok fazla kayıt
istasyonu yok, o yüzden belli aralıklarla sistematik olarak yerleştirilmeleri gerekiyor. Depremin tam üstündeki istasyon, bazen güvenilir bilgi vermeyebilir; belli bir uzaklıkta olması gerekiyor. Denizli büyüklüğündeki Japonya'da 100 tane istasyon varsa, bizde bir tane var." dedi. İstasyon sayısı ne kadar fazla olursa ölçüm güvenilirliğinin de o kadar artacağını vurgulayan Akyol, "Mevcut istasyon sayısını 5-10 kat arttırmak lazım. Marmara'da depremin ardından istasyon sayısı arttırıldı ama bizde hâlâ çok yetersiz." şeklinde konuştu.
Bugün Denizli'de meydana gelen deprem, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı'na göre 4,0 büyüklüğünde ve Akköy merkezli,
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi'ne göre ise 3,7 büyüklüğünde ve Denizli merkezli olarak açıklandı.