Hacer
Coşkun - Ordu'nun
Ünye ilçesinden
gönüllü olarak
Somali'ye giden
Diş Hekimi Halil İbrahim Özkan, Somali'de yaşanan dramın içler acısı olduğunu söyledi.
Gönüllü olarak gittiği Somali'de 15 gün koordinatör olarak görev yaptıktan sonra yaşadığı ilçeye dönen Özkan, açlığın ülkesindeki yaşadığı izlenimleri AA muhabirine anlattı.
İnsanı Yardım Vakfı'nın (İHH) yürüttüğü
yardım kapsamında sağlık
hizmeti vermek için 4 doktor, 4
sağlık personeli, 1 ekonomi uzmanı, 1 tercümanın da bulunduğu
ekipte koordinatör olarak Somali'ye gittiğini belirten Özkan,
Birleşmiş Milletler kayıtlarına girmeyen
Kenya-Somali sınırında 600 bin civarında göçmenin bulunduğu bir bölgede
kamp kurduklarını söyledi.
Ölüm vakalarının,
hastalığın, açlığın ve susuzluğun yaşandığı bölgede 4 tane çadır sağlık ocağında hizmet verdiklerini kaydeden Özkan, izlenimlerini şöyle paylaştı:
''Gittiğimiz bölgede her biri 60-70 kilometre büyüklüğünde kamplar vardı. Burada, toprağa saplanan çubukların dışına çuvallar sarılarak çadırlar kuruluyor ve insanlar 2 metrekare yerlerde kalıyor. Çoğu çocuk olmak üzere 10 kişilik
aileler var. 10 kişilik bir aile günde 10 litre su alabiliyor. Günde 3 bin, 3 bin 500 paket yardım dağıtılıyor. Böyle bir yerde, suyun olmadığı bir yerde sağlık hizmeti vermek de çok zor. Oradaki aşiretlerin liderleriyle görüştük, onlardan koruma aldık. Çünkü onlarsız hiçbir şey yapılmıyor. Yaklaşık 14 günde sabah 08.00 den öğleden sonra 14.00'e kadar yaklaşık 3 bin civarında hasta muayenesi yapıldı.
Ramazan Bayramı öncesinde bir ekip olarak gitmiştik, bayram sonrası tekrar gittik. Birkaç ay sürecek bir program bu. Her ekip 15 günlük hizmetin ardından geri dönecek ve yerine başka bir grup gidecek.''
Somali'de insanlar için
ölümün günlük hayatın bir parçası olduğunu ve halkın artık ölenlerin arkasından ağlamadıklarını söyleyen Özkan, ''Somali'de yaşanan dram içler acısı. Durum aşırı derecede vahim. Susuzluktan ve gıdasızlıktan
derileriyle
kemikleri arasında kasları tamamen erimiş insanlar yardım bekliyor. Göç sırasında çöllerde, yollarda 30 bin çocuk ölmüş. Burada ölenlerin ardından kimse ağlamıyor. Artık ölümlere o kadar alışılmış ki tepki veren kalmamış'' dedi.
Altı yıldır yağmurun yağmadığı, kuraklık ve açlıkla mücadele edilen Somali'de hastaların ölüme terk edildiğini ifade eden Özkan, şöyle devam etti:
''Kamplarda kimsenin ikinci bir elbisesi yok. Yırtık, parçalanmış elbiseler giyiyorlar. 6 yıldır yağmur yağmamış, 10 yıl yağmur yağsa da artık pek fayda etmez. İnsanlar açlıktan, susuzluktan daha çok deri ve kemik hastalıklarına yakalanıyorlar. Bunlar artık geri dönülemez hale gelmiş, hastanelere de gitseler yapacak bir şey kalmamış ve büyük oranı ölüme terk edilmiş durumdalar. Orada yaşananların anlatılması çok zor, bizim aklımızın alacağı bir şey değil. Orada bulunan insanların yüzde 90'ının yaşaması bile mucize.''
Deri hastalığına yakalanan iki kardeşin durumunu da anlatan Özkan, ''Kardeşlerden 5 yaşında olanın durumu çok kötüydü, derisi tamamen dökülmüştü ve yapacak bir şey kalmamıştı. Ölüme terk edilmiş. Ondan biraz daha şanslı olan 8 yaşındaki ağabeyi de aynı hastalığa yakalanmış. Ama hastalık şuan müdahale edilebilir durumda. Yoğun
bakım ünitesi olan bir hastanede yapılacak müdahalelerde sağlığına kavuşturulabilir. Bu durumda bulunan yüzlerce çocuk var. Hepsinin derileri kemiklerine yapışmış'' diye konuştu.
Özkan, Türkiye'den Somali'ye giden yardımların orada yaşayan insanlar tarafından minnetle karşılandığını da sözlerine ekledi.
(HC-DLK-HMD)15.09.2011 14:30:24