Esra Duman - En eski
ağaç türlerinden olan, ana vatanı Çin'de sonsuzluğu ve kutsallığı sembolize eden ''ginkgo biloba'' ağacının (mabet ağacı)yaprakları ve ham maddesi,
hafıza kaybı,
işitme kaybı,
kulak çınlaması ve baş dönmesi gibi rahatsızlıklara iyi geliyor.
Ankara Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mükerrem
Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ginkgo biloba ağacının çok özel bir ağaç olduğunu belirterek, ''Budizm'de kutsal bir ağaç olarak biliniyor. En önemli özelliği, buzul ve dinozorların yaşadığı dönemlerden günümüze gelebilen en
yaşlı ağaç olmasıdır'' dedi.
Bu ağacın Çin ve Japonya'daki birçok tapınak ve saraylar ile çevrelerinde yer aldığını ifade eden Prof. Dr. Arslan, şöyle konuştu:
''Günümüzde yol ve bulvar ağacı olarak, dekoratif ağaç olarak sık kullanılır.
Sonbahar ayında yapraklarında görkemli bir
altın sarısı rengi gösterisi vardır. Ana vatanı Çin ama
Kuzey Amerika'da çok güzel ve büyük örneklerini görmek mümkün. 79 yaşında olduğu belirlenen
TCDD Ankara Garı'ndaki ginkgo biloba ağacı, Anıtlar Yüksek Kurulunca ''
anıt ağaç'' olarak
tescil edilmiştir. Bir ağacın anıt ağaç olabilmesi için farklı kıstaslar var. Çapı, boyu yaşı nedeniyle o bitkinin gösterdiği özelliğin üstünde bir özellik göstermesi kriterlerden biri. Diğer bir özelliği buzul döneminden kalan tek örnek olması. Bu özelliğiyle de geçmişten günümüze, günümüzden geleceğe
köprü görevi görüyor. Başka kriter de tarihe tanıklık etmesidir. Buradaki ağaçlar, aslında cumhuriyette kurulan semtleri simgeliyor.
Cumhuriyet döneminin garına dikilmesinin sebebi de bu.''
Arslan, TCDD Ankara Garı'nın yanı sıra
Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nün bahçesinde de ginkgo biloba ağacı bulunduğunu belirtti.
-''ZEHİRLİ GAZLARA VE HAVA KİRLİLİĞİNE DAYANIKLI''-
Ginkgo biloba ağacının zehirli gazlara ve hava kirliliğine dayanıklı olduğunu ifade eden Arslan, şunları kaydetti:
''Hiroşima ve Nagasaki'deki olaylarda birtakım zehirli gazlara, hava kirliliğine hatta tuza karşı dayanıklı olduğu da belirlenmiştir. Güneşli ortamlarda, rutubetli, gübreli topraklarda yetişebilmesinin yanı sıra asitli alkaloit toprakları tolere edebildiği gibi sülfürdioksitte de yetişiyor. O zaman çok rahatlıkla yol ağacı olarak da kullanabiliriz. Büyük parklarda dekoratif ağaç olarak kullanabiliriz. Hem tıbbi özelliği var hem peyzaj mimarlığında dekoratif ağaç olarak kullanabiliyoruz hem de tarihi anlamda önemi bulunuyor.
Avrupa kentlerinde bulunan ağaçlar ve çalı örnekleri cumhuriyetin başkentinde de bilinçli olarak kullanılmış. Ginkgo biloba ağacının o dönemden gelen egzotik veya
yabancı yurtlu ağaçlardan biri olduğunu söyleyebiliriz.''
Ginkgo biloba ağacının yapraklarından elde edilen drog (ilaç ham maddesi),
damar genişletici etkisi dolayısıyla hafıza kaybı, işitme kaybı, kulak çınlaması, vertigo (baş dönmesi) gibi rahatsızlıklara iyi geliyor. Ginkgo biloba ağacının ''tapınak ağaç,
fosil ağaç, Çin yelpaze çamı, fil kulağı ağacı, kız saçı ağacı'' gibi birçok ismi bulunuyor.Ginkgo biloba ağacı, ilk olarak botanik dünyasına 1690'da Japonya'daki bir
Hollanda şirketinde çalışan botanikçi Engelebert Keempfer tarafından tanıtılmış. Bu ağacın 1855'te İstanbul'daki Ihlamur Kasrı'na dikildiği, 1905'e kadar Çin'de
doğal olarak yetiştiği biliniyor.
(EDU-HAN)07.09.2011 12:16:44