Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı
Vedat Ahsen Coşar, bütün barolara aynı mesafede durduklarını söyledi. Her bir baronun duyarlılıklarına, farklılıklarına ve görüşlerine saygılı olduklarını belirten Coşar, "Siyasi görüşlerimizde farklılıklar olabilir, bu
doğaldır. Demokrasi 'farklılıklara tahammül etmek' değil, farklılıkları kurucu unsur olarak kabul etmektir. Ama ortak paydalarımız var. Bunlardan en başta gelenler; hukuk, hukukun üstünlüğü,
insan hakları,
demokrasi ve hoşgörüdür." dedi.
TBB'in 31. Olağan Genel Kurulu
Adana Hiltonsa Otel'de başladı. Genel kurulun açılışında konuşan Coşar, hukukun üstünlüğünün eksiksiz işlemesinde, yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının kurumsallaşmasında
avukatların hem fikren hem de eylemli olarak öncülük yapabileceğini vurguladı. Birey, avukat ve
ülke olarak her kesimin bir
takım sorunlarının bulunduğuna işaret eden Coşar, "Ama umudumuz da var. Önemli olan bu umudu yitirmemektir. Bu sorunları aşabilmenin başlangıç noktası, sahip olduğumuz ideolojinin, tuttuğumuz siyasal partinin, kendimizi ait hissettiğimiz kimliklerin sağladığı 'kesinliklerin' ötesine geçebilme riskini göze alabilmektir." diye konuştu.
"KAMUSAL YETKİ KULLANAN KİŞİLERİN SİVİL ELEŞTİRİLERE AÇIK OLMASI GEREKİR"
Düşünce ve düşündüklerini ifade etme özgürlüğü ile
eleştiri hakkının demokratik her toplumda yaşamsal değerinin bulunduğunu hatırlatan Coşar, düşünce ve düşündüklerini ifade etme özgürlüğünün farklı düşüncelerin ortaya çıkmasına imkan sağladığını bildirdi. Düşünce ve ifade özgürlüğünün doğal uzantısı olan eleştiri hakkının demokratik hukuk devletinde her bireyin sahip olduğu en temel haklardan birisi olduğunu ifade eden Vedat Ahsen Coşar, şöyle devam etti: "Esasen eleştiri, hangi konumda olursa olsun eleştirilen kişi veya kişilerin kişilik haklarına karşı bir saldırı değildir. O kişi ya da kurumları düzelmeye davet, eleştiriye açık olmak ise, düzelmeyi kabul etmektir. O nedenle, her düzeyde kamusal
yetki kullanan kişilerin, yasanın ve kamuoyunun denetimine tabi ve
sivil eleştirilere açık olması gerekir."
Eleştiriyi demokrasinin kurucu bir unsuru olarak benimsenmesi gerektiğinin altını çizen Coşar, uygar dünyanın hayranlık duyduğu yazarların kendi ülkelerinin, kurumlarını, yöneticilerini, üstelik bağırarak eleştirdikleri için ulusal kültürlerini dünya sahnesine taşıdıklarını sözlerine ekledi.
"SAVUNMA HAKKI YOK SAYILIYOR"
İki gün sürecek Genel Kurula ev sahipliği yapan
Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek ise
savunma hakkının
gelişim sürecinin ülkedeki demokrasinin gelişim tarihinin de bir iz düşümünü yansıttığını söyledi. Erbek, "İleri demokrasinin turnusolü savunma hakkının kullanımında hiçbir engelin olmamasıdır." dedi. Türkiye'de savunma hakkı kullanımının çağdaş standartların çok altında kaldığını iddia eden Erbek, delillerin savunmadan saklanmasının
sanık ve avukatın etkili şekilde
itiraz yapabilmesini engellediğini anlattı. Devam eden davalar hakkında, ne elinde
silah olan Genel Kurmay Başkanlığı'nın, başbakanın ve cumhurbaşkanının yorumda bulunmamasını isteyen Erbek, şunları kaydetti: "
Yargıç, siyasal iktidarın yasama gücünün ve silahın korkusunu duymaksızın ulusumuz adına, bağımsızca hükmünü verebilsin. Bunun acısını en iyi biz biliriz. Düşmanlıklar olmasın. Kardeşlik, dostluk, vefalılık duygularımız her daim yaşasın, yaşatılsın."
Adana Valisi
İlhan Atış, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili
Zihni Aldırmaz, Adana Bölge Adliye Mahkemesi
Cumhuriyet Başsavcısı Sabri Beytorun,
AK Parti Adana
Milletvekili Fatoş Gürkan, baro başkanları ile avukatların katıldığı programda TBB yönetiminde daha önce görev yapmış olanlara plaket verildi. TBB Başkanı Coşar,
vefat eden eski başkan
Özdemir Özok'un plaketini kızları Avukat Ayça Özok Ener ile Ayşe Özok'a verdi.