Leyla Ataman Özel - Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası (TABGİS) Genel Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, akaryakıt kaçakçılığının ''10 numara yağ'' adı altında yapıldığını iddia ederek, ''2010 yılında 10 numara yağ adı altında satılan akaryakıtlar vergilendirilmiş akaryakıt olsaydı, şu anda kullandığımız benzinin litresi 50 kuruş daha ucuz olurdu'' dedi. AA muhabirinin sorularını yanıtlayan TABGİS Genel Başkanı Zülfikar, akaryakıt bayilerinin karlarının sanıldığı kadar yüksek olmadığını, yüzde 4,5-5 arasında karları bulunduğunu söyledi. Yüzde 5 rakamının da başta yüksek göründüğünü kaydeden Zülkifar, vergi ve diğer maliyetler düştüğü zaman karlılık oranlarının daha da azaldığını kaydetti. Avrupa'da satışların nakit olduğunu, insanlar kredi kartıyla akaryakıt alsalar bile paranın ertesi gün bayinin hesabına gittiğini ifade eden Zülfikar, Türkiye'de ise satışların ortalama yüzde 80'inin kredi kartıyla yapıldığını, kredi kartıyla yapılan alışverişlerin bedelini de bankadan 30-40 gün arasında tahsil edebildiklerine dikkat çekti. Zülfikar, ''Ertesi gün hesabımıza girmesi için yüzde 1 ile 1,5 arasında bir bedel ödüyoruz. Yüzde 20 de kurumlar vergisi verdiğimiz düşünülürse kar marjının daha da daralacağını dile getirdi. ''Piyasayı öyle bir hale getirdiler ki, sanki bayi çok para kazanıyor ve benzinin bu kadar fiyatla satılmasının müsebbibi bayiler gösterilmeye çalışılıyor'' diyen TABGİS Başkanı, bayi marjının 15-20 kuruş arasında gidip geldiğini, vergi ve diğer masrafların da bu marjın içinde bulunduğunu vurguladı. Zülfikar, ''Yüksek akaryakıt fiyatlarının müsebbibi biz değiliz'' dedi. Bu kar marjıyla bayinin ayakta kalmasının zor olduğunu savunan Zülfikar, ''İddia ediyorum ki bu kararlılık seviyesi devam ederse Türkiye'de birkaç yıl içinde yüzlerce bayi kapanacak'' diye konuştu. Türkiye'de 14 bin 200 civarında akaryakıt satıcısı bulunduğunu belirten Zülfikar, bu kar marjlarıyla gidilirse kısa zamanda bunun 2 bin, 2 bin 500'ünün kapanacağını vurguladı. Geçen sene akaryakıt satışlarından kazanılan verginin 42 milyar olduğunu belirten Zülfikar, 50 liralık akaryakıtın yaklaşık yüzde 70'ini direk maliyeye verdiklerini söyledi. -PROMOSYONLAR KALDIRILMADI- Eskiden bayilerin bardak, tabak, deterjan gibi promosyon ürünleri verdiğini, EPDK'nın son kararıyla bu tür promosyonların yasaklandığını, fakat puan sistemiyle akaryakıt veya yağ verme gibi promosyonların devam ettiğini anlatan Zülfikar, ''Baz ürünlere getirilen promosyon yasağının bizde etkisi olmadı. Çünkü önemli olan promosyonun nevi değildir, promosyonun kendisidir. Önceden tabak, çanak veriliyordu, şimdi puana göre akaryakıt veya madeni yağ veriliyor. Promosyon yasaklandı demek de bir yanıltmaca oldu'' diye konuştu. -KAÇAĞIN KOD ADI ''10 NUMARA''- Sektörün yaşadığı en büyük sorunlardan birinin de 10 numara yağ olduğunu söyleyen TABGİS Başkanı, 10 numara yağla ilgili ciddi bir önlem alınmadığını savundu. ''10 numara yağ aslında kaçağın kod adıdır, kaçağın ne olursa olsun legalleştirilmiş halidir, çünkü 10 numara yağ diye bir yağ var'' diyen Zülfikar, kaçakçılığın hepsinin 10 numara olmadığının, bunun bir ''kod ad'' olduğunu söyledi. Bütün kaçak akaryakıtların ve kaçak kimyasalların 10 numara adı altında satıldığını kaydeden Zülfikar, şöyle konuştu: ''Geçmişte biz bunun mücadelesini çok verdik. Hükümet yetkilileri kulak verdiler ÖTV kondu, fakat 2 ay sonra ne olduysa birden kaldırıldı. Bize yapılan açıklamada şu oldu; 10 numara yağı kullanan sanayi kesimine haksızlık ettik, onların maliyetleri arttı. 10 numarayı matbaa mürekkebi, rulman dişlisi üretim ham maddesi olarak kullanılıyor. Bu da yıllık 100 bin ton. Bugün Türkiye'ye giren 10 numara yağ ise 1,5 milyon ton. Biz aslında şöyle bir öneride bulunduk; gerçek üreticiler üretimini belgelesinler, siz onlara vergi teşviki ile ÖTV'lerini geri iade edin. Çok zor değildi, ama maalesef bir türlü ikna edemedik.'' 10 numara adı altında satılan kaçak akaryakıtın artan seviyede geldiğini, yollarda, manavlarda, ne olduğu belli olmayan yerlerde satıldığını savunan Zülfikar, ''Bunları hükümet yetkililerinin görmemesi mümkün müdür, hayır. Tüm Türkiye'de var'' dedi. 10 numara yağın devletin hazinesini zarara uğrattığı gibi, havayı da kirlettiğini kaydeden Zülfikar, emisyon ölçümlerinde araçların kaçak yakıtları kullanıp kullanmadıklarının ortaya çakabileceğini kaydetti. Zülfikar, ''2010 yılında gerçekten 10 numara yağ adı altında satılan akaryakıtlar vergilendirilmiş akaryakıt olsaydı, bugün şu anda kullandığımız benzinin litresi 50 kuruş daha ucuz olurdu'' diye konuştu. Zülfikar, kaçak akaryakıttan dolayı devletin yıllık 3-3,5 milyar lira zarara uğradığını da vurguladı. -TOPLU TAŞIMA ARAÇLARI DA KAÇAK KULLANIYOR İDDİASI- Şu anda şehirler arası otobüs, şehirler arası kamyon, şehir içinde çalışan minibüslerin çoğunun 10 numara ve kimyasal karışımlar kullandığı iddiasında bulunan TABGİS Başkanı, ''Çoğunda bu yakıt var, kaçak kullanılıyor kesinlikle. Çünkü kaçak kullanan ucuz fiyatla yolcu taşıyor, yük taşıyor. Peki ucuz fiyatla yük taşıyanlar ile normal yakıtı kullanan bir kişinin rekabet etmesi mümkün mü? Hayır değil, o zaman ne yapacaksanız siz de kaçağa yöneleceksiniz, geldiğimiz durum bu'' diye konuştu. Akaryakıt üzerindeki verilerin indirilmesinin kayıt dışılığı azaltacağını savunan Zülfikar, ''Örneğin vergiler yarı yarıya indirilsin. Halk arabasını alıp kapanın önünde süs gibi tutmaz, daha rahat geçer ucuz benzinle. Böylece iki kat fazla akaryakıt tüketilir, vergide de kayıp olmaz'' önerisinde bulundu. -LPG VE BENZİNDEKİ ÖTV'LER- Türkiye'de tüketilen LPG'nin yalnızca yüzde 15'inin TÜPRAŞ tarafından üretildiğini, kalanın ise ithal edildiğini kaydeden TABGİS Başkanı, TÜPRAŞ tarafından yaklaşık 4,3 milyon ton benzin üretildiğini, bunun yalnızca 2 milyon tonunun yurt içinde kullanıldığını, 2,3 milyon tonunun ise ihraç edildiğini söyledi. Zülfikar, ''LPG üzerindeki ÖTV'nin artması, elimizdeki mevcut benzinin ÖTV'sinin düşmesi lazım. Bunu yaparak sadece LPG ithalatını kısmayın, bunu yapmak dizel araç alan sayısını da azaltır. Böylece ekstra motorin de ithal etmeyiz'' dedi. (LEY-ABK)02.09.2011 11:35:40