İstanbul'da öldürülen
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Hrant Dink'in ailesinin
avukatlarından Engin Cinmen, Dink cinayetine ilişkin ''görevi
ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma'' iddiasıyla yargılanan ve aralarında dönemin İl Jandarma Komutanı
Albay Ali Öz'ün de yer aldığı 6 kişinin 4 ile 6 ay arasında
hapis cezası almasına ilişkin olarak, ''
Trabzon 2.
Ceza Mahkemesi gereken kararı bence vermiştir'' dedi.
Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesindeki
duruşma sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan avukat Cinmen,
mahkemenin bugün
davayı karara bağladığını belirterek, Öz'ün de aralarında yer aldığı 6 sanığa
hapis cezası verdiğini belirtti.
Cinmen, mahkemenin
Albay Ali Öz başta olmak üzere
sanıklar hakkında ''görevi ihmal'' suçu nedeniyle hüküm kurduğunu ve ceza alan 6 sanığın cezasının da ertelemediğini ifade etti.
Cinmen, şunları söyledi:
''Suçun işleniş biçimi, toplumda oluşturduğu infial nedeniyle bir tecil kararı verilmedi, burada mahkeme sadece bunları yapabilirdi. Çünkü bizim daha önceden mahkemeden bazı taleplerimiz olmuştu. Bu taleplerden bir tanesi aslında işlenen suçun 'görevi ihmal' veya 'görevi kötüye kullanma' değil, sanıkların asıl suçu işleyen yani İstanbul'da yargılanan kişilerle örgütsel bir ilişki içinde bulunmaları ve Dink'in öldürülmesinin ihmali davranışlarıyla ve bilerek işlenmesi konusundaydı. Mahkeme bu talepleri daha önceden dile getirip karara bağladı ve gereken işlemlerde bulundu, ancak ne İstanbul'daki mahkeme ne de Trabzon'daki
Ağır Ceza Mahkemesi bizim bu taleplerimiz çerçevesinde Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesinin verdiği kararın gereğini yerine getirmedi. Bundan sonra diğer davalara bakacağız.
Dink cinayeti davalarının birleştirilerek ağır ceza mahkemelerinde görülmesi gerektiğine işaret eden Cinmen, ''Gerek idari merciler, idare mahkemeleri ve gerekse adli mercilerin önemli bir bölümü Hrant Dink cinayetinin ilelebet açık kalmasını istiyor. Bundan başka bir anlam çıkmıyor. Bu şekilde kamu görevlilerinin ağır ihmalleriyle yürütülen davalar sulh ceza mahkemelerinde görülüyorsa, buradaki taleplerimiz de sulh ceza mahkemesinin birleştirme yönündeki kararına rağmen kabul kararı vermesi gereken mahkemelerce reddediliyorsa bunun anlamı budur. Bununla ilgili hukuksal mücadele devam edecek'' diye konuştu.
-''DİNK CİNAYETİ DAVASI KAMUSAL VİCDANI RAHATLATACAK ŞEKİLDE KARARA BAĞLANMALI''-
Cinmen, Dink cinayeti davasının neticeye ulaşması için hem yargısal, hem idari hem de siyasi katmanlarda bir direnme olduğunu öne sürerek, ''Bu direnişin hukuk yararına kırılması lazım, aksi takdirde
Türkiye bu ayıpla yaşayamaz. Bu dava sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada hassasiyetle takip edilmektedir. Hukuk devleti gereği Hrant Dink davasının gerçekten kamusal vicdanı tatmin edecek şekilde karara bağlanması lazım.
Yargı da bu çerçevenin dışında değildir. Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi gereken kararı bence vermiştir'' şeklinde konuştu.
Diğer yargı mercilerinin bugüne kadar ki tavırlarını devam ettirmeleri halinde,
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (
AİHM) Dink cinayetine ilişkin verdiği karara aykırı davranışta olacaklarını savunan Cinmen, ''Diğer yargı mercileri bugüne kadarki tavırlarını devam ettirdikleri sürece bu Türkiye'nin, Avrupa Birliği süreci içinde karnesine çok ciddi bir zarar verecektir. Bunu herkesin dikkatine sunmak isteriz'' ifadelerini kullandı.
-OLAYIN GEÇMİŞİ-
Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin, İstanbul 14.
Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada,
tutuklu yargılanan Yasin Hayal'in eniştesi
Coşkun İğci, Hayal'in, Dink'i öldürme planı yaptığı, bu amaçla
silah temin etmesi için kendisine para verdiği, bu durumu
jandarma istihbarat görevlisi olarak tanıdığı kişilere aktardığını iddia etmişti.
Müfettiş raporlarında, Coşkun İğci'nin bilgi verdiği görevlilerin, Jandarma Astsubay
Okan Şimşek ile Jandarma
Uzman Çavuş Veysel
Şahin olduğu öne sürülmüş, Trabzon Valiliği İl İdare Kurulundan bu iki görevli hakkında, ''Dink'in öldürüleceğini haber almalarına rağmen görevlerinin gereğini yerine getirmedikleri'' gerekçesiyle
soruşturma izni istenmişti.
Soruşturma izni verilmesi üzerine Şimşek ve Şahin hakkında, görevi ihmal suçundan, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Mahkemede ifade veren sanıklar, istihbarat bilgisini dönemin İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz'e ilettiklerini, onun konuyu kapattığını öne sürmüşlerdi.
Sanıkların ifadeleri üzerine dönemin Trabzon İl Jandarma Komutan Albay Ali Öz,
İstihbarat Şube Müdürü Kıdemli
Yüzbaşı Metin Yıldız, aynı birimde görevli
astsubaylar
Gazi Günay ve Hüseyin Yıldız ile uzman
çavuşlar
Önder Araz ve
Hacı Ömer Ünalır hakkında da soruşturma izni verilmişti.
Trabzon
Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmanın ardından, ilk davanın sanıkları Okan Şimşek ve Veysel Şahin ile Albay Öz'ün de aralarında bulunduğu 8 sanık hakkında, ''görevi kötüye kullanmak'' suçundan yeni bir dava açılmıştı. Bu davaya bakma görevi de yine 2. Sulh Ceza Mahkemesine verilmişti.
Mahkeme tarafından, birleştirilen her iki davanın iddianamesinde, aralarında Albay Ali Öz'ün de yer aldığı 8 sanık hakkında, ''görevi ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak'' suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapsi isteniyordu.
(BİTTİ)
(TB-MK-İU)02.06.2011 14:23:11