Zonguldak Karaelmas
Üniversitesi (ZKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer, üniversite sayısının artmasının
öğretim üyelerinin değerinin daha da fazla yükselttiğini belirterek, ''İmkanlarımızı seferber ederek öğretim üyelerini mutlu etmek için çaba sarf ediyoruz'' dedi.
Rektör Prof. Dr. Özer, düzenlendiği basın toplantısında, üniversiteyle ilgili hedeflerinin çok büyük olduğunu, sorunları ve sıkıntıları mazeret görmediklerini söyledi.
Her geçen gün üniversite sayısının arttığını, bunun da kaynakların bölüşülmesine yol açtığından kendilerine olumsuz yansıdığına işaret eden Prof. Dr. Özer, şöyle konuştu:
''Özellikle
öğretim üyesi bulmayla ilgili sıkıntılar fazlalaşıyor. Yeni açılan devlet üniversiteleri mevcut üniversitelerdeki öğretim üyelerini almaya çalışıyor. Bizim bu nedenle ertelenmiş problemlerimizi çözmemiz, çalışanları memnun etmemiz, hem de Zonguldak ile
işbirliği yapmamız lazım. El birliğiyle ZKÜ'yü ulusal ölçekli ilk 20 üniversite arasına
taşıma hedefindeyiz. Biz potansiyel olarak çok yükseklerde olmayı hak ediyoruz. Akademik
personel bulmakla ilgili tüm üniversitelerde sıkıntı söz konusu. Öğretim üyesi sayısı çok artmamasına karşın üniversite sayısı anormal derecede yükseliyor. Üniversite sayılarına bakın Cumhuriyetin kurulmasından son 4-5 yıla kadar 80 civarındayken şimdi 180'lere ulaştı. Öğretim üyesi sayısı ise bu kadar yükselmedi.''
Üniversiteye 8 ayda 130 öğretim üyesi ataması gerçekleştirildiğini ifade eden Prof. Dr. Özer, ''Bu ZKÜ'nün tarihinde bir ilktir. Bunların bir kısmı mevcut öğretim üyelerinin akademik yükselmeleridir. Atanan 74 yardımcı doçent ise ilk kez öğretim üyesi oluyorlar. Şu anda 350 civarında öğretim üyesi sayımız var'' diye konuştu.
-''YÜKSEK ÖĞRETİM DEMOKRATİKLEŞİYOR''-
Akademik personeli üniversite bünyesinde tutmak için özgürlükler ortamının sağlanması gerektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Özer, şunları kaydetti:
''Öğretim üyeleri biliyorlar ki doçent ya da
profesör olmuşlarsa görüşleri ne olursa olsun herkes ZKÜ'de kadrosunu alır. Bu müthiş bir şeydir. Şu ana kadar kadrosunu alamayan kimse yoktur. Bölümlerdeki öğretim üyesi sayısını arttırılması gerekli, çünkü
ders yükü çok fazla. Bilimsel araştırmaların da desteklenmesi gerekli. Biz ilk kez TÜBİTAK'ın verdiği
teşvik miktarı kadar araştırmaları ödüllendiriyoruz. İmkanlarımızı seferber ederek öğretim üyelerini mutlu etmek için çaba sarf ediyoruz. Biz hem mevcutları üniversitemiz bünyesinde tutmak, aynı zamanda yeni öğretim üyeleri kazanmak zorundayız. Artık dar alanlara hapsolmak yok çünkü Türkiye'deki yüksek öğretim artık demokratikleşiyor. Öğretim üyesi eskiden 5 yıl bekliyor doçentlik kadrosunu alamıyordu, artık
rektörlerin böyle bir şey yapma lüksü yok, çünkü akademisyenlerin gideceği çok üniversite var. Bu aynı zamanda üniversitelerin
yönetim zihniyetinde de demokratikleşmeyi beraberinde getiriyor.''
Türkiye'nin
2023 vizyonunun olduğunu, gelişmiş 10 ekonomi arasında yer almayı hedeflediğini vurgulayan Prof. Dr. Özer, ''Bu otomatik olarak yüksek öğretimle ilişkilidir. Yüksek öğretime erişim ve araştırma kapasitesinin de artması demektir'' ifadeleri kulandı.
Lisans üstü, lisan ve ön
lisansta 15 yeni program açtıklarını, bunlarla da ek 885 öğrenci kontenjanına ulaştıklarını anlatan Rektör Özer, akademik yılda ayrılan 5 bin 850 kontenjandan da 5 bin 400'üne öğrencilerin
kayıt yaptırdığını kaydetti.
(SOY-DEL)20.09.2011 13:42:16