Emniyetin yaptığı araştırmaya göre yorgunluk ve uykusuzluk, birçok
trafik kazasında doğrudan veya dolaylı olarak rol oynayan önemli bir faktör.
Bursa Emniyet Müdürlüğü, tüm dikkatlerin bir arada ve koordineli bir biçimde sürdürüldüğü işlev olan sürücülükte fikren ve bedenen zinde olmanın çok büyük önemi olduğunu bildirdi. Emniyet, "Gideceğiniz yere sağlıklı gitmek istiyorsanız trafik kurallarına uyun, yorgun ve uykusuz
araç kullanmayın." uyarısında bulundu.
Yorgun ve uykusuz olarak araç kullanan bir sürücünün gözlerinin görme kuvvetinin azaldığına dikkat çekilen açıklamada, sürücünün derinlik tanıma ve mesafe tahmin etme, yolu gözetleme gücünün zayıfladığı kaydedildi.
Uykusuz sürücünün dikkatini toplayamayacağının vurgulandığı açıklamada şöyle denildi:
"Alkollü araç kullanmada olduğu gibi tepki gösterme ve algılama yeteneklerinde körelme olur. Bunların sonucunda da sürücünün kazaya karışma riski artmaktadır. 2918 Sayılı
Karayolları Trafik Kanunu'nun 49. maddesi; ticari amaçla yük ve yolcu taşıyan motorlu
taşıt sürücülerinin, taşıt kullanma sürelerine aykırı olarak taşıt kullanmalarını ve taşıt sahibi durumundaki kişilerinde, yorgun ve uykusuz sürücülere taşıt kullandırmalarını yasaklamıştır. Ticari amaçla yük ve yolcu taşıyan araç sürücüleri 24 saatlik zaman dilimi içinde 9 saatten fazla ve devamlı olarak 5 saatten fazla araç sürmeleri yasaktır. Her 5 saatlik devamlı kullanmadan sonra sürücülerin en az 30 dakika dinlenmeleri zorunludur."
UYKUNUZ GELDİĞİNDE MUTLAKA DİNLENİN
Emniyet açıklamasında özel araç sürücülerinin de yorgunluk ve uykusuzluk, uzun süre araç kullanmayı gerektiren yolculuklarda dikkatli olmaları istenildi. Uzun süren yolculuklarda, özel araç sürücülerinin yorulduklarını hissettikleri anda veya uyku halinde, uygun bir park yerine araçlarını çekip bir süre dinlenmeleri
tavsiye edildi.
Trafik kazalarına yol açan sebepler incelendiğinde,
alkollü araç kullanan sürücüler ile yayaların karıştığı kazaların küçümsenmeyecek sayılara ulaştığının görüldüğünün belirtildiği açıklamada şöyle denildi:
"
Yaralanma ve ölümle sonuçlanan trafik kazalarında, alkolün doğrudan veya dolaylı etkisi yüzde 20 ile yüzde 70 arasında değişmektedir. Alkol almış sürücünün, sürücülük yeteneğinin, olumsuz etkilendiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Alkol, yapısındaki özellikler itibariyle,
mide ve bilhassa ince bağırsaklar yoluyla hızla kana karışarak,
karaciğer, akciğer ve
beyin gibi yumuşak dokularda dengeye ulaşır ve çok kısa sürede tüm vücuda dağılır. Alkol miktarı arttıkça, kandaki
oksijen azalır ve beyin yeterli oksijen alamadığı için fonksiyonlarında azalma ve yavaşlama olur. Böylelikle, alkol almış kişinin aldığı alkol miktarına ve etkileniş durumuna göre;denge, görme, işitme gibi beyinsel fonksiyonlarında azalmalar meydana gelir. Alkollü
içki almış olarak araç kullanan kişinin trafik kazasına karışma riski artmaktadır."