CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, Büyük
Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, dünyanın ileriyi gören ülkelerde bile kadınlar meclise girme hakkını alamamışken, 1934'te kadınlara seçme ve seçilme hakkı verdiğini belirterek, ''O zaman
Türkiye kadınların temsil oranında dünya ikincisiydi, bugün ne yazık ki dünyanın sonuncu sıralarında yer alıyoruz'' dedi.
Vehbi Koç ve Ankara Araştırmaları Merkezinde (VEKAM) ''
Sağlık Olsun'' temalı özel gün düzenlendi. ''İlkbahar'a Merhaba'' konseri ile başlayan gün,
gönüllü mankenlerin sunduğu ''
Nallıhan İpek İğne Oyaları ve Dokumaları'' defilesiyle devam etti. Günün devamında CHP
Kadın Örgütlenmesinden ve Kadın Kollarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan ile Ankara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Hastalıkları Anabilim Dalı Pediatrik Onkoloji
Bilim Dalı
öğretim üyesi Prof. Dr.
Emel Cabi
Ünal, kadın ve ana sağlığı konulu bir konferans verdi.
Bilgehan, konuşmasına, Ankara'da CHP'nin 4 kadın milletvekilliğinin kesin gibi göründüğünü söyleyerek başladı. AK Parti'nden 2 kadın milletvekilinin, MHP'den de 1 kadın milletvekili adayının çok yukarılarda olduğunu belirten Bilgehan, onların da Mecliste olmasını umduğunu dile getirdi.
''Yavaş ilerliyoruz ama yine de kadın temsilinde özellikle Ankara'nın ileriye gideceğini umuyorum'' diyen Gülsün Bilgehan, pek çok kadın milletvekilinin bu dönemde Meclise gireceğini düşündüğünü ifade etti. Bilgehan, ''Türkiye'ye baktığımız zaman ilk on sırada CHP'den 74 kadın adayımız var. Ak Parti'den 57, MHP'den de 45 kadın adayı görünüyor. CHP'li olarak bu durumdan memnun oldum açıkçası'' diye konuştu.
Gülsün Bilgehan, şöyle devam etti:
''Neden kadınların Meclis'e girmesi önemli? Çünkü şunu biliyoruz ki
demokrasi, tek kanatla uçan bir kuş değil. Demokrasi kuşunun da iki kanadı olması ve toplumu oluşturan kadınların da erkeklerle birlikte eşit oranda temsil edilmesi lazım. Bu gerçeği yıllarca öncesinden anlayan en önemli liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'tür. Daha 1934'te dünyanın ileriyi gören ülkelerde bile kadınlar meclise girme hakkını alamamışken, Atatürk bize seçme ve
seçilme hakkını verdi. O zaman Türkiye kadınların temsil oranında dünya ikincisiydi, bugün ne yazık ki dünyanın sonuncu sıralarında yer alıyoruz.''
Bir ülkedeki hem iyi hem de kötü olan her şeyin önce kadınları etkilediğini vurgulayan Bilgehan,
yoksulluk ve işsizlikten de en çok kadınların etkilendiğini anlattı. Dünyadaki kadınların Türkiye dışında yıllar geçtikçe
ekonomik anlamda daha özgür olduğunu savunan Bilgehan, ''Bundan 10-15 yıl önce Türk kadını çok daha yoğun bir şekilde iş gücüne katılır, para kazanırdı. Ancak özellikle kırsal bölgelerde son yıllarda kadınların çalışma imkanı yok'' şeklinde konuştu.
Yoğun şekilde yaşanan işsizliğin
aile içi şiddete neden olduğuna işaret eden Gülsün Bilgehan, ''Şuna emin olun ki Meclis'e girdiğim anda diğer tüm kadın milletvekilleriyle bir arada oturarak bu sorunlara çözüm üretmeye çalışacağız'' ifadesini dile getirdi.
Bilgehan, CHP olarak kadın istihdamını sağlamak ve çalışan kadınların iş saatlerinde toplu
taşıma araçlarından indirimli yararlanmak konusunda çalışma yapacaklarını da söyledi.
Prof. Dr. Ünal ise bir çocuğun, hiçbir zaman bir yetişkinin
küçük bir modeli olmadığını belirterek başladığı konuşmasında, bir toplumda gelişmişlik açısından en önemli ölçütün bebek
ölüm hızı olduğunu ve dünyada 1960'larda bu oranın binde 163 iken günümüzde binde 17'lere düştüğünü söyledi.
Türkiye'de kadınların yükü açısından önemli bir gösterge olan doğurganlık oranlarının 1960'larda 4,3 iken günümüzde 2,1 olduğunu anlatan Prof. Dr. Ünal, ''Yani günümüzde Türk kadını ortalama iki çocuk sahibi oluyor'' şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Emel Cabi Ünal konuşmasında, çocuk hastalıklarına ilişkin istatistiksel bilgilere de yer verdi.
Konuşmaların ardından, Bedri Rahmi Eyüboğlu ile Eren Eyüboğlu'nun kendi elleriyle yapıp kullandıkları
tahta kalıplarla Eyüpoğlu ailesi tarafından sınırlı sayıda üretilen yazmalar ve baskılı dokumalardan oluşan ''Bedri Rahmi Eyüboğlu Yazmaları'' sergisinin açılışı yapıldı.
(MTM-ARD)27.05.2011 17:07:28