Adana'da
kiracı olduğu evin damında
çamaşır asarken, elektrik sobasının devrilmesi sonucu çıkan yangında iki çocuğunu kaybeden anne hakkında taksirle ölüme neden olduğu iddiasıyla
dava açıldı.
Olayda çocuklarına gereken özeni göstermediği ileri sürülen 32 yaşındaki anne Hazari Çelik, 2 yıldan 16'la
hapis ceza istemiyle yargılanacak.
22 Ocak 2011 günü
Dumlupınar Mahallesi'ndeki ikametlerinde çıkan yangında Rüstem (3) ve
Umut Akan'ı (5) kaybeden anne ve
baba açılan davanın şaşkınlığını yaşıyor. Hazari Çelik ile dini nikâhlı evliliği olan baba Ömer Akan (29) yangında eşinin bir kusurunun bulunmadığını söyledi. Kimseye bir 'şikâyetinin de' olmadığını ifade eden Ömer Akan, cumhuriyet savcılığınca hazırlanan
iddianame karşısında ister istemez canlarının sıkıldığını belirtti.
Yangında iki evladını kaybeden eşi Hazari Çelik'in çok büyük acı çektiğini ve durumunun kötü olduğunu anlatan Akan, " Her anne ve baba gibi iki evladının kaybından büyük üzüntü duyduk. Ama yapacak bir şeyimiz yok. Yargıda böyle bir dava açılmış. Ortada bir suçlu yok. Kimseye de bir şikâyetimiz ve sorunumuz bulunmuyor. Ama mahkemeye çıkar gerekenleri konuşuruz. Acımız bir kat daha arttı."dedi.
Adana 4. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde kabul edilen iddianamede anne Hazari Çelik'in çocuklarını bıraktığı odada elektrikli sobanın fişini çektiği ancak güvenli bir yere bırakmadığı ifade edildi. Çocukların fişi prize takmaları sonucu yangının çıktığı açıklanan iddianamede, elektrik sobasının devrilmesi sonucu önce halının tutuştuğu ve iki çocuğun yanarak öldüğü belirtildi.
Bu şekilde gelişen yangında şüphelinin iki çocuğunu tek başına odada bırakırken gereken özeni ve dikkati göstermediği anlatılan iddianamede anne Çelik hakkında "taksirle iki kişinin ölümüne ve taksirle yangına neden olma" suçlarından dava açıldı.