Yaş Çay Üretimi

Yaş Çay Üretimi

Hızır Hacısalihoğlu - ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, çayın Rize için bir milat olduğunu belirterek, ''Çaydan önce Rize'de fakirdik, ailelerin gurbete çıkması söz konusuydu. Çaydan sonra gurbete gidenler geriye dönmeye başladı'' dedi. Sütlüoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çayın bölge için son derece önemli olduğunu, Rize'de çaydan önce ve sonra yaşanan iki dönem bulunduğunu söyledi. Çayla ilgili ilk çalışmaların Osmanlı döneminde yapıldığını, dönemin Rize Ziraat Odası Başkanı Hulusi Bey'in bölgede çayın yetişip yetişmediğini anlamak için bazı çalışmalar yaptığını anlatan Sütlüoğlu, ''Daha sonra Ali Rıza Erten çayla ilgilendi ve ardından da bu konuda Zihni Derin görevlendirildi. 1940-1950 yılları arasında çay enstitüsünde çalışmalar yapıldı. O dönemde yapılan araştırmalar seviyesindeki çalışmaların bugün bile yapıldığını söyleyemeyiz. Bu nedenle bugünden sonra Ar-GE çalışmalarına önem vereceğiz'' diye konuştu. Sütlüoğlu, çayın Rize için bir milat olduğunu vurgulayarak, ''Çaydan önce Rize'de fakirdik, ailelerin gurbete çıkması söz konusuydu. Çaydan sonra gurbete gidenler geriye dönmeye başladı. 1960-70'li yıllarda Rize müreffeh bir seviyeyi yakaladı. ÇAYKUR bir çok insanın çalıştığı, birçok insanın da emekli olduğu bir kuruluş haline geldi. O dönemde bölgede ÇAYKUR'da çalışmayan hemen hemen yok gibidir'' dedi. İlk yıllarda çayın bölgede ''yeşil altın'' olarak adlandırılmaya başladığını, sonrasında ise çay fiyatı ve gelirlerinde artışın daha düşük olması, çay tarlalarının miras dolayısıyla bölünmesi gibi nedenlerden dolayı, çayın bölge insanını geçindiremez hale geldiğini ve yine gurbetçilik başladığına dikkati çeken Sütlüoğlu, şunları söyledi: ''Ama her şeye rağmen çay, bölge ekonomisinin hala omurgası, temel taşıdır. ÇAYKUR da bölgenin çok önemli bir kuruluşu, sektörün omurgasıdır. 47 yaş çay fabrikası, 3 paketleme ünitesi, bir de ana tamir fabrikası olmak üzere toplam 51 fabrika ve 13 bin civarında çalışanı ile ÇAYKUR, bugün Türkiye'nin dev şirketleri arasında 32. sırada yer almaktadır.'' -''ÇAYIN AYNI ANDA HASAT OLGUNLUĞUNA GELMESİ SORUN OLDU''- Sütlüoğlu, bu yıl ilk defa bölgede çayın kademeli olarak gelmediğini, bölge genelinde ayrı anda hasat olgunluğuna geldiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: ''Bu durumu Mayıs ayı başında gördük, üreticilerimizi uyardık. Kısa bir süre içinde özel sektör ve ÇAYKUR'da kontenjanın başlayabileceğini üreticilerimize duyurduk. 20 Mayıs'ta kampanyayı açarak kapasitemiz dolana kadar limitsiz alım yaptık. Ancak ay sonuna doğru vatandaşlarımız iklim şartlarından dolayı yoğun şekilde çay hasadına başladı. ÇAYKUR olarak günde 6 bin 600 ton yaş çay işleyebiliyoruz. Ay sonunda 11 bin 500 kilo gibi kapasitemizin iki katı yaş çayı bir günde almak zorunda kaldık. Bunun üzerine kontenjan uygulamama başladık. Sektörde özel sektörle birlikte 10 bin tonun üzerinde kapasitemiz var. Özel sektörün de tam kapasite ile alım yapmasını konusunda girişimlerimiz oldu.'' Mayıs ayında üreticilerden 38 bin 500 ton çay aldıklarını belirten Sütlüoğlu, ''Bu alımların bedelini bu ayın ilk 10 günü içinde ödemeyi hedefliyoruz. Şu anda yaş çay bordroları hazırlanıyor. Bu çalışma biter bitmez ödemeler yapılacak'' diye konuştu. Sütlüoğlu, fabrikaları tam kapasite çalıştırdıklarını, hiç bir fabrikalarında atıl kapasite olmadığını anlatan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Almayı taahhüt ettiğimiz çayı üreticilerden mutlaka alacağız. Ama çayın sürgün dönemi içinde toplanması gerekiyor. Çayın birkaç günde toplanıp verilmesi gibi bir şey sektörümüzde olmaz. Yaş çay, kapasiteyi göre günlük toplanıp verilirse biz de vatandaşımız da sıkıntı çekmez. Sürgün sonuna kadar eksiksiz olarak vatandaşımızın çayını alacağız. Özel sektörümüz de vatandaşın çayını almalı. Ancak vatandaşın çaresizliğini istismar etmesinler. Bu tür politikaları ahlaki ve uygun bulmuyoruz. Uzun süreli politikalar yapılması, vatandaşı üzecek şeyler yapılmaması gerekiyor.'' -''KALİTEYE ÖNEM VERİLMESİ GEREKİYOR''- Genel Müdür Sütlüoğlu, çayın kalitesinin de son derece önemli olduğuna işaret ederek, ''Sudan sonra en çok tüketilen içecek çaydır. Rize, çayla bir marka şehir oldu. İnşallah yapacağımız çalışmalarımızla, organik çayla Rize'yi dünyada marka şehir haline getireceğiz. Çayımızda kimyasal ilaç kullanılmaması avantajını kullanarak ilimizi ve bölgemizi dünya markası haline getirmek en önemli hedeflerimizdendir'' dedi. Bunun için yaş çayın evsafa uygun toplanıp alım yerlerine götürülmesinin son derece önem taşıdığını vurgulayan Sütlüoğlu, şunları kaydetti: ''Çayı daha sonra fabrikalarda da standartlara uygun şekilde işlemeliyiz. Son aşama olan paketleme safhasında maalesef kaliteyi bozan pek çok uygulama yapılabilmektedir. Çayın denetlenmesi ve standartlar dışında pazara sürülmesinin önlenmesi lazım. Çünkü kalite düşerse çayın pazar payı da azalır. İnsanlar alternatif içeceklere yönelir. Çayın pazar payı azalırsa bu sıkıntı kademe kademe müstahsile kadar gelir. Onun için gerek müstahsil, gerek sanayici, gerekse paketleme işinde çalışanlar kaliteye dikkat etmelidir. Ciddi kontrol mekanizmaları oluşturularak kalite harici çay yapılması ve piyasaya sürülmesinin önlenmesi gerekiyor.'' (HS-TY-TLN)06.06.2011 10:53:18

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER