Levent Harman/Ali
İhsan Öztürk - Van'da, tarım sektöründe son yıllarda sağlanan desteklerle ivme kazanan
sebze yetiştiriciliği, yıllardır boş kalan elverişli topraklara, yeniden hayat verdi.
Yüksek rakımı ve sert ikliminden dolayı uzun yıllar
arpa ve
buğday gibi tahıl ürünlerinin dışında pazarlama amaçlı herhangi bir ürünün yetiştirilmediği Van'da, tarım alanında son yıllarda yapılan çalışmalar,
meyvelerini vermeye başladı.
Başta Vanlı üreticiler olmak üzere
Diyarbakır,
Mardin,
Siirt ve
Adana gibi illerden kente gelerek yıllardır boş kalan binlerce dönümlük tarımsal alanı kiralayan sebze yetiştiricileri, ürettikleri sebzelerle hem kentin ihtiyacını karşılıyor, hem de yeni üreticilere öncülük ediyor.
Van-Erciş karayolunun 35. kilometresinde kiraladığı 370 dönümlük alanda sebzecilik faaliyetini başlatan Melek Faysal Gül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Van'da sebze halinde komisyonculuk yaptığı sırada, 5 yıl önce kendi imkanlarıyla sebze yetiştirmeye karar verdiğini söyledi.
Gül, önceki yıllarda,
Akdeniz ve
Karadeniz bölgelerinden getirdiği ürünlerin, kapalı kasalarda günlerce süren yolculuğun ardından Van'a ulaştığını bu nedenle sebzelerin büyük bölümünün çürüdüğünü, geri kalanının ise zararına satışa sunulduğunu ifade etti.
Sebzeleri satın aldığı illerdeki üreticilerle yaptığı görüşmeler sonunda, kentin rakımını da göz önünde bulundurarak sebze yetiştirmeye karar verdiğini anlatan Gül, ilk yıllarda
küçük arazilerde gerçekleştirdiği sebze ekimini, bu yıl, kiraladığı 370 dönümlük arazide, 670 bin lira harcayarak daha kapsamlı hale dönüştürdüğünü dile getirdi.
Su ihtiyacını da kanal yerine
sondaj suyu ile karşıladığını, böylelikle sebzelerin birçok hastalıktan korunduğunu ifade eden Gül, şunları kaydetti:
''Önceki yıllarda sebzeleri Adana,
Mersin,
Tokat ve
Samsun illerinden kapalı kasalarda getiriliyordu ve yaz aylarında
yolculuk etmek güç oluyordu. Tokat'ta yetişen sebzeleri gördüğümde Tokat ile Van arasındaki rakımın aynı olduğunu fark ettim ve ben de 5 yıl önce Van'da sebze yetiştirmeye karar verdim. Önceki yıllarda küçük alanlara ektiğim sebzelerden iyi verim aldığımı görünce bu yıl işlerimi daha fazla büyüttüm. Şu anda 370 dönümlük arazi üzerinde tamamen
doğal ortamda organik sebzeler yetiştiriyorum. Arazinin 100 dönümlük bölümünde domates, geri kalan kısmında ise
patlıcan, biber,
salatalık,
marul, ajur, kavun ve
karpuz yetiştiriyoruz. Buradaki topraklar tarıma son derece elverişli. Fakat yıllardır kimse böyle bir çalışma yapmadığı için 'burada sebze yetiştirilmez' düşüncesi ortaya çıkmış. Oysa ki buradaki tarım arazilerini iyi değerlendirecek olursak değil kentin, bölgenin sebze ihtiyacını da Van'dan karşılayabiliriz.''
Topladığı sebzeleri, hem sebze halindeki iş yerinde sattığını hem de kentteki büyük marketlere pazarladığını vurgulayan Gül, Van'da kendisi gibi sebze yetiştiriciliği yapan 6 üreticinin daha bulunduğuna dikkati çekti.
Gül, yetiştirilen sebzelerin kentin yüzde 25'ine hitap ettiğini bildirerek, ''Sadece arpa, buğday ekimi yapmakla bu topraklar işlenmez, sebze ve meyve
üretimine de önem vermemiz gerekir. Biz buradaki toprakların değerini anladığımız
vakit, kendimize ve bölgeye yetecek kapasitede üretim yapabiliriz'' dedi.
(LEV-İÖ-RİN-ECN)30.08.2011 13:58:38