DENİZLİ (A.A) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu,
parlamenter sistemin, Türkiyedeki bürokratik sistemin ehlileştirilmiş şekli
olduğunu söyledi.
Soylu, AK Parti İl Başkanlığı tarafından Çatalçeşme Oda Tiyatrosunda
düzenlenen Siyaset Akademisinde yaptığı konuşmada, uluslararası sistemin
dönüştüğü, yeni bir dünya anlayışının geliştiği günlerin yaşandığını
belirtti.
Yaşanan değişimlerin, ülkelerin dinamiklerinde değişimlere yol açtığını
vurgulayan Soylu, ABDde 50 yıl önce siyahilerle beyazlar arasında
ötekileştirme ve ayrıştırma sözkonusuydu. Oysa bugün ABDyi dün
ötekileştirdikleri, otobüse almadıkları Obama idare etmektedir dedi.
ABDde yaşanan gelişmelerin benzerinin, Almanya ve Fransa gibi Avrupa
ülkelerinin yanısıra Türkiyede de gözlendiğine dikkati çeken Soylu, şöyle
konuştu:
Almanyada 1989da Berlin Duvarının doğu tarafındaki Merkel, duvarın batı
tarafındaki Almanyayı hayal edemiyordu. Ama dünün ötekisi Merkel, bugün
Avrupanın en güçlü ve en kudretli kadını. Bugün Fransada Sosyalist Partinin
başında bir siyahi bulunmaktadır. Bundan 15 yıl önce dört duvar arasına
girdiğinde, Artık bundan sonra bir daha lider olamaz, bir daha siyaset yapamaz
denilen ve sadece bir şiir okudu diye hapse konulan, üstünün çizildiği iddia
edilen Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, tam 10 yıldır Türkiye Cumhuriyetinin
başbakanı. Demek ki dünyada başka gelişmeler söz konusu. Ayrıştırılan ve
ötekileştirilenlerin, bir mühendislik sonucu merkeze taşındıklarını algılamayın.
Burada başka bir süreç var. Bunun bir ihtiyaçtan, toplumsal dinamiklerden
kaynaklandığını ve sonucun oluştuğunu anlayabiliriz. Bugün bilgi toplumu,
ekonomisi, dünyası diye nitelendirebileceğimiz yepyeni bir anlayışın
içerisindeyiz.
Günümüzde dünyanın merkezinin, Asya-Pasifike doğru kaydığını belirten
Soylu, Dünyanın merkezi kadim yoluna giderken Türkiye, Balkanlardan Çin
Seddine kadar bu güzergahın en güçlü, en prestijli, en stratejik ve en önemli
ülkelerinden birisi haline gelecektir ifadelerini kullandı.
-3 çocuk stratejik bir unsur-
Soylu, doğudan nitelik, batıdan ise nicelik bakımından üstün durumdaki
Türkiyenin en önemli varlığı olan genç nüfusunun, ülkenin gelecekteki en
stratejik kuvvetlerinden biri haline geleceğini bildirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın, üç çocuk söyleminin, sadece politik
argüman olarak algılanmaması gerektiğini dile getiren Soylu, Bu, stratejik,
siyasi bir unsur olarak ortaya konmaktadır. Çünkü 2,1in altında büyüyen her
nüfus, küçülecek, yaşlanacak, 2,1in üzerinde büyüyen her nüfus da gençleşecek ve
büyümesine devam edecektir. ABD, dünyada nüfusu artan ender ülkelerden olacaktır,
çünkü nüfus politikasını çok iyi bir şekilde idare etmektedir
değerlendirmesinde bulundu.
Temel anlayışlarının, insanlara iyilikleri anlatmaktan geçtiğini ifade eden
Soylu, dünyaya Türk kültürünün dinamiklerini anlatmakla mükellef olduklarını
belirtti.
-Başkanlık sistemi-
Soylu, Türkiyenin önemli meseleleri arasında yeni anayasa çalışmaları ile
başkanlık sistemi tartışmalarının yer aldığını söyledi.
Siyasetle ilgilenmeye başladığı günden bu yana başkanlık sistemine taraf
olduğunu vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:
Parlamenter sistemi, biz kurmadık. Bunu yıkıp yerine yeni bir sistem
kurarsak bu bizim sistemimiz olur. Türkiyeyi istediği gibi idare etmeye
çalışanlar, sizi ve beni hakir görenler, ötekileştirenler, bu sistemi
bürokrasiyle beraber tanzim etmişlerdir. Parlamenter sistem, Türkiyedeki
bürokratik sistemin adıdır. Bürokratik sistemin ehlileştirilmiş şeklidir.
Parlamenter sistem başka bir şey değildir. Merkezdeki yetkilerini bir gün olsun
paylaşmazlar. Bugün Türkiyede terör meselesi dahil hiçbir meseleyi parlamenter
sistemle çözemeyiz. Çözmek için çok cesur liderlere ihtiyaç var. Neden-
Diyarbakır bir şey söylese Denizli başka bir şey söyler. Parlamenter sistem bunun
çözülmemesi üzerine bir denge oluşturmuş bir sistemdir. Recep Tayyip Erdoğan gibi
bu işin ehemmiyetine inanan kaç kişi bulabilirsiniz, onu bilemem. Parlamenter
sistemde sistem kuramazsınız, parlamenter sistemde denetleyemezsiniz. Parlamenter
sistemde siyasal demokrasi olmaz. Ancak ve ancak lider demokrasisi olur.
Türkiyenin demokratikleşmesinin başkanlık sisteminden geçtiğini,
kurumlardaki yapısal düzenlemelerin sistem değişikliğiyle mümkün olacağını
savunan Soylu, Türkiyenin zenginleşmesi, farklılıkların ortak bir dille
çözülmesi buradan çıkar. Büyük, zengin, güçlü bir Türkiye istiyoruz. Demokratik
bir Türkiye istiyoruz. Demokrasi, birbirimizi anlamanın, daha iyi yönetimin
aracıdır. Demokrasi, millet olmanın en temel vasıflarındandır dedi.
Muhabir: Mustafa Dermencioğlu / Zeynep Hoşgörür
Yayıncı: Erdem Gültekin