GİRESUN (A.A) - Gültekin Yetgin - Gülizar Şenel - Giresunda
köydeki evlerinin bahçesinde buldukları yavru karacayı kent merkezindeki evlerine
getiren aile, karacayı biberonla besleyerek büyütüyor.
Hacısiyam Mahallesinde bir apartmanın üçüncü katında yaşayan Filiz Uzun, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, annesinin, merkeze bağlı Uzgur köyündeki
bahçelerinde çalıştığı sırada bir ağacın altında, yaprakların arasında yarı
baygın halde yavru karaca gördüğünü, çevrede ailesi olabileceği düşüncesiyle uzun
süre yanına yaklaşmadığını söyledi.
Uzun, bir süre sonra çevreden herhangi bir tepki olmadığı ve vicdanen
yavruyu orada bırakamadığı için annesinin yavruyu eve getirdiğini, birkaç gün
sonra ailesinin olabileceğini düşünerek yavruyu yine buldukları yere götürdüğünü
anlattı.
Annesinin yavruyu bulduğu yere götürüp bıraktığında yine çevrede hiçbir
hayvan göremediğini ve çok küçük olduğu için de karacayı tekrar eve getirdiğini
ifade eden Uzun, Böylece artık bizimle yaşamaya başladı. İlk başta bizden
çekindi ancak bir süre sonra yakınlaştı. Biberonla süt içirdik, karnını doyurduk,
güzelce yıkadık, kene ve pirelerini temizledik dedi.
-Garip adını verdiler-
Yaklaşık 3 aydır evde besledikleri yavru karacaya Garip adını verdiklerini
ve artık onu aileden biri olarak gördüklerini dile getiren Uzun, şöyle konuştu:
Bulduğumuz yerde tek başına garip halde görünce adını Garip koyduk. Evin
istediği bölümünde gezer, bizimle yemek yer ve özellikle armut ile salatalığı çok
sever. Sabah olduğunda evdekilerin yatağına giderek herkesi uyandırır. 3 günde 5
kilo süt tüketen kızımıza 2 günde bir duş aldırırız. Bizim için artık o da
evimizin bireylerinden biri. Bu hayvan hakikaten çok asil, temiz bir hayvan.
Etrafa hiçbir zararı yok. İhtiyaçlarını da balkonda giderir. Biz ona alıştık, o
da bize çok alıştı. Hiç ayrılmak istemiyoruz ama doğal yaşam alanına dönmesi çok
daha iyi. Çünkü büyüyecek ve sürekli evde bakamayacağız. Öyle bir imkanımız
yok.
Uzun, yavruyu Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğüne bildirdiklerini
vurgulayarak, Yetkililer bir süre sonra teslim alacaklar. Doğaya bırakıldığında
uyum sağlayamayacağından endişeleniyoruz. Hayvanat bahçesi ya da özel korunaklı
bir bölgede yaşaması daha iyi olur diye düşünüyoruz. Ama yetkililer bu konuda
gereken duyarlılığı göstererek en iyi şekilde ait olduğu yere vereceklerdir
diye konuştu.
Yayıncı: Orhan Topal