KARS (A.A) - Çağlar Sefertaş - Ankarada, aşık olan babasından
etkilenerek 15 yaşında aşıklığa merak salan Ayten Çınar (51), katıldığı
programlarda atışmalarıyla dinleyenlerin beğenisini topluyor.
Kars Belediyesi tarafından bu yıl 8incisi düzenlenen Uluslararası Kars
Aşıklar Bayramına katılan yaklaşık 200 aşık arasında tek kadın olan Çınar,
atışmalarıyla konukları gülümsetiyor.
Çınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aslen Sivaslı olduğunu ancak
etkinliğe Ankaradan katıldığını belirterek, Uluslararası Kars Aşıklar Bayramına
7. kez katıldığını söyledi.
Karsta bulunmaktan mutlu olduğunu ifade eden Çınar, kentteki halkın jüri
kadar aşıklık geleneğinden iyi anladığına dikkati çekerek, Burada kadın olarak
tek aşık benim. Türkiyede atışma dalında pek fazla kadın bulunmuyor. Geçen sene
burada doğaçlama divan ve doğaçlama atışma yaptım. Bu dallarda da usta aşık
belgesi aldım dedi.
Çınar, aldığı usta aşık belgesinin hayatındaki en güzel ödül olduğunu
belirterek, şunları kaydetti:
Bu, aşıkların beslenmesidir. Bu ödül parayla, maddiyatla ölçülmez. Bizim
için bir gönle girmek, bir insanın gönlünü fethetmek, dünyayı fethedebilmek kadar
güzeldir. Bütün mesleklerde olduğu gibi kadınlar kendini tam ifade edip de mesafe
katedene kadar zorlanıyor ama kendini kabul ettirdikten sonra da hiç bir engel
hissetmiyor. Buradakiler benim üstadım ve hocam. Ben hepsinden bir şeyler
öğrenmişim ve hala da öğrenmeye gayret ediyorum. Bu ilim deryası, ben her şeyi
öğrendim diye bir şey yok. Kendimizi geliştirerek gelecek nesillere taşımaya
gayret ediyoruz.
-Sevgi her derdin çözümüdür-
Aşıklık kültürünün öz kültürleri olduğunu ve sanatla edebiyatın gönüllere
hitap ettiğini vurgulayan Çınar, savaşla, kanla, kinle ve kavgayla işlerinin
olmadığını belirtti.
Çınar, kendisinin bir sevgi insanı olduğunu ve sevginin her derdin ilacı
olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
Sevgi her derdin çözümüdür. Sevgiyle aşılmayacak dert yoktur. Sivas da
Aşık Veyselleriyle, Pir Sultanlarıyla ve Aşık Velileriyle bu gelenekte kendini
tüm dünyaya duyurmuş ve insanların gönlüne hitap edebilmiş bir yer. Orada da olur
aşıklar bayramı. Biz istiyoruz ki her ilimizde olsun. Aşıkları seven insanımız
çok aslında. Gençlerimiz pop ve caza önem veriyor diyoruz ama gençlere
sunulmuyor ki. Bilmediği bir şeyi sevebilir mi bir insan. Bilecek ki öyle sevsin.
Gençler aşıklık kültürünü tanısa eminim ki hayran kalacak.
-Benim ailem, aşık camiası-
Aşıklık kültürüne daha fazla önem verilmesi ve yaşatılması gerektiğinin
altını çizen Çınar, sözlerini şöyle tamamladı:
Türk dünyası yaşadıkça bu kültür yaşayacak. Benim babam da aşıktı, ama saz
çalmazdı. Çok güzel şiirleri vardı, bir çoğu ziyan oldu. Ben de babamdan
etkilendim ve 15 yaşından beri bir şeyler yazmaya gayret ediyorum. O günden bu
güne de kendimi geliştirme çabasındayım. Ben şu anda dezavantaj yaşamıyorum. Çok
mutluyum. Benim ailem, aşık camiası. Samimiyetle söylüyorum akrabalarım, can
ciğer olan arkadaşlarım benim için hepsi çok önemli, kıymetli ama aşık
arkadaşlarımla kendimi daha iyi buluyorum. Biz aşık camiası bir aileyiz.
Yayıncı: Zekeriya Kaya