KOCAELİ (A.A) - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, koruma ve bakım altında bulunan 160 çocuğun ilk kez katıldığı Kocaelideki TÜBİTAK Bilim Kampının 4. dönem kapanış programına katıldı.
     Türkiye Sanayi Sevk ve İdare Enstitüsünde (TÜSSİDE) düzenlenen programa katılan Bakan Ergün, burada yaptığı konuşmada, bu bilim kampının çocukların ve ülkenin geleceği açısından çok önemli olduğunu ifade ederek, buraya gelmeden önce bilim kampını biraz incelediğini ve 6 gün boyunca çocukların çok güzel aktiviteler yaptığını gördüğünü söyledi.
     Çocuklara yönelik bu fırsatları daha çok arttıracaklarını belirten Ergün, bilgi olmadan, bilim olmadan, bilimsel çalışmalar olmadan gelişmenin olamayacağını ifade etti.
     Ergün, bunun için bilmek ve bilimsel çalışmalara yakın durmak gerektiğini dile getirerek, Hem kendimizi tanımak, hem dünyayı tanımak ne oluyor, bu işin arka planında ne var, dünya neden dönüyor- Bütün bunların altında önemli şeyler var. Bütün bunları, merak konusu yapmak lazım dedi.
     Bilginin insanlığa faydalı olması için kullanılmasının önemine değinen Bakan Ergün, şunları söyledi:
     Cep telefonuyla konuşuyoruz, bunları kim yaptı- Bu işle, bilimle meşgul olmayanlar alır, sadece kullanır. Telefonu yapanlar arasına girmemiz lazım ve gençlerin daha çok bilimle iç içe olması lazım. Biz yapamadık ama Cenab-ı Allah sizin yapabilmeniz için alt yapı oluşturma fırsatı verdi. Bilim merkezleri, bilim kampları oluşturalım. Gençlerimizi bilimsel çalışmaların içine katmak için ne varsa o imkanları seferber edelim. Biz de sizin bu işleri yapmanız için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz.
     Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin de yaptıkları protokolde TÜBİTAKın çok önemli olduğunu belirterek, bilgi çağında, bilimin yolunu kullanmadan yönetmenin artık mümkün olmadığını bildiklerini söyledi. Bilimi kullanmaları, bilimin ve aklın ışığında politika üretmeleri gerektiğini anlatan Şahin, sosyal yardımlaşma sisteminde TÜBİTAKın gayretleri ve desteğiyle son 4 yılda dünyada önemli bir model oluşturduklarını vurguladı.
     Bakan Şahin, e-devlet sisteminde çok önemli bir mekanizma geliştirdiklerine dikkati çekerek, artık bir düğmeye basarak, 4 milyon ailenin ekonomik ve sosyal analizini yapabilecek alt yapıya sahip olduklarını kaydetti.
     Erken tanı sistemi dahil, sosyal hizmetlerde de engellilerin, yaşlıların ve çocukların kurumlarına ait sosyal hizmetlerde, bilim ve teknoloji altyapısını kurduklarını anlatan Şahin, bunu başardıklarında dünyada örnek model bir ülke olacaklarını dile getirdi.
    
     -Rekabet esaslı ilerleyen bir çağ-
    
     Şahin, bu noktada bugün yaptıkları çalışmanın da çok kıymetli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
     Aslında tarih bize bunun derslerini vermiş, yükselme dönemlerine bakın, imparatorluklara bakın, bunu Bizansta, Osmanlıda, Selçukluda görürsünüz. Çağı yakalamak, çağın bilimini, o zamanın bilimini yakalamak, bilimi kullanmak, o zamanda gerekli olan rekabeti yönetmek... Bunu yönetenler hep o dönemin imparatorluğu olmuşlar ve çağı yakalamışlar. Şimdi çok daha acımasız, çok daha yüksek bir rekabeti yönetmek durumundayız. Bilgi ve teknoloji çağı rekabet esaslı ilerleyen bir çağ. Artık bu yarış, kılıçla, tankla, tüfekle olmuyor.
     Bunun için önlerine bir hedef koyduklarını ve Cumhuriyetin 100. yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmeyi amaçladıklarını ifade eden Şahin, bu hedefteki en büyük güçlerinin beşeri sermaye olduğunu vurguladı.
     Şahin, 74 milyon insanın birini bile heba etmeden bu hedefe ulaşacaklarını anlatarak, insanların her birinin kendileri için büyük bir zenginlik olduğunu dile getirdi.
     Şahin, bu insanların her birinin farklı düşünen birer beyin olduğunu aktararak, Bize düşen şey, onlara fırsat eşitliği vermek, önündeki engelleri kaldırmak ve oradaki hazineyi keşfetmeyi sağlamak. İşte bunun için buradayız. Onu anlamanız için, bilimin yaşama nasıl dokunduğunu, bilimin hayatımızı nasıl değiştirdiğini anlamanız için buradayız. Bunun nasıl bir sabır işi olduğunu anlamanız için buradayız şeklinde konuştu.
     Türkiyenin güçlü bir devlet olduğunu, vurgulayan Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
     O yüzden kurumsal altyapımızda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını yeniden yapılandırdık. Tek tipçi, tepeden inmeci bir anlayışla değil bütün kurumumuzdaki her bir çocuğu, eline çantayı alıp dünyayı dolaşacak öz güvene sahip olacak şekilde detiştireceğiz. Bizim çocuklarımızın diğer çocuklardan hiçbir farkı yok, fazlamız var, eksiğimiz yok. Buradan bakanlar, bilim adamları, çıkacak, başbakanlar çıkacak ama önce kendi kabiliyetlerinize güveneceksiniz. Kabiliyet de yetmiyor, çok çalışacaksınız. Buna inanarak, bu yarışı kazanacaksınız. Biz bunun için, size hizmet için buradayız, yaşamınızı değiştirmek için, yaşam kalitenizi yükseltmek için buradayız. sporda sanatta bunu yapıyoruz ama ilk kez bilimde de bunu başardık. Bu kamplarla beraber, bizim kurumsal altyapımız güçlendikçe, buradan olimpiyatlara çıkan oyuncularımız çıkıyor. Bunu başaracağız. Cumhuriyetin 100. yılı, sizlerle çok daha güçlü, zengin ve başarılı olacaktır.
     Bakanlar Fatma Şahin ve Nihat Ergün, konuşmaların ardından bilim kampını gezerek yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Burada çocuklarla birlikte bilimsel deneylere de katılan Şahin ve Ergün, ardından kampa katılan çocuklardan 32sine bitirme sertifikalarını dağıttı.
     Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile TÜBİTAK arasında imzalanan protokol gereğince, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı kurumlarda, koruma ve bakım altında bulunan 160 çocuk, 6şar gün olmak üzere gruplar halinde, Türkiye Sanayi Sevk ve İdare Enstitütüsünde oluşturulan TÜBİTAK Bilim Kampına katıldı.
    
     Muhabir: Necdet Doğruyol
     Yayıncı: Murat Paksoy