TRABZON (A.A) - Burak Altunöz - Trabzonda 30 yıldır kalaycılık
yapan Necmi Kaya, gelişen teknolojiye rağmen bakır kap ve tencereleri kalaylamak
için ocağını söndürmüyor.
Tarihi Bakırcılar Çarşısındaki dar atölyesinde mesleğini sürdüren 50
yaşındaki Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, işlerinin temelini bakırcılığın
oluşturduğunu, bakır kapların yerini alüminyum ve teflon gibi ürünlerin almasıyla
birlikte işlerinin bir dönem durma noktasına geldiğini söyledi.
Son yıllarda süs eşyası olarak ilgi gören bakır kap ve tencerelerin,
insanların geçmişe olan özlemi nedeniyle mutfaklarda da yer edinmeye başladığını
anlatan Kaya, bu durumun işlerini de olumlu yönde etkilediğini belirtti.
Dede mesleği olan kalaycılıkta işçiliğin önemli olduğuna değinen Kaya,
"Öncelikli olarak kalaylanacak tencere yada kabın bozuk olan kısımlarını çekiç
ile düzeltiyoruz. Daha sonra ise kum ve kömür parçaları ile temizleme işleminden
geçirilen kaplar odun kömürü ile yanan ocağa getirilir. Burada ısıtılan kaplara
kalayın tutması için amonyum klorür yani toz nişadır dökülür. Son olarak biraz
daha ısınan kaba kalay sürüldükten sonra pamuk ile her yerine dağıtılır" diye
konuştu.
Bakır kapların kalaylanmadan kullanılması halinde çabuk oksitlendiğini ve
zehirlenmelere yol açabildiğine işaret eden Kaya, şöyle devam etti:
"Mesleğe başladığım ilk yıllarda neredeyse günde 70-80 bakır kap ya da
tencere kalaylanması için bırakılırdı. O dönemlerde neredeyse bütün evlerde
yemekler bakırda yapılır ve yenilirdi. Teknolojinin gelişmesi nedeniyle özellikle
ucuz alınabilen alüminyum ve teflonlar bizim işlerimizi bitme noktasına getirdi.
Trabzonda bu mesleği yapan en fazla dört yada beş kişi kaldık. Son bir kaç yıla
kadar süs eşyası olarak satın alınan bakır ürünleri, bize gelen işlerden
anladığımız kadarıyla artık mutfaklarda da yer alıyor. Bakırdan yenilen
yemeklerin lezzetini bilen insanlar özellikle kalay yaptırmak için geliyor.
Ayrıca çoğu lokantanın artık yemeklerini bakır ürünleri ile sunması işlerimizin
de artmasına vesile oluyor."
-"Körüklü ocakta kalay daha kalıcı oluyor"-
Kaya, ayak gücüyle kullanılan ve bakırın kalaylandığı ocağa hava üfleyerek
ateşi sürekli tazeleyen körüklü sistemin kalayın kalıcı olması için önemli
olduğunu belirterek, "Çoğu usta artık tüplü sisteme geçti ve öyle kalay yapmayı
uygun görüyor ama ben Trabzonda ve muhtemelen bölgede bu sistemi kullanan tek
kişiyim. Körükte ayağımızı sürekli hareket ettirdiğimizden ocağa alt bölümden
hava geliyor ve ateş tazeleniyor. Ateşin ısı derecesinin tüp ısısından yüksek
olmasından dolayı benim bir tencereye yaptığım kalay bir yılı aşkın süre kalırken
tüple yapılan kalay altı sonra bitiyor" ifadelerini kullandı.
Kaya, meslekten fazla bir gelir elde edilememesi nedeniyle çırak bulmanın da
neredeyse imkansız olduğunu sözlerine ekledi.
Yayıncı: Hüseyin Likoğlu