ÇANAKKALE (A.A) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bizi kimse
ayırmaya gayret etmesin. Şu anda biz her şeye rağmen bir adım attık ve diyoruz
ki; bu ülkede kimse bizi ayırmaya yeltenmesin. Bölücü terör örgütü artık bu
gayretlerinden vazgeçsin ve bu ülkede terörü bitirdiğimiz anda, silahlar
bırakıldığı anda şunu iyi bilin, bu ülke evvel Allah sıçrar dedi.
Çan ilçesinde halka hitap eden Başbakan Erdoğan, Çanlıların bugüne kadar hep
bu hareketin arkasında, yanında olduklarını ancak şimdi yeni bir adım attıklarını
söyledi.
Bu ülkede kardeşliğimizi zedelemek isteyenler var, bu ülkede bizi bölmek
parçalamak isteyenler var, bunlara prim vermeyeceğiz diyen Erdoğan, ülkede
Türküyle, Kürtüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Abazasıyla,
Romanıyla, Boşnakıyla Arnavutuyla hep bir ve beraber olacaklarını ifade etti.
Erdoğan, yaradılanı yaradandan ötürü sevdiklerini dile getirerek, Bizde
ırkçılık yok, bizde kavmiyetçilik yok, bizde ne Acemin Arapa ne Arapın Aceme
üstünlüğü yok. Biz bunları elimizin tersiyle bir kenara koyduk ve yola böyle
koyulduk. Çünkü sevdiğimizi, Allah için sevdik. Bu batı siyahlara köle gözüyle
bakarken, biz saygı duyduk. Çünkü bizim kitabımızda böyle bir şey yok. Biz insanı
sadece insan olduğu için sevdik. Öyle severiz, öyle sevmeye mecburuz. Böyle
olmaya mecburuz ve üstünlüğün şartı ne makamdır ne mevkidir ne paradır ne
puldur diye konuştu.
Hep söylüyorum ya ne olacak, yarın öleceğiz değil mi- Ama öleceğiz. Benim
boyum 1.85, 2 metreküp mezara sığarım. Dolayısıyla hoca efendi musalla taşına
koydukları zaman gelecek, Başbakan niyetine demeyecek, Cumhurbaşkanı öldüğü
zaman da onun için de Cumhurbaşkanı niyetine de demeyecekler, Genelkurmay
Başkanı ölse Genelkurmay Başkanı niyetine de demeyecekler. Öylemi. Ne
diyecekler- Er kişi niyetine, hatun kişi niyetine. Öylemi, öyleyse bu kavga
niye- Neyi paylaşamıyoruz. Biz size efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.
Derdimiz bu.
Kalabalığın Türkiye seninle gurur duyuyor demesi üzerine Erdoğan, Biz
sizinle gurur duyuyoruz diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yani biz Bakinin ifadesiyle; Bu kubbede hoş bir sada bırakabilirsek ne
mutlu bize. Mesele bu. Onun için de sizlerle el ele vereceğiz. Şu Çanakkale
ruhunu iyi yaşatacağız. O Çanakkale ruhu, işte bizim geleceğe bakışımızın adeta
tetikleyicisidir. Biz o ruhla yetiştik, her birimiz öyle aldık ve şuraları
yapmadan önce, yeni haline getirmeden önce yılda buraya 200 bin kişi geliyordu.
Şimdi ne kadar geliyor biliyor musunuz- 2,5 milyon geliyor. Nasıl oldu bu- İşte
yeni kuşaklara, nesillere Çanakkalede şehit olan dedesini anlatmamız, öğretmemiz
lazım. Orada bak hepsi kucak kucağa, koyun koyuna yatıyorlar. Birbirlerine
sarılır vaziyette yatıyorlar. Karstan gelen Edirneden gelenle, Sinoptan gelen
Hataydan gelenle, ta Üsküpten, Makedonyadan, Saraybosnadan, Şamdan,
Halepten gelen Türkiyedeki kardeşleriyle orada koyun koyuna yatıyor.
İşte o ruh neyse bugün onu yeniden yakalayacağız. Onun için bizi kimse
ayırmaya gayret etmesin. Şu anda biz her şeye rağmen bir adım attık ve diyoruz
ki; bu ülkede kimse bizi ayırmaya yeltenmesin. Bölücü terör örgütü artık bu
gayretlerinden vazgeçsin ve bu ülkede terörü bitirdiğimiz anda, silahlar
bırakıldığı anda şunu iyi bilin, bu ülke evvel Allah sıçrar. O zaman benim
Güneydoğu Anadolu bölgem de Doğu Anadolu bölgem de çok daha farklı büyüyecek çok
daha farklı yükselecek ve işsizlik oranı çok daha çabuk düşecek. Yüzde 10 değil
evvel Allah, yüzde 7lere, yüzde 6lara, yüzde 5lere düşecek, göreceksiniz bunu.
Ben buna inanıyorum.
(Sürecek)
Muhabir: Harun Kaymaz / Haluk Yüksel
Yayıncı: Doğan Sarıtaş