ANTALYA (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınçın yurtta
kalan 3 arkadaş şeklinde tarif ettiği kişilerden Yakup İnce, AAya konuştu.
Durmuş Yılmaz ve Bülent Arınçın sınıf arkadaşı İnce, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, 1963-1966 yılları arasında Ankara Tapu Kadastro Meslek Lisesinde
eğitim gördüklerini, kendileri üçüncü sınıftayken Abdullah Öcalanın birinci
sınıfta olduğunu söyledi. 1965-1966 yıllarında Abdullah Öcalanın da aralarında
bulunduğu arkadaş grubuyla 9 ay boyunca namaza birlikte gittiklerini anlatan
İnce, Öcalanın sessiz, sakin, yumuşak bir kişiliğe sahip olduğunu söyledi.
O dönemde Öcalanı siyasi olayların ya da herhangi bir kavganın içinde
görmediğini belirten İnce, mezun olduktan sonra bir daha Öcalan ile
görüşmediklerini kaydetti.
Abdullah Öcalan ile namaza giderken bir gün Karamanın Ermenek ilçesinden
Mustafa Yeşilyurt isimli bir kişinin kendilerini bir eve götürdüğünü anlatan
İnce, Mustafa ağabeyimiz bize evine davet etti, ancak biz evde ne olup
bittiğini bilmiyorduk, yanımızda Abdullah Öcalan da vardı. Ben de Abdullah sen
okula git ağabeyim dedim, ama neden böyle dediğimi bilmiyorum. Abdullah okula
gitti, biz de eve girdik. Risale-i Nur sohbetlerinin yapıldığı evmiş, şimdi
Abdullahı eve almadığımız için pişmanlık duyuyorum. Eğer o gün Abdullaha git
demeseydim, bugün belki de başka alanlara dalmazdı, o yüzden kendimi suçlu
görüyorum dedi.
Abdullah Öcalanın o dönemde kendi halinde bir öğrenci olduğunu dile getiren
İnce, Bir gün okula annesi geldi, kara çarşaflıydı, bizim gibi köy çoğu olarak
değerlendirdik diye konuştu.
Öcalanı üniversite yıllarında sol grubun içinde gördüğünü dile getiren
İnce, PKK terör örgütünün büyük çoğunluğu ateisttir. Öcalan 3 kardeşti. Ama
hiçbiri ateist değildi dedi.
Öcalanın PKK terör örgütü içinde olduğunu duyduklarında çok şaşırdığını
söyleyen İnce, bir kaç defa Abdullah Öcalanı ziyaret etmek istediğini, ancak
yanlış algılanmaktan çekindiği için ziyaret etmediğini belirtti.
Öcalanın lise yıllarında terör örgütüne yönelik hiçbir davranışta
bulunmadığına işaret eden İnce, Fırsat verseler Abdullah Öcalanı ziyaret
ederim ve Ya Abdullah, sen ne yapıyorsun, sen böyle değildin, ne oldu da bu
hallere düştün- diye hatırlatırım. Abdullah, nasıl oldu da böyle bir yola düştü
anlamış değilim, onun adına üzülüyorum dedi.
Muhabir: Hatice Özdemir - Süleyman Elçin
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu