DİYARBAKIR (A.A) - Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, çözüm
sürecinde Türkiyenin her bölgesinde bu sürece büyük destek olduğunu, milletin
artık kanın ve terörün durmasını istediğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Atalay, NTVde katıldığı bir programda, İmralıdaki
görüşmeden sonra eylemsizlik kararı çıkar mı- sorusu üzerine, bu süreçte en az
konuşan kesim olduklarını, Hükümet kesimi olarak Başbakanın önemli konuları
söylediğini, yürüyen sürecin ayrıntıları ile ilgili pek konuşmadıklarını
belirtti.
Sürecin çok önemli olduğunu, kararlılık ifade ettiklerini, yürütülmesi için
de hükümetin çok ciddi ve dikkatli bir yöntem takip ettiğini vurgulayan Atalay,
içeriği ile ilgili konuşmadıklarını aktardı.
Atalay, Tabi gidişler, gelişler, görüşmeler önemli. Biz bu kanalları
açtık. Şu anda yürüyor. Onda bir kesinti yok. Genel olarak olumlu bir yönde
gidiyor. Ama doğrusu şunu göz önünde tutmak lazım. İşin biraz başında,
gelişmeleri tahlil etmek... Gelişmeler oldukça konuşuyoruz diyerek, geliştikçe
bunları öğreneceklerini bildirdi.
BDPnin tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz- sorusuna Atalay, olumlu
bulduğunu, sözün siyasette olmasına önem verdiklerini kaydetti.
-Rüzgara karşı gelinemez-
Terör ve şiddetin varacağı bir yer olmadığını, ortada sorunlar ve
görüşülecek konular varsa, siyaset ortamında bunların görüşülmesini, herkesin
siyaset kanalıyla kendi taleplerini dile getirmesini istediklerini dile getiren
Atalay, şöyle konuştu:
Biz de bunu yaptık, AK Parti olarak. Dolasıyla BDPnin Meclisteki
varlığını ve bu süreçler içerisinde etkin olmasını istiyoruz. Seçilmiş
siyasetçiler devrede olsun. Müzakere dediğimiz o kavram siyaset dili havasında
olsun. Zaten diğer kesimlerle görüşmeler bildiğiniz gibi diğer kurumlarımızın
temsilcileri yapıyor. BDPnin burada devrede olması daha ileriki safhalarda
siyaset kurumunun bu konuları sahiplenmesi açısından önemli olacak. Gösterdikleri
tutumu ben olumlu buluyorum. Güçlü bir rüzgar ve atmosfer var. Ülkemizin her
kesiminde bu sürece destek var. Dolayısıyla herkes kendisini biraz daha bu olumlu
atmosferin içerisinde görecektir. Etkisinde kalacaktır. Kolay kolay bu rüzgara
karşı gelinemez.
-Sinoptaki olay-
Sinop olaylarında zafiyet söz konusu mu- sorusu üzerine Atalay, güvenlik
birimlerinden sözlü olarak ifade edilenin; özellikle gençler arasında sosyal
medyada haberleşme ve hazırlık olduğunu aktardı.
Atalay, Sinop veya Karadenizde vatandaşların kendi tabi ortamlarında
gösterdiği bir tepkiden, simültane bir tepkiden ziyade böyle bir şey olmuş.
Önceden sosyal medyada bir hazırlık olmuş. Bu olayla ilgili güvenlik birimlerimiz
takip ediyordur. Ülkemizde Karadeniz veya diğer bölgelerde vatandaşlarımız bu tür
konularda bu tür şeylere yatkın değil. Bu tür olaylar kolay olmaz dedi.
Çözüm sürecinde Türkiyenin her bölgesinde bu sürece büyük destek var.
Milletimiz artık bu kanın ve terörün durmasını istiyor. Ülkemizde bütün
zenginliklerle ve renklerle huzur içinde yaşayalım istiyor diyen Atalay, bu
süreçlerde daima birilerinin rahatsızlık duyduğunu, statükodan fayda görenlerin,
nemalananların değişmesini, çözümlerin olmasını istemediklerini belirtti.
Dışarıda da bu çözümü istemeyen unsurlar, taraflar ve faktörlerin
bulunduğunu, provokatif şeyler olabileceğini, o konularda daima duyarlı olmak
gerektiğine işaret eden Atalay, Sinoptaki olayı katiyen onaylamadıklarını
söyledi.
-Yeni anayasa çalışmaları-
Yeni Anayasa çalışmaları konusundaki soruya Atalay, sivil toplum
kuruluşlarının yeni anayasayı benimsemelerini çok değerli gördüğünü, bunun
siyasetin üzerinde bir baskı da oluşturduğunu dile getirdi.
Uzlaşma Komisyonunda büyük bir ilerlemenin olmadığını, 2013 yılının yeni
anayasa için iyi bir fırsat olduğunu kaydeden Atalay, onun için biraz
çabuklaşmasını istediklerini, ama çok hızlı yürümediğine işaret etti.
Şuana kadar uzlaşma sağlanan madde sayısının 40ın üzerine çıkmadığını
anlatan Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Yani yaklaşık 120 maddelik bir anayasa olduğunu düşünün. Onların düzgün
yürümesini istiyoruz. AK Parti olarak yeni anayasanın yapılması konusunda doğrusu
her anlayışı gösterdik. Ama muhalefet partileri, özellikle CHP başta, doğrusu çok
yoğun çalışma yapmıyorlar. Çok fazla da değişimden yana görünmüyorlar, benim
algıladığım. Partimizde de anayasa konusunda çalışan bir komisyonumuz var.
Uzlaşma Komisyonundaki çalışmaları her hafta madde madde ele alıyoruz. Biz ne
kadar yeni bir anayasa yapalım, sistem değişsin, Türkiye gerçekten ileri
demokrasiye kavuşsun diyorsak, özellikle CHP eski yapıyı ve statükoyu koruma
içinde, benim kendi gözlemim ve tespitim. Biz yeni anayasa konusunda kararlıyız.
Komisyondan bu manada anayasa ile ilgili uzlaşma çıkmazsa, alternatif belki
yöntemler arayacağız. İşbirliği yapacağız. Bu BDP de olabilir. En azından
referanduma götürecek sayıyı yakalamak gerekiyor.
-MOBESEler güvenliği sağlıyor
MOBESEler özel hayatı ihlal ediyor mu- sorusuna Atalay, kendi İçişleri
Bakanlığı döneminde MOBESEnin İstanbulda yeni kurulduğunu, diğer illerde de
yaygınlaştığını anımsatarak, güvenliğin bir unsuru olarak MOBESEyi çok önemli
gördüklerini bildirdi.
Hem trafikte hem de şehir güvenliği olarak. Hatta MOBESEler kurulurken
konutlara bir tespiti yoktur. Günlük, bireysel hayatı etkileyen bir şeyi yoktur.
Şehirlerimizde alışverişin yoğun olduğu yerlerde ve kavşaklarda vardı. Hem
trafikte hem diğer güvenlikte MOBESEler çok etkili olmuştur. Çok faydalı
görüyorum diyen Atalay, şöyle konuştu:
MOBESEler birey özgürlüğünü etkileyen anlamda değerlendirilmesin. Şehir
hayatımızda bir dönem kapkaç gibi suçlarda bir artış olmuştu. Biraz da bunları
düşünmemiz lazım. Şehir hayatını rahatlatmak için biz MOBESEleri kurduk. Şehir
hayatında kapkaç ve hırsızlıkta çok ciddi düşüşler oldu. Şu anda bizim
şehirlerimiz güvenlidir. Dünyanın en güvenli kentleri ile mukayese edin bizim
şehirlerimiz güvenlidir. Burada MOBESElerin önemli bir yeri vardır. Bireysel
hayatı etkileme manasında MOBESEyi görmem.
Muhabir: Nurten Aslan
Yayıncı: Erdem Gültekin