YOZGAT (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABDnin Ankara
Büyükelçiliği girişindeki patlamaya ilişkin, Parlamentoda olsun başka yerlerde
olsun, DHKP-C terör örgütüne ve başkaca terör örgütüne yönelik soruşturmaları
kınayanlara bu olaya bakıp bir kez daha düşünmelerini tavsiye ediyorum. Özellikle
Cumhuriyet Halk Partisi, tutumunu bu olaydan sonra bir kez daha
değerlendirecektir dedi.
Bozdağ, Yozgatın Sorgun ilçesinde bir taksi durağını ziyaretinde, ABDnin
Ankara Büyükelçiliği girişindeki patlamaya ilişkin gazetecilere değerlendirmede
bulundu.
Saldırıyı şiddetle kınadıklarını ve lanetlediklerini vurgulayan Bozdağ,
Terör, kimden gelirse gelsin, kime yönlenirse yönlensin kabul edilemez bir
olaydır. Ben buradan bir kez daha hem Amerikan Büyükelçiliğine yönelik terör
saldırısını hem de her türlü terör saldırısını lanetlediğimi, kınadığımı ifade
etmek isterim. ABDye geçmiş olsun diliyorum. Yaralı gazeteci arkadaşımıza da
Allahtan acil şifalar diliyorum diye konuştu.
Olayın sol bir terör örgütüne mensup kişiler tarafından gerçekleştirildiğine
ilişkin bilgiler olduğunu belirten Bozdağ, şöyle devam etti:
Soruşturma çerçevesinde zaman içeresinde daha net bilgilere, verilere
ulaşılacaktır. Ondan sonra bu işin perde arkasını daha net görme imkanı
olabilecektir. Ben olayın hemen arkasından emniyet güçlerimizin intihar
bombacısının kimliğini belirleme konusunda ve bu konudaki verileri toplamada
ortaya koydukları başarılarını tebrik ediyorum. Umarım kısa süre içerisinde bu
konu bütün boyutlarıyla aydınlatılmış olur. DHKP-C, başkaca sol örgütlerin nasıl
eylemi ortaya koyduğunu herkes bir kez daha görmüş oldu. Milletin evlatlarını
nasıl kandırarak ölüme götürdüğünü, onların bugünlerini ve geleceklerini nasıl
yok ettiklerini bu olay ortaya koymaktadır. Parlamentoda olsun başka yerlerde
olsun DHKP-C terör örgütüne ve başkaca terör örgütüne yönelik soruşturmaları
kınayanlara bu olaya bakıp bir kez daha düşünmelerini, değerlendirmelerini
tavsiye ediyorum. Umarım onlar da bir kez daha oturup bu konuda değerlendirme
yaparlar. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi, tutumunu bu olaydan sonra bir kez
daha değerlendirecektir.
-İstanbul Barosunun başörtüsüne karşı tutumu-
Bozdağ, bir soru üzerine, İstanbul Barosunun başörtülü avukatlara karşı
tutumunu, hukuktan, haktan, adaletten, eşitlikten yoksun ve ideolojik olarak
nitelendirdi.
Bozdağ, Daha önce idari yargı başörtülü avukatların vazifelerini
başörtüsüyle yapmalarını engelleyen kuralların yürütmesini durdurması yönünde bir
karar verdi. O zaman, bu karardan sonra yürüyen bir karar olmadığı için bütün
mahkemelerin başörtülü avukatların duruşmalara girmeleri konusunda bunu
uygulamaları lazım. Mahkeme kararını uygulamamak bizim mevzuatımızda suçtur
dedi.
Bir yandan başörtülü avukatlık yapmayı yasaklayan kural olduğunu diğer
tarafta da bu kuralın yürütmesini durduran mahkeme kararı bulunduğunu belirten
Bozdağ, şöyle devam etti:
Mahkeme kararı bu kuralın yürürlüğünü ortadan kaldırdığı için mahkemelerin
bu kural varmış gibi hareket etmeleri, hukuka aykırı bir durum. Bir yandan
mahkeme kararı bağlayıcıdır, yasama, yürütme ve yargıyı bağlar, kimse bunu
değiştiremez diye Anayasanın 138. maddesi var ama öte yandan bu konuyla ilgili
tutanak tutan mahkemeler var. Ben şimdi tutanak tutan mahkemelerin hangi gerekçe
ile bu tutanakları tuttuğunu anlamıyorum. Yürütmeye dair bir karar verildiğinde,
onu uygulamadığı zaman aynı mahkemeler, mahkeme kararını yerine getirmediler
diye yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında hapis cezası veya dava açılması
halinde başka cezalar takdir ediyorlar. Ama öte yandan bu başörtüsü konusunda
verilmiş mahkeme kararını, mahkemeler kendileri uygulamıyor. Bana göre mahkemeler
o noktada uygulamamakla suç işleyen bir yaklaşım ortaya koymaktadır.
Arkadaşlarının hakkını görmezden gelerek yok sayan ve bunu savunmayan
boraların, vatandaşın hakkını, hukukunu layıkıyla savunamayacağını öne süren
Bozdağ, Barolar Birliğinin de bu konuda, Mahkeme kararını yerine getiriyoruz
demesi gerektiğini söyledi.
-İdeolojik putlarını hala yıkabilmiş değiller-
Bütün baroları, bu noktada mahkemeyi takdir eden ve bu kararın doğruluğunu
vurgulayan tavır almaya çağıran Bozdağ, şöyle konuştu:
Mahkemenin kararı, hukukun yanında, adaletin yanında olan, Anayasa ve
yasalarımıza uygun olan bir karardır. Herkes de bu karara sahip çıkmalıdır. Bazı
barolarımızda hakim olan ideolojik yapı, hak, hukuk tanımayacak kadar
tarafgirliği kendisine prensip edinmiş durumda. İstanbul Barosu Başkanının
haktan, hukuktan ne anladığını bütün Türkiye biliyor. Onun anladığı kendi
ideolojisidir, kendi görüşüdür, onun dışında ne varsa haksız ve hukuksuzdur.
Eminim Türkiyenin gelişmesi değişmesi, milletimizin ortaya koyduğu adımlar, hak
tanımayan barolara da hakkın ne olduğunu zaman içinde öğretecektir. İstanbul Baro
Başkanı da bunu öğrenecektir. Ama öyle gözüküyor ki zamana ihtiyacı var. Çünkü
ideolojik putlarını hala yıkabilmiş değiller. İdeolojilerin esirleridir. Esirler
özgür düşünemezler. Onlar da kendi ideolojilerinin esiri olduğunu için özgür
düşünemiyor ve doğru karar veremiyorlar. Umarız onlar da ideolojik putlarını
yıkarlar, özgür düşünmenin keyfine onlar da varırlar. Hakka, hukuka daha iyi
sahip çıkarlar.
-Elli kağıt var mı ağabey--
Bozdağ, açıklamasının ardından durakta taksicilerle çay içip hatıra
fotoğrafı çektirdi. Bu sırada durağa gelen Fadime Akkaya (35), Başbakan
Yardımcısı Bozdağa, AK Partinin seçim şarkısı olan Aynı yoldan geçmişiz
bizi söyledi. Akkayanın, şarkıda kendisine eşlik eden Bakan Bozdağa, Elli
kağıt var mı ağabey demesi, Bozdağı ve taksicileri güldürdü.
Adının Mehmet Gedik olduğu öğrenilen bir kişi de Bozdağdan Kim milyoner
olmak ister yarışmasına katılması için kendisine yardımcı olmasını istedi.
Bozdağ, daha sonra partisinin Sorgun İlçe Başkanlığını ziyaret ederek
partililerle görüştü.
Muhabir: Ömer Sarı - Şahin Özmen / Mustafa Yıldız
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu