KIRIKKALE (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Başkanlık
sistemi Türkiyede siyasi istikrarın, güçlü iktidarın oluşması için şarttır.
Ancak muhalefet partileri başkanlık sistemine karşılar, karşı olmalarının
gerekçesi ise bu sistemin kötülüğü, Türkiyeye zararı, Türkiyenin hayrına
olmayışı ile ilgili değil. Tamamıyla şahsi menfaatleri ile alakalıdır dedi.
Kırıkkale Valisi Ali Kolatı ziyaret eden Bozdağ, burada gazetecelerin
gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Başkanlık sistemi ile ilgili sorular üzerine Bozdağ, Türkiyenin bu sisteme,
doğru zamanda ve gecikmeksizin mutlaka geçmesini istediklerini vurguladı.
Başkanlık sistemi Türkiyede siyasi istikrarın, güçlü iktidarın oluşması
için şarttır diyen Bozdağ, şöyle devam etti:
Biz bunu söylüyoruz, ancak muhalefet partileri başkanlık sistemine
karşılar, karşı olmalarının gerekçesi ise bu sistemin kötülüğü, Türkiyeye
zararı, Türkiyenin hayrına olmayışı ile ilgili değil. Tamamıyla şahsi
menfaatleri ile alakalıdır. Çünkü başkanlık sisteminde başkan olabilmek için
halkın yüzde 51inin asgari oyunu almak gerekiyor. Yüzde 51inin oyunu almak için
de halkın gönlüne girmek, halktan destek almak ve onlarla bütünleşmek gerekiyor.
Şimdi Cumhuriyet Halk Partisinin halkla bütünleşme diye bir derdi var mı- Adında
Halk Partisi var ama halkla alakası olmayan oligarşik bir parti. Kendisini halkın
üstünde görüyor, her seçimde başarısızlığını halkın cehaletine bağlıyor.
Göbeğini kaşıyan insanlar olarak halkı itham ediyor. Böyle bir parti başkanlık
sistemini isteyebilir mi- Öte yandan ırkçı partiler de başkanlık sistemini
istemiyorlar. Çünkü Türkçülük yapan, Kürtçülük yapan partilerin de başkanlık
sisteminde iktidara gelme şansları yok, ideolojik partilerin de iktidara gelme
imkanı yok.
Uçta olan partilerin tamamının sisteme karşı çıktığını belirten Bozdağ,
Sebebi belli, başkanlık sistemine geçilirse bizden bir başkan seçilme ihtimali
asla yok diye düşünüyor CHP. MHP de, BDP de öyle düşünüyor. Öyle olunca ne
yapıyorlar, ağız birliğiyle bu başkanlık sistemini karalama kampanyası
yürütüyorlar. Toplumu korkutuyorlar. Türkiye bölünecek, Türkiye parça parça
olacak, diktatörlük olacak, falan olacak, filan olacak diye büyük korku
pompalıyorlar ve bunu bilerek yapıyorlar maalesef diye konuştu.
-28 Şubatta millete rağmen iktidarlar çıktı-
Başkanlık sisteminde iktidar yolunu kedileri için kapalı görenlerin de
sisteme karşı çıktığını ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu:
Başkanlık sistemi olmadığı zaman bunların iktidara gelme ihtimali var mı-
Var. Nasıl var- 28 Şubatta iktidar oldu mu rahmetli Ecevit- Oldu. Partisi 1.
parti miydi- Değildi. Tek başına dışarıdan destekli ANAPın desteği ile azınlık
hükümeti kurabildi mi- Kurabildi. Mesut Yılmaz, millet sandıkta iktidar yetkisi
vermediği halde 28 Şubatın desteği ile iktidar oldu mu- İktidar oldu. İşte 28
Şubatta görüyorsunuz bir muhtıra oldu ve muhtırada millete rağmen iktidarlar
çıktı. Milletin istediği iktidarlar al aşağı edildi. 2001den sonra rahmetli
Ecevitin başbakanlığı döneminde 2002de her dakika bir vekil istifa etti.
Hükümet seçim kararı almak zorunda kaldı. Patır, patır... Yani operasyonlar
yapılarak iktidara gelinebilir, o ihtimal var parlamenter sistemde. Çünkü
parlamenter sistem operasyona çok açık. Sermaye sizden rahatsız, hükümeti
değiştirmek istedi, parayı ortaya koyduğunda transferlerle değiştirebilir. Medya
rahatsız, tehdit, şantajla, kasetlerle başka şeylerle yapabilir mi- Yapabilir.
Çete, mafya buna gücü yetebilir mi- Yetebilir. Vesayet makamları, hukuk dışı
yapılanmalar buna tevessül edebilir mi- Türkiyede edildi.
Bunların hiç birini AK Partiye yapamadıklarını, milletin verdiği destek
karşısında operasyon yapmaya güçlerinin yetmediğini vurgulayan Bozdağ, milletin
verdiği güç nedeniyle atılmak istenilen hiçbir adımın başarılı olamadığını
kaydetti.
Başkanlık sistemi operasyonların hepsine kapalıdır ve milletin iktidarı
orada esastır. Başkaları milletin iradesine ortak olamazlar diyen Bozdağ,
muhalefetin kendilerine iktidar yolunu kapattığı için başkanlık sistemine karşı
çıktığını savundu.
-Başkanlık sistemi güçlü lider ister
Başkanlık sisteminin güçlü lider istediğine, zayıf liderlerin bu sitemde
toplumdan kabul görmeyeceğine dikkati çeken Bozdağ, şunları ifade etti:
ABDde seçim oldu, Obama kazandı, Romney de kaybetti. Obama güçlü bir
lider, Romney de baktığımızda o da güçlü bir lider. Ama şimdi Kılıçdaroğlu
bakıyor, başkanlık sistemi olsa halk beni mi seçer Tayyip Erdoğanı mı seçer-
Bahçeli bakıyor, başkanlık sistemi olsa halk beni mi seçer, Tayyip Erdoğanı mı
seçer-. Diğerleri bakıyor, kendilerini kıyas ediyorlar, kantara koyuyorlar her
halde, ölçüyorlar, biçiyorlar, tartıyorlar, bakıyorlar ki, kendilerini seçmezler.
Öyleyse zayıf olan, güçsüz olan liderler de başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar.
Çünkü bütün partiler başkanlık sisteminde güçlü insanları aday gösterirler ki,
halktan daha çok destek olsun diye. O yüzden Türkiye başkanlık sistemine geçerse,
Kılıçdaroğlundan başka birini aday göstermek gibi bir durum ortaya çıkabilir.
Bahçeliden başkasını aday göstermek ortaya çıkabilir.
Bazı parti liderlerinin , Nasılsa biz partileri 4-5 kongre götürüyoruz
anlayışında olduklarını belirten Bozdağ, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
İşte birisi 6 kongredir başkan. Kılıçdaroğlu kısa süre içerisinde 3 kongre
yaptı, 3 kongredir başkan. Yani, Biz 15-20 sene böyle genel başkan olarak
yolumuza devam edebiliriz, ama başkanlık sistemi olursa bir seçim sonra
kaybettiniz mi, siyasetten silinip gidiyorsunuz. Parlamenter sistemin, başarısız
siyasetçileri baş tacı eden yönü vardır. Onun için adam muhalefette başarısız
Baykal, hesap edin kaset operasyonuna kadar kaldı. Ancak operasyonla gitti. Şimdi
Bahçeli 6 kongredir, 20 senedir orada, öbürleri de orada çünkü parlamenter
sistemin, başarısız kişileri değişmez kılan bir sistem olma özelliği var ama
başkanlık sisteminin başarısız kişileri hemen siyasetin dışına iten bir yönü var.
O yüzden siyasette başarısız olanlar da başkanlık sistemini istemiyorlar.
(Bitti)
Muhabir: Emrah Yaşar / Yücel Velioğlu / Mustafa Yıldız
Yayıncı: Tevfik Işık