TRABZON (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "İnşallah bu
süreç, arzu edildiği gibi terör örgütünün silah bırakması ile neticelendiği
takdirde Türkiye birkaç sene içinde, 2023 hedeflerine 2023 gelmeden, 2071
hedeflerine ise 2071e varmadan ulaşacaktır" dedi.
Bozdağ, AK Parti Of İlçe Başkanlığını ziyaret ederek, İlçe Başkanı Hakan
Terzioğlu ve partililerle görüştü.
Bir gazetecinin "AK Parti milletvekilleri dün Diyarbakırdaydı, bugün siz
buradasınız. Çözüm süreci için ikna gezileri mi bunlar" sorusu üzerine Bozdağ,
"İkna gezisi değil. Bizim buraya gelişimiz, partimizin eğitim çalışması
nedeniyledir. Ayrıca Ofta Müftülük binasının resmi açılışını yapacağız
yanıtını verdi.
Çözüm sürecinin Türkiyenin hayrına, yararına bir süreç olduğunu ifade eden
Bozdağ, Türkiye 30 yılı aşkın süredir terörle mücadele ediyor. Bugüne kadar
terörle mücadelenin başarıya ulaşması için her türlü yol ve yöntem denendi.
Güvenlik boyutuyla yapılmadık kalmadı. AK Parti iktidarları döneminde diğer
boyutlarıyla da terörü sona erdirecek ciddi çalışmalar yapıldı ama neticeler arzu
ettiğimiz gibi olmadı. Şimdi çözüm süreci terörün bitirilmesi sürecidir. Kanın
durması, gözyaşının dindirilmesi sürecidir. Eğer bu süreç başarılı olur, terör
biter, gözyaşı diner, kan durursa bunda Trabzonlular kazanacaktır, ülkemiz,
milletimiz kazançlı çıkacaktır" diye konuştu.
Türkiyenin yararına bir süreci başlattıklarını dile getiren Bozdağ, şöyle
devam etti:
"Bu süreç birtakım zorluklarla risklerle dolu ama bu zorlukları, riskleri
Türkiyemizin gelecekte daha iyi olması için göğüsleme ve her türlü riski
üstlenme iradesini de Sayın Başbakanımız ortaya koydu ve biz yolumuza bu anlamda
devam edeceğiz. İnşallah bu süreç arzu edildiği gibi terör örgütünün silah
bırakması ile neticelendiği takdirde Türkiye birkaç sene içinde, 2023 hedeflerine
2023 gelmeden, 2071 hedeflerine ise 2071e varmadan ulaşacaktır. Düşünebiliyor
musunuz terörün bittiği bir Türkiyede, bugüne kadar terörle mücadele için sarf
edilen enerji ve kaynakların Türkiyenin altyapı, üst yapı yatırımlarına ve başka
alanlarına sarf edildiğini ve birkaç sene sonra bunun Türkiyeyi bulunduğu yerden
nereye taşıyacağını herkesin iyi değerlendirmesi lazım."
Bozdağ, terörle mücadelede elde net veriler olmadığını ama değişik rakamlar
olduğunu kaydederek, "350 milyar dolar, 400 milyar dolar diyen, daha büyük
rakamlar söyleyenler de var. Terörün bittiği bir Türkiyede, terör örgütünün
silah bıraktığı bir Türkiyede, bu kaynakları terörle mücadeleye değil, diğer
yatırımlara harcadığımız zaman, ülkemizin her alanda daha güçlü olmasına
harcadığımız zaman Türkiyenin nasıl büyük bir sıçrama yapacağı ortadadır" dedi.
-"Milletimiz çözüm sürecinin arkasına büyük destek koymuş durumda"-
Türkiyenin her tarafında huzuru, refahı, saadeti temin etmenin vazifeleri
olduğunu vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:
"Hükümet olarak bu noktada adımlarımızı atıyoruz, atmaya da devam edeceğiz
ama bundan rahatsız olan kesimler var. Farklı farklı iftiralar yapanlar var.
Şehit yakınlarımızı, gazilerimizi istismar edenler var. Başka şeyler söyleyenler
var. Bunları milletimizin iyi tanıması, iyi bilmesi lazım. Terörle mücadelede
şehit olan Mehmetçiğimiz, polisimiz, kamu görevlimiz terör bitmesin diye mi şehit
oldu- Terör örgütü bundan sonra da eylemlerine devam etsin diye mi şehit oldu-
Bir şehidimiz en son şehit ben olmayayım, benden sonra da başka Mehmetler,
Ahmetler şehit olsun, başkalarının da anası, babası ağlasın, eşi, yavruları
geride boynu bükük kalsın diye mi şehit oldu- Niçin şehit oldular- Terör bitsin
diye şehit oldular. Bir daha kan akmasın diye şehit oldular. En son şehit ben
olayım, benden sonra terörle mücadele kapsamında başka Mehmetler şehit olmasın
diye şehit oldular.
Eğer biz çözüm sürecini neticeye erdirir, terör örgütünün silah bırakmasını
temin edebilir ve Türkiyede kanın durduğu bir fotoğrafın ortaya çıkmasını temin
edebilirsek, bu, şehitlerimizin ruhunu muazzep etmez. Aksine onlar bizim
inancımıza göre diridirler, hayattadırlar. Mana aleminden yapılanı görerek şöyle
diyebilirler, Bizim uğruna canımızı feda ettiğimiz mücadeleyi evlatlarımız
yavrularımız, kardeşlerimiz başarıya ulaştırdılar. Terörü sona erdirdiler. Kan
dursun diye canımızı feda etmiştik. Hamdolsun bizden sonra kanı durdurdular diye
ayrıca bahtiyar olurlar."
Bozdağ, bu noktada farklı farklı söylemler, terörden beslenenler olduğunu
belirterek, şunları kaydetti:
"Bugün terörün varlığından kendi siyasetlerine güç devşirenler var,
ceplerine para devşirenler var. Karanlık yapılara kendince oradan kandil geçirip
aydınlık ortaya koyanlar var. Onlar bundan rahatsız olabilirler ama biz
Türkiyenin 76 milyonunun kardeşliğini daha da takviye edecek, birliğimizi,
beraberliğimizi daha da güçlü hale getirecek adımlar atmaya kararlıyız, atmaya da
devam edeceğiz. Milletimiz zaten bunu görüyor ve çözüm sürecinin arkasına büyük
bir destek koymuş durumda. Biz bu süreci milletimizin hayrına, ülkemizin hayrına
bir süreç olarak görüyoruz ve öyle de yürütmeye devam edeceğiz. Bir faturası
varsa hükümetimiz bu faturayı aldı, AK Parti bu faturayı aldı. Taşın altına
gövdesini koydu ve koymaya da devam edecektir. Yeter ki bu kan dursun, yeter ki
bu terör bitsin. Yeter ki artık başka bir askerimiz, polisimiz en azından terörlü
mücadele kapsamında şehit olmadığı bir Türkiyeyi hep birlikte yakalayalım."
-Anayasanın başlangıç ve genel hükümleri konusu-
Bozdağ, AK Parti grubunun, Meclis Anayasa Uzlaşma Komisyonuna anayasanın
başlangıç ve genel hükümlerine ilişkin hükümlerini sunduğunu anımsatarak, şöyle
dedi:
"Bazı siyasi partiler, bazı ideolojik yaklaşımlar içerisinde olanlar, bazı
AK Parti için yeminli husumetliler, sürekli bir biçimde AK Partinin attığı
adımları bile çarpıtma gayreti içindeler. Biz vatandaşlıkla ilgili maddeyi
değiştireceğimizi söyledik. Anayasanın 66. maddesinin başlığı Türk vatandaşlığı
ama maddenin muhtevasında bir etnisite tanımı yapılıyor. Biz diyoruz ki bu madde
vatandaşlığın tanımını yapsın. Bu anlamda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını
nasıl tanımladığımıza dair önerimizi vermiştik. Hemen bir kampanya başlatıldı, AK
Parti anayasadan Türk kelimesini çıkartacak, çıkarıyor diye. Bu kampanyanın
iftira olduğunu ifade ettik, etmeye de devam ediyoruz. Bizim başka önerilerimizde
de hakeza hem Türk kelimesi hem Türk milleti kelimesi geçiyor. En son verdiğimiz
önerilerde de bunu bir kez daha iftira yapanlar gördüler hem de kamuoyu görmüş
oldu. Bunları iyi tanımak lazım."
-"Kenan Paşa ve darbeyi yapan ekip Ankarada yargılanıyor"-
Bozdağ, 12 Eylül darbesini yapanları yargılayamazlar denildiğini ifade
ederek, şunları kaydetti:
"Gelinen süreçte Kenan Paşa başta olmak üzere diğerleriyle alakalı iddianame
düzenlendi, dava açıldı, kabul edildi. Şu anda Kenan Paşa ve darbeyi yapan ekip
Ankarada yargılanıyor. Peki meydan meydan milleti kim kandırmış oldu- 10 senedir
AK Partiye neler saydılar, ne iftiralar yaptılar. Söylenen yalanlara rağmen biz
yolumuza devam edeceğiz. Milletin hayrına işleri yapacağız. Milleti aldattınız,
çıkın özür dileyin dedim ama dilemediler. Şimdi başka yalanlar söylüyorlar. Yine
o yalanların altında kalacaklar ve onlarla ilgili de özür dilemeleri lazım ama
özür dileyeceklerini zannetmiyorum. Çünkü maalesef iftirayı siyasetlerinin ana
ekseni yapmışlar. O yüzden de kolay kolay özür dilemezler ama millet sandıktan
onlara gereken cevabı yine verecektir."
Bozdağ, daha sonra Of Belediye Başkanlığını ziyaret ederek Belediye Başkanı
Murat Saral ile görüştü.
Bozdağ, burada Büyükşehir Yasası ve vatandaşlara sağlayacağı yararlarla
ilgili bilgi verdi.
Muhabir: Tuğba Yardımcı Mısır / Asena Akçay
Yayıncı: Murat Kaban