BİNGÖL (A.A) - Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı
Selahattin Demirtaş, Adalet Bakanı Sadullah Erginin Sincan cezaevini ziyaret
etmesiyle ilgili olarak, Adalet Bakanının görevi, temsil ettiği makamın bir
gereği olarak geç kalmış da olsa, cezaevine yapmış olduğu ziyareti anlamlı
bulduk dedi.
Demirtaş, Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi önünde yapılan basın açıklamasında,
Türkiyede 58 cezaevinde yaklaşık 800 tutuklu ve hükümlü tarafından başlatılan
açlık grevi ve ölüm orucunun 44. gününe girdiğini, her gün sayının arttığı
söyledi.
Maalesef hükümetten tek bir ses, tek bir yanıt gelmeden bu arkadaşlarımız
içerde sadece barış için, akan kan dursun diye meşru, haklı talepler için
bedenlerini ölüme yatırmış durumdalar diyen Demirtaş şöyle konuştu:
Adalet Bakanı dün Sincan Cezaevinde açlık grevi yapan bir grup
arkadaşımızı ziyaret etti. Biz, bu ziyareti önemsediğimizi belirttik. Bu bir
adımdır. Adalet Bakanının görevi, temsil ettiği makamın bir gereği olarak geç
kalmış da olsa cezaevine yapmış olduğu ziyareti anlamlı buldum. Bu adımları
hızlandırarak, çok daha fazla geç kalmadan adımları hızlandırarak
arkadaşlarımızın meşru ve haklı taleplerine yanıt olabiliriz, çözüm bulabiliriz.
Adalet Bakanı, eğer bu konuda gerçekten mesafe kat edilsin istiyorsa, BDP olarak
destek olacağız.
Atılacak adımları destekleyeceklerini anlatan Demirtaş, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
Bu adımların hayata geçmesi için hükümete yardımcı olacağız. Eğer samimi
bir çözüm anlayışı görürsek biz de samimiyetle yaklaşacağız. Çünkü bizim derdimiz
üzüm yemek. Bizim bağcıyla bir sorunumuz yok. Sorunlarımızı çözmek istiyoruz. Kim
ki sorunların çözümüne samimi yaklaşırsa biz de ortaya samimiyet koyarız. Ama tek
bir arkadaşımız içeride canını yitirirse ona izin verilirse duyarsız kalınırsa bu
süre uzatılırsa bizim yaklaşımımız da tutumumuzda ona göre değişir.
Eş başkanlar olarak İmralıya gitmek istediğimizi söylemiştik. Ailesini ve
avukatlarını değil, bizi gönderin. Eş başkanlar olarak ilk adım olarak biz
İmralıya gidelim. Türkiyedeki bütün cezaevlerine gidebiliyorsak İmralıya da
gidelim. Bu bir adım olur. Bu karşılıklı olarak meseleyi çözme konusunda ön açıcı
bir yol olur.
Muhabir: Abdullah Çelik / Nurten Aslan
Yayıncı: İbrahim Uyar