YOZGAT (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Okumak
isteyenin elinden kitabı, silgiyi, defteri, sınıfı, kampüsü alan zihniyet,
ideolojik zihniyettir. Türkiyeye en büyük zararı bu anlayış verdi dedi.
Bozdağ, Bozok Üniversitesinin Erdoğan Akdağ Yerleşkesinde düzenlenen
akademik yıl açılış törenine katıldı.
Üniversite senatosunun kararıyla Fahri Doktora unvanı verilen Bozdağa,
Rektör Prof. Dr. Tamer Uçar cübbesini giydirdi ve beratını takdim etti.
Bekir Bozdağ, konuşmasına 2012-2013ün, öğretim görevlileri, öğrenciler ve
veliler için hedeflerin gerçekleştirildiği bir akademik yıl olmasını temenni
ederek başladı.
Senato üyelerine teşekkür eden Bozdağ, üniversitelerin ülkeler açısından son
derece önemli kurumlar olduğunu belirtti.
Esas gücün bilgi ile olacağını anlatan Bozdağ, şöyle devam etti:
Ülkelerin siyasi kültürel, ekonomik, bilimsel potansiyellerine
baktığınızda, bunu daha net görme imkanına sahip oluyoruz. Bazı ülkeler
görüyorsunuz, petrolle çok büyük zenginliğe sahip. Başkaları başka madenlerle
zenginliğe sahip. Ama siyasal ve güç nüfuzu bakımdan bir değerledirme
yaptığınızda, dünyanın geleceğine yön verme noktasında baktığınızda bu
zenginliklere sahip olanların zenginliğinin sadece parasal bir zenginlikten öte
bir anlam taşımadığı ve o ülkelere fazlaca bir güç katmadığı çok açıktır. Esas
güç bilgiye sahip olan, bilgiyi üreten, bilgiye hükmeden ve bilgiyi dünyanın
değişik ülkelerine transfer eden ülkelerdedir, milletlerdedir, devletlerdedir.
AK Parti hükümetinin Türkiyenin 81 iline üniversite kampüsleri kurduğunu
dile getiren Bozdağ, Türkiyenin yükseköğretim kurumlarının, gelecek yıllarda
yabancı öğrencilerce de dünyanın en çok tercih edilen üniversitelerinin arasına
gireceğini söyledi.
-Hükümetler değiştiği zaman sabıkalı kelimelerimiz olurdu-
Üniversitelerin bilimsel ve hür düşüncenin gerçek manada oluştuğu ve
yaygınlaştırıldığı yerler olması gerektiğini ifade eden Bekir Bozdağ, şunları
kaydetti:
Türkiyemiz zorlukları yaşayarak bu günlere geldi. Vaktiyle Türkiyemizde
hükümetler değiştiği zaman sabıkalı kelimelerimiz olurdu. Yani bir sol hükümet
geldiğinde imkanı yasaklar yerine olanakı koyardı. İktidar değişir, sağ
olursa olanakı yasaklar imkanı koyardu. Nereden biliyoruz- TRTnin
haberlerinden biliriz. Resmi Gazeteden biliriz. Çıkan kanunlardan biliriz.
Kelimelere yasak koyan, sabıkalı hale getiren hastalıklı bir zihniyet. Bunun
fikir ile alakası yok. Ama maalesef Türkiye bunu yaşadı. Eğer birisi, bir bilim
adamı dipnotta Bediüzzaman Said Nursiyi göstermiş olsa, bir bilimsel çalışmada,
doktorada, Türkiyenin üniversitelerinde onun doktorasını onaylayacak bir jüriyi
bulma imkanınız yoktu. Nazım Hikmeti koysa onun doktorasını, tezini onaylayacak
bir jüri de bulamazdınız. Böyle bir şey olabilir mi- Oldu. Doğru mu, değil. Nedir
bunun adı, saçmalıktır. Yıllar yılı maalesef bu saçmalıklar bu ülkede hayat
bulabildi, güç bulabildi. İdeolojinin olduğu yerde hür düşüncenin olması mümkün
değil. Fikirleri kim söylüyorsa doğru mu bu, insanlık için kendimiz için ülkemiz
için faydalı mı öyleyse ben onu alırım. Bunu Karl Marx da söylese alırım. Bunu
Bediüzzaman da söylese alırım. Bunu kim söylerse söylesin ben alırım. Necip Fazıl
da söylese alırım. Başka biri söylese de alırım. Ben niye aklımı ipotek edeyim-
-Bilimadamı, okumanın önüne engel olanlara yiğitlik yapar-
Üniversitelerde başörtüsü yasağının akademisyenler tarafından
desteklenmesine bir anlam veremediğini anlatan Bozdağ, Koca koca profesörlerin
üniversite kapılarında fotoğraf makinesi ile durup gelen öğrencilerin sakallı mı
başı örtük mü açık mı diye fotoğraflarını çekmesini, sınavda olan bir öğrenciyi
dışarı çıkarmasını hiç anlayamadım. Bir bilim adamı, hür düşünceden yana olan
biri, eğer bir ideolojiye teslim olmamışsa, okumanın önüne engel koyanların
karşında yiğitlik yapar. Okumak isteyenin elinden kitabı, silgiyi, defteri,
sınıfı, kampüsü alan zihniyet ideolojik zihniyettir. Türkiyeye en büyük zararı
bu anlayış verdi dedi.
Yeni anayasa sürecinde temel hak ve hürriyetler, bilimsel hürriyetler
üniversitelerdeki yaşanan sorunun çözümüne katkı yapacağını vurgulayan Bozdağ,
Anayasadaki değişim ve dönüşümü tam anlamıyla gerçekleştirmeden yasalarla
yapılacak değişimle Türkiyenin üniversitelerinin hür düşüncelerin merkezi
yapmamız maalesef kolay gözükmüyor. Umarız bundan bir netice çıkar ve
üniversitelerimiz bundan nasibini alır ve hür düşüncenin merkezi haline gelir
şeklinde konuştu.
-Rektör Prof. Dr. Uçar-
Bozok Üniversitesi Rektörü Tamer Uçar ise üniversitenin kurulduğu günden
bugüne birçok gelişme gösterdiğini belirterek, yeni projelerin hazırlanıp, var
olanların da tamamlanmasıyla öğrencilere ve çalışanlara çağdaş, ergonomik çalışma
ve yaşam alanları sunmayı hedeflediklerini ifade etti.
Artık bilginin hızla üretildiği ve bir o kadar da hızla tüketildiği bir
çağda yaşandığını dile getiren Uçar, Bu çağın ihtiyaçlarına ve gereklerine ayak
uydurmak için üniversitelerin gerekliliğini gözardı etmeden, yatırımların buna
göre ayarlanması gerekmekte. Üniversiteler lokomotif güç olarak bir kenti
bulunduğu konumdan ekonomik ve sosyal anlamda daha iyi şartlara taşıyabilecek en
önemli güçlerden biridir. Asli görevi iyi yetişmiş insan gücü yaratmak olan
üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve sanayi kuruluşları ile işbirliği ile
yerel ve ulusal bazda ekonomiye büyük katkılar sağlayabilecek kuruluşlardır
dedi.
Akademik yılın açılış dersini veren Kırıkkale Üniversitesi Rektör Yardımcısı
Prof. Dr Adnan Karaismailoğlu, Anadoluda şiir ve tabiri konusunu işledi.
Bozdağ ve beraberindekiler, törenin ardından Fen ve Edebiyat Fakültesinin
bahçesine günün anısına fidan diktiler.
Törene, Yozgat Valisi Abdulkadir Yazıcı, Belediye Başkanı Yusuf Başer,
Kırıkkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Yıldız, AK Parti Yozgat
milletvekilleri Yusuf Başer ve Ertuğrul Soysal, işadamları, öğretim görevlileri
ve öğrenciler katıldı.
Muhabir: Özcan Güney / Ömer Sarı / İsmail İçer
Yayıncı: Kamuran Akkuş