BURSA (A.A) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik,
Fransada 3 kadının öldürülmesiyle ilgili, Bu öldürme olayını, yangının
sönmesiyle ilgili Türkiyenin atmış olduğu önemli adım ve bunu sonlandırma
çabasına vurulmaya çalışılan bir darbe olarak değerlendiriyorum dedi.
Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinde oda başkanlarıyla bir araya
geleceği toplantı öncesi gazetecilerin sorularını cevaplandıran Çelik, Fransada
3 kadının öldürülmesi hakkındaki soru üzerine, ülkenin uzun yıllardır terörle
mücadele ettiğini, 30 yıldır Türkiyenin mücadelesini anlamayan Avrupalı
dostların olduğunu kaydetti.
Avrupalı dostların bu milletin çektiği ızdırapları anlamakta zorlandıkları
için Türkiyenin sıkıntılar yaşadığını dile getiren Çelik, şöyle devam etti:
Ama zaman içerisinde onlar da bu örgütün bir terör örgütü olduğunu tescil
ettiler, kabul ettiler. Ama yıllarca da hamilik yaptılar. Orada terör örgütünün
çok yaygın faaliyetleri ve örgütlenmesi var. O konuda, o hükümetler ne yapıyor-
Onu da bizim bilme şansımız yok. Kim, kiminle, ne kadar, ne amaçla görüşüyor-
Doğrusu bunu bilemiyoruz. Siz terör örgütü diye ilan edilen bir örgütle ne diye
görüşüyorsunuz- Bahsettiğim devlet başkanı için söylüyorum. Onu ben bilemiyorum.
İçeriğini de bilemiyorum. Bu öldürme olayını, yangının sönmesiyle ilgili
Türkiyenin atmış olduğu önemli adım ve bunu sonlandırma çabasına vurulmaya
çalışılan bir darbe olarak değerlendiriyorum. Ama konu ayrıntılarıyla ortaya
çıktığı zaman hepimiz görmüş olacağız. Ama zamanlamasını çok anlamlı buluyorum.
Bir gazetecinin Spor kulüplerinin 110 milyon lira civarında SGKya prim
borcu olduğuna ilişkin çıkan haberlerle ilgili, Bir yandan da milyon dolarlık
transferler yapıyorlar. Af söz konusu olur mu- şeklindeki sorusu üzerine Çelik,
sosyal güvenlik alacakları konusunda çok ciddi mesafe kat ettiklerini, ciddi
tahsilatlar gerçekleştirdiklerini belirtti.
Çelik, SGKnın 75 milyonu ilgilendiren bir kurum olduğunu ve üzerine düşen
görevleri yerine getirdiğini belirterek, şunları kaydetti:
Emekli maaşlarını ödüyoruz. Sağlık harcamalarını karşılıyoruz. Burada hiç
bir aksama yok. Ama tahsilatını da yapmamız gerekiyor. Tahsilatta aksamalar
olursa bu hizmetlerin sunumunda da ister istemez kamuoyunu zora sokmuş oluruz.
Tahsilatlarımız konusunda çok ciddi bir mesai harcadığımız bir dönemi
yaşadığımızı bu vesile ile belirtmek istiyorum. Kolaylıklar var. 36 aya kadar
tahsil etme imkanı varken kamuya karşı, 75 milyona karşı, bu görevi yerine
getirmemek son derece yanlış olur. Spor kulüplerine gelince, spor kulüplerinin
hangi mevlalarla uğraştıklarını hepimiz biliyoruz. Yani milyarlar, milyonlar,
trilyonlar havada uçuşuyor. Ama kamuya karşı görevlerini yerine getirirken
konuşulan rakamların karşısında, son derece cüzi primleri yatırmıyorlarsa bunu
bir sorumluluk örneği olarak görmek doğru değil. Şu anda yapılandırılan 41
milyon, alacağımız 57 milyon 6 bin lira. Bunların tahsili ile ilgili
çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Bu yasa çalışmasını sürdürürken yapılandırılması gündeme gelen kulüp
borçlarının olduğunu dile getiren Çelik, Onlar fes edilen kulüpler. Yani hükmü
şahsiyet bitmiş veya amatör kümeye düşmüş olan kulüplerin yöneticilerine rücu
eden prim alacakları var. Onların yapılandırmada 6111 Sayılı yasaya göre
TEFE-TÜFE çerçevesinde faizleri silinerek yapılandırılması daha çok ağırlıklı
konuşuldu. Spor bakanımızla görüştük. Fakat bu konunun çerçevesi tam çizilemediği
için netleşmesi açısından ileri tarihe bırakıldı. Ama genelde spor kulüpleriyle
ilgili prim borçlarının yapılandırılması ne dün gündemimize geldi ne bugün
gündemimizde var. Tahsilatın peşindeyiz ifadelerini kullandı.
-Kabine revizyonu iddiaları-
Çelik, bir gazetecinin kabine revizyonu iddialarıyla ilgili sorusu üzerine,
seçimlerden belli bir süre geçtikten sonra kabine revizyonu konusunun gündeme
geldiğini, bu konuda gazetecilerin kulaklarının daha hassas olduğunu dile
getirdi. Çelik, şöyle devam etti:
Bilgileri bir yerden mutlaka alırlar ve süreci yönetmeye başlarlar. Dikkat
ederseniz Sayın Başbakanımız böyle bir sürecin yönetilmesine izin vermedi. Her
an her şey olabilir dedi. Buna söyleyebilecek başka bir cevap yok. Doğrudur.
Yetki Sayın Başbakandadır. Kiminle, ne kadar, ne zaman çalışmak istiyorsa, kimden
ne kadar verim aldı, kimden ne kadar verim alacaksa onun takdirini Sayın Başbakan
yapar ve ona göre de revizyon ihtiyacı varsa yapar. Revizyon ilk kez de olmuyor.
Revizyon kaç kez oldu. Aslolan ülkeye hizmet. Aslolan hizmette netice alıcı bir
süreç yaşamaktır. Hükümetin amacı da ülkeye 75 milyona hizmettir. Bunu en iyi
hangi kadrolar hangi ekipler yapacaksa Sayın Başbakanımız gerek bürokrat, gerekse
siyasi alanda o tecrübe ile yapıyor.
Muhabir: Büşra Nur Özcan / Cem Şan
Yayıncı: Doğan Sarıtaş