ERZURUM (A.A) - Ayşe Yıldız - Türkiye Dağcılık Federasyonu (TDF)
Başkanı Alaattin Karaca, kış mevsimiyle çığ olaylarında bir artış olduğuna
dikkati çekerek, çığ altında kalan kişilerin yüzme hareketi yaparak hayatta
kalabileceğini söyledi.
Karaca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eğimli araziye toplanan karların
iç veya dış basıncın etkisiyle kayarak aşağılara doğru gelmesine çığ dendiğini
anımsatarak, çığın aşağı doğru gelirken önündeki canlı ve cansız varlıkları yok
ederek geldiğini belirtti.
Çığda kar miktarının ve arazinin yapısının çok önemli olduğunu ifade eden
Karaca, Yüzde 30 ile yüzde 70 eğimin olduğu her arazide kar miktarı olması
halinde çığ gelme riski vardır. Ancak arazinin yapısına, bitki örtüsüne göre bu
çığı geciktiren faktörler var dedi.
Çığ riski olan bölgelerde kar yağışı etkili olduğu zamanlarda 3 gün boyunca
o bölgeye girilmemesini öneren Karaca, sulu kar, toz kar, kuru kar çığları gibi
çığ çeşitlerinin olduğunu belirtti.
-Bölgeden geçen uçak da çığa neden oluyor-
Rüzgarın dahi çığın oluşmasında etkili olduğunun altını çizen Karaca,
Dağcılar, kayakçılar, yabani hayvanlar çığ düşmesine hazır bölgelerden geçerse
o bölgede çığ oluşabilir. Ayrıca bizim teşhis edemediğimiz titreşimler veya
araçların, makine teçhizatlarının, uçağın o bölgeden geçmesi bile çığın meydana
gelmesine neden olabilir dedi.
Çığa kapılmamak için dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Karaca, eski
karın üzerine yeni kar yağdığı zaman çığın daha kolay olduğunu belirterek, eski
karla yeni karın birbirine uyum sağlaması gerektiğini aksi halde yeni yağan karın
her zaman çığ düşmeye hazır olduğunu söyledi.
Alplerde teknolojinin gelişmediği dönemlerde toplarla yüzeye basınç
yaparak, çığlar düşürüldüğünü ifade eden Karaca, karayollarında da çığ riski olan
bölgelerin önceden tespit edilerek, yol yapım çalışması yapıldığını belirtti.
Çığın önlenmesinde perdeleme sistemi, suni ağaçlama sistemi, teraslama
sisteminin kullanıldığını anlatan Karaca, Bunlarla ilgili yazdan önlem almak
lazım. Yollarda çığ düşmemesi için hükümet tedbir alıyor. Ovit bölgesinde tünel
önemli bir çözüm. Diğer yollarda da bu tedbirler alınmalı dedi.
Çığ olayının dünya ülkelerinde de görüldüğünü anımsatan Karaca, şunları
kaydetti:
Türkiye Dağcılık Federasyonu olarak yılda 300-400 gencimize arama kurtarma
kursu veriyoruz. Yani arama kurtarma, kaza olduktan sonra gidip arama yapmanın
çok büyük bir katkısı olmaz. Ancak siz dağa giden kişiye dağda mahsur kalmamayı
öğretirseniz, dağcılığın teknik bilgilerini, becerilerini o gence
kazandırırsanız, bilgilerin tam olarak öğretirseniz öyle bir kazaya maruz kalmaz.
O zaman da kaza yaşanmaz. Tabii ki kaza olduktan sonra da gidip arama kurtarmaya
katkı sağlamak bizim görevimiz.
-Çığdan kurtulma yöntemleri-
Çığ konusunda Türkiyede önemli tedbirlerin alındığını ifade eden Karaca,
çığ vakalarının artmaması için hava durumunun yakından takip edilmesi gerektiğini
söyledi.
Toz kar çığın çok hızlı aktığını ve toz bulutu şeklinde geldiğini anlatan
Karaca, şöyle devam etti:
Koptuğu an bir bulut şeklinde üzerine gelir, sesiyle birlikte vurduğu an
yıkar sizi. Sulu kar çığları biraz ağır gelir ama içerisine kattığı zaman çok
sıkıntı yaşarsınız. Yani kurtulma şansınız yoktur. Biz şunu öneriyoruz, çığ
geldiğinde içine kapılmışsanız kaçma şansınız olmaz. O zaman üzerinizde yük,
malzeme varsa onları hemen atın, yüzme hareketleri yaparak, yüzeyde kalmaya
çalışın. Çünkü su gibi akıyor gidiyor. Yüzeylerde kalmak ve duracağını
anladığınız anda ellerinizi yumruk yapıp, ağzınızın kenarında tutun. Şuurunuz
açıksa ellerinizi gevşeterek, karın içerisindeki oksijenden bir süre yararlanmaya
çalışın. İkincisi de yüzeyde kalabilmek için yüzme hareketleri yapmak
gerekiyor.
Karaca, çığın insanı vakum gibi içine doğru çektiğini belirterek, Yüzme
hareketleri yaparak yüzeyde kalacaksınız. Arama kurtarma çalışmalarında artık son
teknoloji kullanıyor ve çalışmalar daha hızlı yapılıyor ifadelerini kullandı.
Yayıncı: Emine Konuk