BARTIN (A.A) - Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Bölgesi Grubu
Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez, "Türkiyenin doğusu, güney doğusu ve
Karadenizindeki genel eğilime baktığımız zaman, çözüm sürecinden müthiş bir
beklenti vardır" dedi.
Hakyemez ve grup üyeleri bir otelde, sivil toplum örgüt temsilcileri ve
kanaat önderlerini dinledi. Toplantının ardından yaptığı konuşmada Hakyemez,
"terör örgütünün iki yaşındaki bebeğe kurşun sıkmasını" unutmanın mümkün
olmadığını ifade etti.
Hesaplaşma mantığıyla hareket edilmemesi gerektiğine dikkati çeken Hakyemez,
şunları söyledi:
"Çözüm sürecinin mutlaka denenmesi gerekir. Türkiyenin doğusu, güney doğusu
ve Karadenizindeki genel eğilime baktığımız zaman, çözüm sürecinden müthiş bir
beklenti vardır. PKK terörüne karşı son yıllarda verilen mücadelede çok güçlü
konumda olan bir Türkiye Cumhuriyeti var ve sürecin bu aşamada başlaması çok
önemli avantajdır. Irakta ve Suriye sıkıntı oluyor, Kürtler Türkiyeye geliyor.
Türkiyede Kürtler sıkıntı yaşıyor, hiçbiri yurt dışına gitmiyor. Bu Türkiyenin
konumunu, gücünü ortaya koyuyor."
Hakyemez, ifade hürriyetinin çok önemli olduğuna işaret ederek, "Şu anda
çözüm sürecinin konuşulması bunun bir nimetidir. Sorunlarla hiç kimse yaşamak
istemiyor" diye konuştu
-Anayasa çalışmaları-
Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Hakyemez, anayasanın uzlaşmayla
yapılması gerektiğini bildirdi. Anayasa Komisyonunda danışman olarak görev
yaptığı anımsatan Hakyemez, şunları kaydetti:
"Uzlaşma oy birliği, mutabakat şeklinde algılandığı için buradan bir metin
çıkmayabilir, çıkmayacaktır. 4 siyasi partinin tabanı da anayasa istiyor.
Partilerin tabanları farklı farklı talepler gündeme getiriyorlar, önemli değil.
Bir arada yaşamamız gerekiyor, toplumda yüzde 70ün üzerinde bir anayasa
beklentisi vardır. Yeni anayasa beklentisinin mutlaka karşılanması gerekir. İnsan
hakları açısından sorunlu görülen noktaları gideren bir anayasa yapılsa zaten
bahsettiğimiz sorunları konuşmamıza bile gerek yok."
Grup Başkan Vekili Vedat Bilgin de Türkiyenin otoriter bürokratik rejimini
tasfiye ettiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Bunu tasfiye ettiğinden bazı sorunlar yaşıyoruz. Sayın Genelkurmay
başkanlarından İlker Başbuğu Abdullah Öcalanın simetriği haline getirmeyi
yanlış buluyorum. Mukayese etmek bile yanlıştır. Bir hukuki durum vardır, mahkeme
kararıdır. Başbakan açıkladı, ben de bu konuda Sayın Başbakan gibi düşünüyorum.
Keşke tutuksuz yargılansaydı ama mahkeme öyle takdir etmiştir. Askeri müdahaleler
gibi sürecin içinde yer alan meseleleri getirip, PKK ve terör meselesiyle karşı
karşıya koymayı yanlış buluyorum. Türkiye bir taraftan terörü çözüyor, bir
taraftan da demokratikleşmek için önce devlet içinde örgütlenmiş antidemokratik
yapıları tasfiye etmek istiyoruz. Onları tasfiye etmeden terörü çözemezdi."
Grup Sekreteri Fatma Benli ile üyeler Yıldıray Oğur ve Bendevi Palandöken de
görüşlerini paylaştı.
-Katılımcıların görüşleri-
Toplantıya katılanlardan emekli öğretmen Kadir Şener Yalçın, 90 gündür
insanların ölmemesinden mutluluk duyduklarını ifade etti. Yalçın, "Dağda ve
kışlada ölen insanların ardından gözyaşı döküyorum. Değişik politikalar bizi bu
hale getirdi. Bu insanların birlikte yaşayabilecekleri ortamın sağlanmasını
istiyorum" dedi.
Bartın Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Toksöz de iş adamının ne terör
ne de huzursuzluk istediğini dile getirerek, süreci sonuna kadar
desteklediklerini belirtti.
Bartın Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Güngör Yavuzaslan ise "barış" süreci
sözüne karşı olduklarını vurgulayarak "Biz Kürt kardeşlerimizle hiç darılmadık"
diye konuştu.
Bartın Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Emre de çözüm
sürecine yönelik yazdığı edebi metni okudu.
Muhabir: Erdinç Aksoy
Yayıncı: İbrahim Uyar