VAN (A.A) - Cemal Aşan - Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu
Bölgesi Grubu Üyesi Abdurrahman Dilipak, "Millet, bugün kendi meselesine el
koymuş, artık askerler Türkiye gündemine el koymuyor" dedi.
Bitlis ve Muşta 4 gün sürecek temasları öncesinde Vana gelen Akil İnsanlar
Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Can Paker ile heyet üyesi Abdurrahman
Dilipak, kaldıkları otelde AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Dilipak, Bitlis ve Muş ziaretlerinde, insanların sürece ilişkin umutlarını,
endişelerini, sorularını ve sorunlarını konuşacaklarını belirtti.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilkin yaşandığını ve halkın, ülkenin
meselesine el koyarak sorunların çözümünü kendisinin üretmeye çalıştığını
vurgulayan Dilipak, yaşanan sürecin, yeni anayasa için de bir model oluşturmasını
ümit ettiğini söyledi.
Dilipak, sürecin, diğer ülke ve bölge devletlerinin benzer sorunlarının
çözümünde yöntem, referans olarak kabul edilmesi temennisinde bulunarak, "Bizim
katlanmak zorunda olduğumuz güçlüklerin, bizden sonrakiler için baht kaynağı
olması gerekir. Bu disiplinle çalışmaları sürdürüyoruz" diye konuştu.
Vatandaşlarla yaptıkları görüşmelerde farklı taleplerle karşılaştıklarını
anlatan Dilipak, talep edilen birçok şeyin anayasa değişikliğiyle
giderilebileceğini ifade etti.
Dilipak, dini, ideolojik, etnik, politik farklılıkların kendilerini özgürce
ifade etmeleri açısından sürecin model oluşturacağına inandığını bildirerek,
şöyle konuştu:
"Özel taleplerin bazısı siyasi talepler ve iktidar tarafından yerine
getirilmesi gerekir. Bazısı da hukuki ve adli talepler olduğu için parlamento ve
yargı tarafından değerlendirilir. Bu nedenle yasama, yürütme ve yargının
bütünüyle sürecin içinde yer alması gerekiyor. Hepsinden önemlisi de devletin,
anayasa ve yasaların varlığı, toplumun temel ihtiyaçlarını karşılamak, onların
umutlarını ve beklentilerini çözmek içindir. Dolayısıyla sorunun çözümü için
öncelikle milletin meseleye el koyması gerekiyordu. Millet, bugün kendi
meselesine el koymuş, artık askerler Türkiye gündemine el koymuyor. Türk, Kürt ve
bölgede yaşayan herkes, kendi geleceklerini belirleme konusunda bir araya
geliyorlar. Bana göre en önemli olan husus da budur."
Arap Baharının yaşandığı ülkelerde, sorunları çözmek için Türkiyenin
tecrübelerinden yararlanılması gerektiğine işaret eden Dilipak, şehit anneleri ve
çocukları terör örgütü üyesi olan annelerle yaptıkları görüşmelerde, sürecin geç
başladığına dair sitemlerin ön plana çıktığını anımsattı.
"Birbirimizin korkuları, kanları, gözyaşları üzerine kendimize bir gelecek
vaat edemeyiz" diyen Dilipak, Kürtlerin ve Türklerin birbirlerine karşı
kazanacakları bir zafer olmadığını sözlerine ekledi.
-Heyet Başkanı Paker-
Heyet Başkanı Paker de bölgedeki temasları sırasında, insanların barışa
yönelik özlemini ve sürece olan desteğini gördüklerine işaret ederek, Bitlis ve
Muşta da aynı manzarayla karşılaşacaklarına inandığını kaydetti.
Bölgedeki ziyaretlerinde, "devlet, insanların sözünü dinlemek için burada"
mesajı verdiklerini anlatan Paker, "Devlet artık halkıyla barışıyor ve onları
sürecin içine katıyor" ifadelerini kullandı.
Paker, yaşanan sürecin, ülkenin demokratikleşmesine ciddi katkı sunacağını
vurgulayarak, bundan sonraki süreçlerde de halkın fikrinin önemli olacağını dile
getirdi.
Yayıncı: Levent Harman